"çevrede" - Traduction Turc en Arabe

    • بيئة
        
    • الحي
        
    • البيئة
        
    • الجوار
        
    • بالجوار
        
    • محيط
        
    • بالمنطقة
        
    • حول المحيط
        
    • حول المكان
        
    • المُحيط
        
    • البيئه
        
    • نشأت في
        
    • المجالات
        
    Doğduğumdan beri kuşku ve güvensizlik dolu bir çevrede yetiştirildim. Open Subtitles منذ لحظة ولادتي نشأت وسط بيئة من الشك وإنعدام الثقة
    Toplumun dışında yaşamayı seçmiş- -kontrol edebileceği bir çevrede yaşayan biri. Open Subtitles متوحد اختار العيش خارج المجتمع في بيئة يستطيع ان يتحكم بها
    Ve aracınızı değiştirmek yerine, yaşadığınız çevrede bunun gibi şeylerin değişmesinde aracılık yaparak, çevre ve doğa hakkında da etkili olabilirsiniz. TED ويمكن أن يكون لكم أثر أكبر على المحيط بأن تشجع الحي الذي تسكنه ليغير هذه الأشياء من خلال تغيير سيارتك. شكراً جزيلاً.
    Bütün veriyi düzenler ve inceler, çevrede bize zarar verebilecek herhangi birşey arar. TED فهي يقوم بترتيب وتنظيف جميع المعلومات باحثة عن أي شيء في البيئة من الممكن أن يضرنا.
    çevrede çok insan var, çok sayıda da cep telefonu. Open Subtitles ثمة الكثير من الناس في الجوار, والكثير من الهواتف الخلوية
    çevrede gerçekten iyi BBQ yapan çok fazla yer bilmiyorum. Open Subtitles في الحقيقة ، لا اعرف العديد من الأماكن الجيدة بالجوار
    Böyle bir çevrede büyürken hikaye anlatımının gücüne güçlü bir şekilde inanmış oldum. TED إن نشأتي في محيط كهذا، جعلتني أؤمن بأهمية القصص.
    Şiddetin çözüm olarak kabul edildiği bir çevrede yetişmemeli Henry. Open Subtitles هنري لايمكنه العيش في بيئة حيث العنف هو حل مقبول
    Ödül temelli bir çevrede daha çok gelişir miydin sence? Open Subtitles أتعتقد أنك كنت لتزدهر أكثر في بيئة مبنية على الجوائز؟
    Eğer yeteneklerini pratik çevrede test etmek istiyorsan sıra senin. Open Subtitles إن كنت تود اختبار مهاراتك في بيئة عملية, الأرض لك.
    Ve bunu bu çevrede vermek zorunda olduğunu öğrendim, çünkü bu oldukça zordur. TED وتعلمت انه يتوجب على الفرد ان يعطي هذا التميز لمن حوله خاصة في بيئة قاسية مثل بيئة الجيش
    ve umursadıklarını. Ancak, dediğim gibi, yolumuza konmuş engellerle dolu bir çevrede yaşıyoruz. TED وهم فعلاُ يهمتمون ولكن كما اسلفت .. نحن نعيش في بيئة حيث يوجد الكثير من العقبات في دربنا
    Bu hastalıkların hepsinin... ...bedenlerimizin geliştiği çevreden... ...bugün çok farklı bir çevrede yaşadığımız... ...gerçeğiyle doğrudan ilgisi olan... ...güçlü evrimsel bir bileşeni vardır. TED كل هذه الأمراض تحمل عنصرا تطوريا قويا يتصل مباشرة بواقع أننا نعيش اليوم في بيئة مختلفة جداً .عن تلك التي تطورت فيها أجسادنا
    çevrede pek sevilmiyormuş duyduğum kadarıyla ama bu burnu havada İngiliz mahallerinde hep böyle değil midir? Open Subtitles ليست محبوبة جداً في هذا الحي و لكن أليست هذة هي حال المعيشة في هذة الأماكن الانكليزية المنعزلة
    çevrede pek sevilmiyormuş duyduğum kadarıyla ama bu burnu havada İngiliz mahallerinde hep böyle değil midir? Open Subtitles ليست محبوبة جداً في هذا الحي و لكن أليست هذة هي حال المعيشة في هذة الأماكن الانكليزية المنعزلة
    65 milyon yıl önce, çevrede ani ve şiddetli bir değişim oldu. TED قبل 65 مليون سنة، كان هناك تغير فجائي وعنيف على البيئة.
    Biz onları hazırlarken, laboratuvarımda kontrollü çevrede onları büyütürken onları doğa dışı besinlerle besleyebilirim. TED لذا فإننا عندما نجهزها، عندما ننتجها في البيئة المجهزة في المخبر، نستطيع إطعامها الكثير من الغذاء غير الطبيعي.
    Burada yaşayan insanların çoğunluğu; ya kıyı köylerde balıkçılık yaparak yaşıyorlardı, ya da göçebelerdi, çevrede su bulabilmek için dolaşıyorlardı. TED معظم الناس الذين عاشوا هنا سواء على الساحل او في القرى او صيد الاسماك او البدو الذين يتنقلون في الجوار بحثا عن الماء.
    Göründüğü kadarıyla çevrede birileriyle bir bağlantısı olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles يعتقدون انه ربما يكون متورطا مع عائلة في الجوار
    çevrede o kadar çok nektar var ki, zaman geldiğinde tek başlarına yavrularını doyurabilecekler. Open Subtitles هناك الكثير من الرحيق بالجوار بحيث عندما يحين الوقت سيتمكنون من إطعام فراخهم منفردين.
    çevrede güvenliği sağladık. Jack iyi. Şimdilik, Jack'ten bir açıklama yok. Open Subtitles نعم , امنا الحماية في محيط جاك بخير ,لم تتسن لي الفرصة للحصول على افادة منه بعد
    Katil o çevrede yaşayan ya da çalışan biri olmalı. Open Subtitles ذلك يشير إلى ان القاتل اما يعيش او يعمل بالمنطقة
    - Evet. SG-22, çevrede savunma konumu alın. Open Subtitles الفريق 22 اتخذوا مواقع دفاعية حول المحيط
    Çünkü söyleyebileceğim, dışarı çıkıyoruz. çevrede uçuyoruz ve geri dönüyoruz. Open Subtitles كل ما استطيع قوله اننا نخرج للطيران ونطير حول المكان ثم نعود
    - Norteguaylılar köpeklerinin çevrede özgürce dolaşmasına izin veriyor olmalı. Open Subtitles حسناً، لابدّ أنّ النورتغوايين يتركون الكلاب تتجوّل بحريّة حول المُحيط.
    Bir tarafta bir kimyasal sinyal verildiği zaman, orada şeklini genişletmek için hücreyi tetikler, çünkü hücre sürekli olarak çevrede temas ediyor ve şiddetle çekiyor. TED عندما تحمل اشاره كيميائيه على جهه واحده فأنها تثير الخليه لتوسع من شكلها في تلك الجهه, لان الخليه تلمس وتتجاذب بشكل مستمر في تلك البيئه.
    Hayatı, kazanmaya odaklı bir atletik çevrede geçmişti ve o incinmişti. TED فقد نشأت في عالم رياضي نمطي عالي المستوى، وكانت قد دُمّرت.
    Birçok çevrede hatırı sayılır derecede etkilidir. Open Subtitles تأثير المرء في العديد من المجالات ، جدير بالاعتبار

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus