| Çocuğunuz olunca yalnızca onların nerede olduklarına, ne yaptıklarına sabitleniyorsunuz,.. | Open Subtitles | تعرف عندما يصبح لديك اطفال تصبح مركزا على اماكن وجودهم وماذا يفعلونه |
| ve 3 Çocuğunuz var, sanırım sonuç ortada. | Open Subtitles | ولديكما ثلاثة اطفال لابد وأن المحلّفين يتربصّون بهم |
| Harika. Başka kaç Çocuğunuz var? 2 mi 3 mü? | Open Subtitles | هـذا رائـع ، لديك كم إثنـان ، ثلاث أولاد آخرين ؟ |
| Yani dört tane evlatlık Çocuğunuz var. | Open Subtitles | أَعْني، عِنْدَكَ أربعة أبناء بالرّضاعةِ. |
| Böylece, hayatınızda sizi düş kırıklığına uğratan iki kadın yani karınız ve Çocuğunuz, bir daha asla bir araya gelemeyecekti. | Open Subtitles | من أجل جعل المرأتين اللاتى فى حياتك وتسببن فى خذلانك زوجتك و طفلتك الا يتحدوا ابدا |
| Yani, Çocuğunuz olduğunu farzediyorum ama kardeşiniz de olabilir. | Open Subtitles | أعني، أنا أفترض انه ولدك الا أذا كان أخوك الأصغر ؟ |
| Durumunuza göre, şu anda herhangi bir Çocuğunuz olamaz. | Open Subtitles | انه فقط هذا,في مرضك لا يمكنك الحصول على اي اطفال الان |
| 3 Çocuğunuz var, ama ortanca olanı, oğlunu daha çok seviyorsunuz. | Open Subtitles | لديكى 3 اطفال لكنك تفضلين الاوسط، ابنك |
| Bu gece Çocuğunuz olmayacak. | Open Subtitles | ♪ لن يكون لديكم اطفال الليله ♪ |
| Burada okuyan bir Çocuğunuz olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكُن أعلم أنّ لديك أولاد في هذه المدرسة |
| - Çocuğunuz var mı, teğmen? - Benim mi? | Open Subtitles | هل لديك أي أولاد أيها الملازم؟ |
| Çocuğunuz olmadığını söyleyebilirler. | Open Subtitles | يمكنني أن أعرف أنه ليس لديك أولاد |
| Çocuğunuz olamayacağını söylüyorsunuz. | Open Subtitles | تقولين أنّه لايمكن لكِ أن تنجبي أبناء. |
| Çocuğunuz var mı? | Open Subtitles | هل لديكم أي أبناء ؟ |
| Çocuğunuz iyi. Beklememiz lazım. İyileşecek. | Open Subtitles | طفلتك لطيفة، نحن فقط نحتاج للإنتظار ستكون بخير، لذا إهدئي |
| Saat sabahın 2'si de, 5 yaşındaki Çocuğunuz ne zaman yatacak acaba? | Open Subtitles | أصغي , أنها الساعة 2 صباحا أين ولدك ذو الخمس سنوات الذي سيذهب للنوم ؟ |
| Eğer iki ya da daha fazla Çocuğunuz varsa, bahse girerim ki çocuklarınız birbirlerinden tamamen farklılar. | TED | إذا كان لديك طفلان أو أكثر، أراهنك أنهم مختلفون تماما عن بعضهم البعض. |
| Kızım Stanford'da okuyor. Durun bir saniye. Çocuğunuz yok, değil mi? | Open Subtitles | انتظر انت لديك اولاد,اليس كذلك؟ |
| Çocuğunuz varsa arkasına saklanın. | Open Subtitles | إن كآن لديكم أطفالاً صغار إستخدموهم كدروع |
| Doğal olarak bu kişinin eşiniz veya Çocuğunuz olacağını düşünmeyin. | TED | لا تفترض أن الاختيار الطبيعي هو شريك حياتك أو طفلك. |
| Sizi temin ederim ki Çocuğunuz tamamıyla normal bir hayat sürebilir. | Open Subtitles | دعاني أؤكّد لكما أنّ طفلكما سيحظى بحياةٍ طبيعيّةٍ تماماً |
| Odadaki ebeveynler, hangi eyalette yaşadığınıza bağlı olarak Çocuğunuz, bilginiz olmadan ve ilk olarak bir yetişkine danışmadan bu haklardan vazgeçmesi ihtimal dahilinde. | TED | وللآباء المتواجدين: اعتمادًا على الولاية التي تعيش فيها، يمكن لطفلك التنازل عن هذه الحقوق بدون علمك، وبدون استشارة أي بالغ أولًا. |
| Sizin de bir aileniz olduğunu söylemiştiniz. Çocuğunuz var mı? | Open Subtitles | قلت بأن لديك عائلة أيضاً هل لديك أي أطفال ؟ |
| sohbet, çünkü Çocuğunuz matematikte iyi ve biliyorsunuz ki söyleyeceği şeyi seveceksiniz. | TED | الذي يحب الأبوين سماعه، لأن طفلكم شاطر بالرياضيات وتتوقعون أن ماسيقوله سيعجبكم |
| Çocuğunuz varsa, onlara zeki olduklarını söylemeyin. | Open Subtitles | اذا ربيتم نشأكم على قول "انكم اذكياء". |