"çok kızacak" - Traduction Turc en Arabe

• سيغضب
• ستغضب كثيراً
• سوف تغضب
• سوف يغضب
• سيغضبون
• سينزعج جدا من
• سيكون غاضب جداً
• سيكون غاضبا جدا
• سيكون غاضباً
• ستغضب جداً
• ستغضب للغاية
• ستغضب من
• ستكون غاضبة

O'nunla tanışmadan gidersen, çok kızacak sana... ve nereye gidersen git peşinden gelecek
إذا غادرتي بدون أن تقابليه ، سيغضب كثيراً وسيتبعك أينما ذهبتِ

Fransa'ya kadar gitmesi gerektiğini görünce çok kızacak.
عندما يرى أنه ذاهب الى فرنسا سيغضب كثيراً

Buraya geldiğimi öğrendiğinde çok kızacak fakat başka ne yapacağımı bilemedim.
سيغضب جداً عندما يكتشف إني جئت إلى هنا ولكني لا أعرف ما افعل

Lemon çok kızacak.
ليمن ستغضب كثيراً

Öğrenecek ve eğer senden öğrenmezse çok kızacak.
, سوف يعرف هذا , و لو لم يعرف منك سيغضب حقاً

Yo, yo, yo, siz yapmamalı... Efendi çok kızacak...
لا، لا، لا يجب أن تفعل ذلك، سيّدي سيغضب.

Onu hayal kırıklığına uğrattığımı öğrenince çok kızacak.
سيغضب كثيراً عندما يعرف أني خذلته.

Chunin sınavlarını kaçırdığı için çok kızacak!
سيغضب لأنه أضاع امتحانات الشونين

Sal çok kızacak, bu yüzden çeneni kapalı tut, tamam mı?
سال " سيغضب لذلك أبقى صامت حيال الأمر , حسناً ؟ "

Konuşmanız gereken kişi, benim sizinle konuştuğumu öğrenince çok kızacak.
.أنا لست الشخص الذي عليكَ بأن تتحدث إليه الشخصُ الذي عليكَ بأن تتحدثُ إليه سيغضب غضباً شديداً .عندما يكتشف بأنني تحدثتُ إليكَ

Babam çok kızacak. Eve gidelim.
أبي سيغضب كثيرا ، دعينا نذهب للمنزل!

Cristina bunu kaçırdığını duyunca çok kızacak.
(كريستينا) ستغضب كثيراً لتفويتها هذا

Koridorun her yerini boya yapmışsın. Annen çok kızacak.
الطلاء في جميع أنحاء الردهة سوف تغضب أمك

Patronumun kulağına giderse çok kızacak. Bo Na gelince vereceğim.
مديرى سوف يغضب للغاية اذا سمع بذلك

Çocuklar çok kızacak.
يا إلهي هؤلاء الأولاد سيغضبون بشده

Salaklar, kim olduğumu öğrenince görürsünüz siz! Babam çok kızacak.
انتظروا ايها البلداء حتى ترون ماذا سأصنع ابي سينزعج جدا من هذا الأمر

Bugün nerede olduğumu yada Jones hakkındaki şeyleri söylersem çok kızacak.
...لو أخبرته أين كنت اليوم أو عن جونز سيكون غاضب جداً

Beni içeri almazsanız çok kızacak.
إذا كنت لا اسمحوا لي في، انه سيكون غاضبا جدا.

Değiştirdiğimiz için çok kızacak.
لكن يجب عليكي الإتصال بخياطي الخاص سيكون غاضباً جداً بسبب هذا التغيير

Büyükannem... Dostum, büyükannem çok kızacak.
جدتي ، يا رجل جدتي ستغضب جداً

Bugün cevabımı vermem gerekiyor. Robbins çok kızacak. Nasıl söyleyeceğim bilmiyorum.
من المفترض أن أعطيهم إجابة مع نهاية اليوم. (روبينز) ستغضب للغاية.

Donna bunu duyunca çok kızacak.
دونا ستغضب من اجل قطها

Kafam neredeydi bilmiyorum. çok kızacak.
أنا لا أعرف ما كنت على وشك فعله، هي ستكون غاضبة.