"çenem" - Traduction Turc en Arabe

    • ذقني
        
    • فكّي
        
    • فمي
        
    • أثرثر
        
    • الفك
        
    • فكي
        
    • ممسحتي
        
    • وفمي
        
    • فم كبير
        
    İlk önce, boyum 18 cm uzadı Sonra yüzüm değişiverdi, böyle uzadı, sağ gözüm büyüdü sonra da bunu Çenem takip etti... Open Subtitles اولا , زاد طولي 18 سم ووجهي تغير وجهي اصبح اطول , عيني اليمين اصبحت اكبر تتبع ذقني
    Çenem gıdıklanır. Bazen boşaldıktan sonra hapşırırım. Open Subtitles أنا أغار من ذقني و في بعض الأحيان بعد النشوة أقوم بالعطس
    Hadi ama, burada Çenem kilitlenmiş ve sen konuşmak mı istiyorsun? Open Subtitles باللهِ عليكِ. فكّي متشنّج وأنتِ تودّين التحدّث؟
    O mağazanın sahibini görünce Çenem daha da acıyabilir. Open Subtitles أعتقد أن فمي يؤلمني أكثر عندما أرى صاحب ذلك المتجر
    - Ben saçmalamam. - Bazen Çenem düşer. Open Subtitles -لا أثرثر , أحياناً أتوّه في الحديث
    Ağzımı yaklaştıramadım bile. Çenem kilitlenecek diye korktum Open Subtitles لم ارد حتى ان اضع فمي بقربه, كنت خائفه من اني سأحصل على تشنج بعضلات الفك
    Bir süre sonra Çenem kafamdan düşecek sandım. Open Subtitles بعد فترة مِن الوقت ، شعرت كما لو أن فكي سينفصل عن رأسي.
    Başım ve Çenem tabii ki kaskım yol boyunca buza sürtüyorlar. Open Subtitles ذقني ورأسي وخوذتي سيكونون ملامسين للثلج
    Çenem hiç olmamış Nik. Benim Çenem çok daha narin. Open Subtitles {\pos(190,230)} ذقني ليس هكذا يا (نيك)، إذ كانت أدق بكثير.
    Çenem şu şekildeyken. İşte böyle. Open Subtitles مع ذقني ظاهر قليلاً هكذا
    Çenem bunun kanıtı. Open Subtitles ذقني الجديدة دليل على ذلك
    Çenem camdan yapılmış değil. Open Subtitles فكّي ليس مصنوعا من الزجاج.
    Off Çenem. Open Subtitles فكّي اللعين. ركبتاي.
    Çenem hâlâ ağrıyor. Open Subtitles ما زال فكّي يؤلمني
    Şef olduktan sonra Çenem değerlendi. Open Subtitles بعدما أصبحت قائد الفريق، أصبح فمي فخم حقاً
    Mahpusta çalıştırdığım tek şey Çenem. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي كنت أديره في السجن هو فمي.
    Sadece Çenem düşüktü. Open Subtitles لقد كنت أثرثر فقط
    Çünkü Çenem kırılmış mı görmek istiyorlardı. Open Subtitles لأنهم كانوا يتطلعون إلى معرفة ما إذا كان الفك قد كسر.
    Yüzüm ve kolum parçalanmış, Çenem dört yerden kırılmıştı. Open Subtitles لم أكن موجودا لمدة ثلاثة أسابيع ونصف لقد انكسر ذراعي وتمزق وجهي وتحطم فكي لأربعة أجزاء
    Çenem. Open Subtitles ممسحتي.
    Şu büyük, cerrahi operasyonla genişletilmiş Çenem yok mu benim. Open Subtitles أنا وفمي الكبير الموسع جراحيًا
    Ne duyduğunu bilmiyorum. Küçük kız hakkında bir şey bilmiyorum. Düşük bir Çenem var, Clive. Open Subtitles انا لا اعرف اى شيء لدى فم كبير يا كلايف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus