Kasamı uçurmaya çalıştığın için bile kızgın değilim. | Open Subtitles | لست منزعجاً حتى منك لمحاولة نسف خزنتي نسفاً كاملاً |
Beni neşelendirmeye çalıştığın için sağ ol ama ben Brooke'tan çok kendime kızgınım. | Open Subtitles | شكرا لمحاولة الهتاف لي لروبن ولكن نفسي في جنون أكثر من بروك |
Beni neşelendirmeye çalıştığın için sağol. Ama rastgele bir adamla çıkmayacağım. | Open Subtitles | شكراً لمحاولتك اسعادي لكنني لن أواعد شخصاً بشكل عشوائي |
Yine de beni korumaya çalıştığın için teşekkür ederim, Fry. Fry? | Open Subtitles | لكن شكراً لمحاولتك إنقاذي يا فراي, فـراي |
Sana teşekkür etmeye geldim... bu sabah bana yardım etmeye çalıştığın için. | Open Subtitles | لقد أتيتُ لأشكرك على محاولتك مساعدتي هذا الصباح |
Teli kendi başına zorla çıkarmaya çalıştığın için subklavyan damarın arka duvarında delik açmışsın. | Open Subtitles | لأنك حاولت إزالة السلك بنفسك وبالقوة، قمت بثقب الجدار الخلفي للوريد تحت الترقوة، |
Gece çalıştığın için teşekkür ederim. Ağır bir geceydi. | Open Subtitles | شكرا لعملك الليله واسف انها كانت ليله بطيئه |
ama sen onun intikamını almaya çalıştığın için daha büyük bir ahmaksın. | Open Subtitles | وأنت اكثر منه غبائاً لأنك تحاول الثأر له |
Ne olursa olsun bana yardım etmeye çalıştığın için sana teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | أياً كان ما سيحدث، فأريد أن أشكرك لمُحاولتك مُساعدتي. |
Adama kelepçeleri takmak üzereyken bir de bakarsın ki kadın üstüne atlamış ve sevdiği adamı içeri atmaya çalıştığın için gözlerini oyuyor. | Open Subtitles | و حين تحاول تكبيله , تتفاجئ بقيامها بالقفز على ظهرك محاولة اقتلاع عينيك لمحاولة اعتقال عشيقها |
Kendine bakmaya çalıştığın için kendini suçlu hissetmene izin vermem. | Open Subtitles | لن ادعك تشعرين بالذنب لمحاولة الاعتناء بنفسك |
Beni yakalamaya çalıştığın için mi yoksa beni yakalatmak için 4 tane adam getirdiğin için mi? | Open Subtitles | لمحاولة القبض عليَّ، أم لاحضار 4 رجال فقط للقبض عليَّ. |
Sanırım bunu yürütmeye çalıştığın için kızgınım. | Open Subtitles | أعتقد أننـي غاضبـة منك لمحاولتك سلب هذا منـي |
Sen işe yaramayacağını bilmene rağmen House'u manipüle etmeye çalıştığın için sen de..sen olduğun için ki bu şartlarda bu gerçekten kötü bir fikir. | Open Subtitles | انت لمحاولتك التلاعب بهاوس عندما كنت تعرفين افضل من ذلك وانت لكونك انت |
Yardım etmeye çalıştığın için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لكِ .. على هذا لمحاولتك على المساعدة |
Dürüst bir kalbin var. Bana yardım etmeye çalıştığın için sana hep minnettar olacağım. | Open Subtitles | وسأبقى دائماً ممتنّة على محاولتك لمساعدتي |
Ve işimi nasıl yapacağımı söylemeye çalıştığın için teşekkürler. | Open Subtitles | وشكرًا جزيلًا على محاولتك إملاء عليّ كيف أقوم بعملي. |
Teli kendi başına zorla çıkarmaya çalıştığın için subklavyan damarın arka duvarında delik açmışsın. | Open Subtitles | لأنك حاولت إزالة السلك بنفسك وبالقوة، قمت بثقب الجدار الخلفي للوريد تحت الترقوة، |
Bu beni öldürmeye çalıştığın için. | Open Subtitles | وهذه لأنك حاولت قتلي |
Onunla çalıştığın için tam olarak benim sana yapmam gereken şeyi. | Open Subtitles | إنه بالضبط الشئ الذى يجب علىّ فعله لك لعملك معه |
Bu işi hakettiğim için mi aldım, yoksa sen beni burada tutmaya çalıştığın için mi? | Open Subtitles | هل حصلت على الوظيفه لأني أستحقها أم لأنك تحاول إبقائي هنا؟ |
- Pekala, senin gibi olmayan insanlarla ilişki kurmana çalıştığın için seninle gurur duyuyorum. | Open Subtitles | حسناً، إنّي فخورة بك لمُحاولتك الإتصال مع أشخاص ليسوا مثلك. |
Senden bir ricada bulunacağım ama bana çalıştığın için değil. | Open Subtitles | أريدك أن تسدي لي معروفاً، ليس لأنك تعمل لحسابي، |
Sekiz ay önce 95. karayolunda çalıştığın için seni yakalamıştım. | Open Subtitles | لقد ألقيت القبض عليك منذ ثمانية أشهر لتسكعك في شارع 95 |
Nate'le birlikte çalıştığın için. Benim için anlamı büyük. | Open Subtitles | لبذلك مجهودا مع (نايت)، هذا يعني الكثير بالنسبة لي |
Yardım etmeye çalıştığın için çok teşekkür ederim,ama sanırım kendi erkeğimi kendim bulsam daha iyi olur. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً لمحاولتكِ المساعده سأكون مرتاحة أكثر بإيجاد رجلي بنفسي |
Beni neşelendirmeye çalıştığın için sağol Charlie. | Open Subtitles | شكراً على محاولة التسرية عني - على الرحب - |
Çok fazla çalıştığın için sana hiç izin verdi mi? | Open Subtitles | هل سبق وأن أعطاك يوم راحة لأنك كنت تعمل بجد؟ |
Arkamdan şirketimi satmaya çalıştığın için hem de! | Open Subtitles | الرقم أثنين لأنك كنت مشغولاً بمحاولة بيع شركتي من وراء ظهري |