Yani sivillere satmak için bu ilacı ordudan çaldınız mı? | Open Subtitles | أنت تقول أنك سرقت هذه الأدوية من الجيش لبيعها للمدنيين؟ |
Pekala, Şarabı çaldınız. Sizi burda tutan nedir? | Open Subtitles | حسناً، لقد سرقت نبيذك ما الذي يجعلك تبقى هنا؟ |
Sen ve ekibin oldukça ileri bir yabancı kültürden yabancı bir aygıt çaldınız. | Open Subtitles | , أنت و فريقك سرقتم أداة أجنبية . من ثقافة أجنبية متقدمة جداً |
Hum Kisi Se Kam Nahin'de, Filipin All Stars'ın tüm işini çaldınız. | Open Subtitles | سرقتم فقرة نجوم الفلبين كلها فى مسابقة هم كيسى سى كام ناهين |
Siz buraya gelip bizden çaldınız, hepiniz siktirin gidin. | Open Subtitles | وأنتم جئتم إلى هُنا لغرض سرقته. لذا تباً لكم جميعاً. |
Acelesi olan bir adamsınız. Yani... Leo'nun çalışmalarını çaldınız. | Open Subtitles | و أنت متعجل للحصول على المال و لذلك فقد سرقت أعمال ليو سيمينو |
1973 yılındaki Mulder'ın kız kardeşinin kaçırılmasına ait dosyaları çaldınız. | Open Subtitles | [رييس] سرقت عدّة ملفات خصّ إلى الـ1973 إختطاف أخت مولدر. |
Hayatımı benden çaldınız ben de çantanızı çalıyorum. | Open Subtitles | لقد سرقتوا مني حياتي لذا أنا سرقت حقيبتكم |
O arabayı çaldınız ve 23 yaşında bir çocuğa çarptınız. | Open Subtitles | أنتَ سرقت السيارة ، و وقعتَ بتلكَ الحادثة مع فتى بالثالثة و العشرون من عمرهِ. |
Skoru eşitlemek için onların maskotunu mu çaldınız? Hayır. | Open Subtitles | لذا سرقت جالب حظهم حتّى يجلب الأهداف لك ؟ |
Şimdi hemen söyle bakalım, o motoru çaldınız mı? | Open Subtitles | الان , أخبرني الان هل سرقت ذلك المحرّك ؟ |
Onu suçlu göstermek için arabasını mı çaldınız? | Open Subtitles | أنتما سرقتم السيارة لتوصيلة؟ حاولتم توريطه؟ |
Sizler benim evimi çaldınız. Ben de sizin evlerinizi çalacağım. | Open Subtitles | أنتم أيها البشر سرقتم منزلي الآن سوف أسرق منازلكم |
Ben, sen ve senin şu soysuz ev arkadaşların oğlumun odasına dalıp uykusundayken en sevdiği oyuncağını çaldınız. | Open Subtitles | بن , أنت و شركائك المنحطين إقتحمتم غرفة طفلى بينما كان نائماً و سرقتم لعبته المفضلة |
Siz ufacık, altın renkli kapsül ilaçlara benzeyen sevimli, harika çalışanlar sadece İngiltere'nin değil benim de kalbimi çaldınız. | Open Subtitles | وأنتم أيها الصغار الذهبيين العباقرة، لم تسرقوا إنجلترا فحسب بلْ سرقتم قلبي. |
Çok fazla para çaldınız Bay Ford. Bir adamdan çalarsanız, aramayı asla bırakmaz. | Open Subtitles | عندما سرقته من الرجل، لم يتوقف فى البحث عنك |
Siz ikiniz! Tüm bu evlerden girip ne çaldınız? | Open Subtitles | أنتما الاثنان، ماذا سرقتما من كل هذه المنازل؟ |
Öyle mi? Ama siz yanlış paketi çaldınız. | Open Subtitles | حسنًا، لقد سرقتِ الشحنة الخاطئة يا سيدتي |
Şirketin evraklarını ve gizli raporlarını, intikam için şantaj yapma maksadıyla çaldınız. | Open Subtitles | لقد سرقتي أوراق الشركة تقارير سرّية كابتزاز بغرض الانتقام |
Karımı çaldınız ve onu geri istiyorum. | Open Subtitles | لقد سلبتم مني زوجتي وأريد استعادتها |
Ama ulaşılamaz, çünkü siz onu çaldınız! | Open Subtitles | لكن الوصول إليها محال، لأنكم سرقتموها. |
Müşterilerimizden birinin valizini çaldınız. Kanun karşısında olacaksınız. | Open Subtitles | لقد سرقتَ حقيبة نزيل, و هذا مخالف للقوانين |
Yaşamın ve ölümün sırrını çaldınız ve kalkmış burada koca memeli bir kız öğrenciyle oynaşıyorsunuz. | Open Subtitles | تَسْرقُ سِرَّ الحياة والموت،. وانت هنا ايضا تحاول التواصل مع شركات تعلوك |
Evet. çaldınız! | Open Subtitles | بلى فعلتما |
Dalga geçiyor olmalısınız. Beş çanı bunun için mi çaldınız? | Open Subtitles | من المؤكد انكم تمزحوا , من اجل ذلك الشيء قرعت الاجراس الخمس؟ |
Büyük bir çan çaldınız ve bir anda Mystic Falls'ı gördüm ve bir bakayım dedim. | Open Subtitles | قرعتم جرسًا عملاقًا، وفجأة رأيت (ميستك فولز) |
Yiyeceğimizi ve ilaçlarımızı çaldınız. | Open Subtitles | أنتم تسرقون طعاما و دوائنا |