Bu yöntem, dünya çapındaki haşere ilacı endüstrini tamamen yenileyebilir. | TED | هذا تماما قد يجدد مصانع المبيدات الحشرية في جميع أنحاء العالم |
Ama ülke çapındaki yerel idarelerin fakir insanlara yaptığı şey aynen budur. | TED | ولكن هذا هو ما تقوم به الحكومات المحلية في جميع أنحاء البلاد تجاه الأشخاص الفقراء. |
Şimdiyse sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki tehditlerle uğraşan bir dahi takımını yönetiyorum. | Open Subtitles | أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها. |
Şimdiyse sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki tehditlerle uğraşan bir dahi takımını yönetiyorum. | Open Subtitles | أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها. |
Konuştuğumuz gibi, minik virüsümüz dünya çapındaki yolculuğuna kanat açtı. | Open Subtitles | أثناء حديثنا هذا، يجوب فيروسنا حولَ العالم. |
Bilim adamları 150 km çapındaki cinayetleri olmadan günler öncesinden görebildiklerini fark etti. | Open Subtitles | العلماء أدركوا أنهم يرون, جميع الجرائم في نطاق 100 ميل, أياما قبل حدوثها. |
Bir kaç dakika içinde, Başbakan düğmeye basıp, ülke çapındaki tüm Stormbreaker'ları aktif hale getirecek. | Open Subtitles | في بضعة دقائق رئيس الوزراء سيضغط الزر لتنشيط حاسبات كسار العاصفة بالمدارس في انحاء البلاد |
Yıldızın parçalarından oluşan 100.000 km çapındaki bu çok sıcak diski oluşturuyor. | Open Subtitles | يتشكل منه قرص ساخن ضخم قطره مائة ألف كيلو متر |
Ülke çapındaki liselerin yüzde 2'sinden daha az bir kısmı İleri Yerleştirme Kalkülüs Sınavı'na girmeye teşebbüs edebilmektedir. | Open Subtitles | فقط أقل من اثنين بالمئة من مجموع تلاميذ السنة الختامية في جميع أنحاء البلاد يأملون اجتياز اختبار المستوى المتقدم. |
Dünya çapındaki bütün devletlerin yaptığı gibi. | Open Subtitles | ذلك مثل حكومتُنا مثل الحكومات في جميع أنحاء العالم |
Dünya çapındaki ajanslardan bilgi toplamaya başlamışlar. | Open Subtitles | هم يَجْمعونَ معلوماتَ مِنْ الوكالاتِ في جميع أنحاء العالم. |
V'ler ortaya çıktığında Dünya çapındaki terörist hücrelerinin konuşmaları dibe vurdu. | Open Subtitles | الثرثرة بين الخلايا الإرهابية في جميع أنحاء العالم تلاشت تماما عندما ظهر الغرباء |
Şimdiyse sadece bizim çözebileceğimiz dünya çapındaki tehditlerle uğraşan bir dâhi takımını yönetiyorum. | Open Subtitles | أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها. |
Şimdi ise, sadece bizim çözülebileceğimiz dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. | Open Subtitles | أمّا الآن أدير فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها. |
Şimdi ise, sadece bizim çözülebileceğimiz dünya çapındaki suçlarla mücadele eden bir dahi ekibinin başındayım. | Open Subtitles | أمّا الآن أقوم بإدارة فريق عباقرة، ونُعالج تهديدات بجميع أنحاء العالم نحن الوحيدين القادرين على حلّها. |
Ayrıca, bize benzer saldırıların dünya çapındaki ana gemilerde görüldüğü haberleri ulaştı. | Open Subtitles | كما تلقّينا أنباءً عن هجماتٍ مماثلة على السفن الأمّ حولَ العالم. |
Ona araştırmasını... 65 km çapındaki bir alanda yoğunlaştırmasını söyle. | Open Subtitles | و أخبرة أن يركز جهود البحث و الإنقاذ التي يقودها إلي أية موقع منهم يقع في نطاق أربعة و ثلاثون ميلاً |
Dünya çapındaki 40,000 diğer taşeron da öyle. | Open Subtitles | كما فعل 40,000 مقاول فرعى غيرهم فى جميع انحاء العالم |
Ama Rutherfor, milimetrenin on milyonda biri çapındaki bu minik dünyanın kendi iç düzenine sahip olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | لكن رذرفورد علم الآن أن هذا العالم الدقيق الذي يبلغ قطره عُشر جزء من مليون جزء من المليمتر لديه تركيبه الداخلي الخاص |
Sadece geçen yıl 200 metre çapındaki bir asteroid 65.000 km yakınımızdan geçti. | Open Subtitles | العام Iast فقط، كويكب 200 أقدام في قطر مرت داخل 40،000 miIes منا. |
Eyalet çapındaki çabalara rağmen şüpheli güvenlik güçlerini atlattı. | Open Subtitles | بالرغم من الجهود المبذولة في أنحاء الولاية، تمكن المشتبه به من الهرب |
100 kilometre çapındaki her yere baktık ama hiçbir iz bulamadık. | Open Subtitles | سنظل نبحث لكن في نصف قطر 100 كم، ثمة الكثير منها. |
Kabaca bir kurdun 50 mil çapındaki bölgesine eşittir. | Open Subtitles | مثله مثل ذئب الغابة في مكان ما ضمن دائرة نصف قطرها 80 كم |