Senden öğrendiğim bir şey varsa o da bana göre doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yapmalıyım ve sonuçlarını kafama takmamalıyım. | Open Subtitles | إذا كان هناك شيء واحد تعلمته منكَ فهو أني يجب أن أقوم بالشئ الذي اراه صحيحا ولا أقلق بشأن العواقب |
Senden öğrendiğim bir şey varsa o da bana göre doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yapmalıyım ve sonuçlarını kafama takmamalıyım. | Open Subtitles | إذا كان هناك شيء واحد تعلمته منكَ فهو أني يجب أن أقوم بالشئ الذي اراه صحيحا ولا أقلق بشأن العواقب |
Havaya bakarak öğrendiğim bir şey varsa, o da, değişse bile devamlılık göstermesidir. | TED | وإذا كان هناك شيئ تعلمته من النظر إلى الهواء، هو أنّه علي الرغم من أنّه يتغيّر إلا أنه ما زال مثابرًا. |
Bundan eminim çünkü terapist olarak öğrendiğim bir şey varsa o da her birimizin, kendi hayatlarımızın güvenilmez hikâye anlatıcıları olduğumuz. | TED | أنا أعرف هذا لأنني إن كنت قد تعلمت شيئا من كوني معالجة، فهو أنّنا رواة غير موثوقين لحياتنا. |
Oğlum George'dan öğrendiğim bir deyim bu, kendisi orada, izleyenler arasında oturuyor. | TED | هذه الجملة التي تعلمتها من ابني جورج, الموجود حاليا معكم |
WPK'da çalıştığım tek iş gününden öğrendiğim bir şey varsa o da burnumu diğer insanların megabaytına sokmayacağımdır. | Open Subtitles | لو كان هناك شيء وحيد تعلمته من يومي الوحيد كموظف في الدبليو بي كي فسيكون أن لا أحشر أنفي في أجهزة الآخرين |
öğrendiğim bir şey varsa; Afrikalıların doğaçlama ustası olduklarıdır, her zaman bir yolunu buluyorlar. | TED | ولكن شيئاً واحداً تعلمته هو أن الأفارقة هم الأفضل فى الارتجال على الإطلاق، وفي التأقلم دائما وإيجاد وسيلة للمضي قدما. |
Ben de öyle diyorum. Cehennem ağzında yaşarken öğrendiğim bir tek şey var: | Open Subtitles | أنا أقول هذا ,هناك شئ واحد تعلمته من شهر الجحيم |
öğrendiğim bir şey varsa yapışkan maddelere asla ilk dokunan olmamaktır. | Open Subtitles | إذا كان هناك شيء واحد تعلمته ألا أكون أول من يضع يده في مادة لزجة |
Yıllardır CIA ajanlarının özgeçmişlerinden öğrendiğim bir şey var. | Open Subtitles | شيء واحد تعلمته عبر السنين من وضع اوصاف لعملاء السي آي ايه |
Amerika hakkında öğrendiğim bir tek şey varsa o da çok çalışırsanız ve kurallara göre oynarsanız bu ülke gerçekten kollarını size açar. | Open Subtitles | شيء واحد تعلمته من أميركا أنك إذا عملت بجهد و حسب القوانين فإن هذه البلد تفتح ذراعيها لك |
Hayattan öğrendiğim bir şey insanların önüne domalıp seni götünden sikmelerine izin verirsen ne olur bil bakalım. | Open Subtitles | شيء واحد تعلمته في هذه الحياة، و إذا انحنى وترك الناس يمارس الجنس مع لكم في الحمار، وتخمين ما يحدث؟ |
Çavuş Rock'tan öğrendiğim bir şey varsa o da, kurallar olduğudur. | Open Subtitles | لو أن هناك شئ واحداً تعلمته من الرقيب روك هو أنه في الحرب يوجد قواعد |
Bak, bu olaydan öğrendiğim bir şey varsa, o da pisliklerle baş etmeyi öğrenmem gerektiğidir, özellikle bebek geldiği için. | Open Subtitles | إنظروا ، إذا كان هناك أي شيء تعلمته من كل هذا هو أنه يجب علي أن أتعامل مع الفوضى خصوصاً بقدوم الطفل |
Hey Joe, tecrübelerimden öğrendiğim bir şey varsa o da kaderimizden kendimizin sorumlu olduğudur. | Open Subtitles | جو, ان كنت قد تعلمت اي شيء من تجربتي فهو ان نثق بمصائرنا |
Hindistan'da bir cadıdan öğrendiğim bir büyü sadece. | Open Subtitles | أنها مجرد لعنة صغيرة تعلمتها من ساحرة في الهند. |
Bunca bombadan, kafama dayanan silahlardan ve arkadaşlarımı ezen otobüslerden öğrendiğim bir şey varsa o da ölmeye hiç de niyetimin olmadığı. | Open Subtitles | لو كان هناك أمر وحيد تعلمته من كل القنابل، والمسدس المصوب إلى رأسي، والحافلة التي دهست أحد أصدقائي |
Clark'la ilişkimden öğrendiğim bir şey varsa o da, bana karşı dürüst olunmayınca anlıyorum. | Open Subtitles | الأمر الوحيد الذي تعلمته من علاقتي مع كلارك هو معرفة متى لايكون الشخص صادقاً معي |
Bu işi uzun zamandır yapıyorum. öğrendiğim bir şey varsa o da akla ilk gelen cevabın doğru olmayabileceğidir. | Open Subtitles | لقد كنتُ في هذا العمل منذ مدة طويلة وأحد الأشياء التي تعلمتها إن أول الأجوبة قد لايكون أكثرها صحة |
Çocukken öğrendiğim bir şey varsa bir yabancı sana şeker veriyorsa, ona evet dersin. | Open Subtitles | إذا تعلمت أي شيء لما كنت طفلة، أنه عندما غريب يعرض عليك الحلوى، تقولين نعم. |
Şehir planlamacısı olarak eğer öğrendiğim bir ders varsa hayatımda, o da açık alanların bir gücü olduğudur. | TED | إذا كان هناك أي درس ما تعلمته في حياتي كمخططة للمدينة، هو أن الأماكن العامة لها السلطة. |
Evet, evet kızmanı anlıyorum ama sana burada öğrendiğim bir şeyi anlatmak istiyorum. | Open Subtitles | ... حسناً، حسناً، أعرف أنكِ متضايقة، لكن دعيني أشاركك بشيء تعلمته منذ جئت هنا |
Pekala, para konusunu unutmamıza ve sana benim Guadalajara'da öğrendiğim bir şeyi göstermeme ne dersin? | Open Subtitles | حسنا،ما رأيك أن ننسى المال سوفأُريكشيء تعلّمته في جوادالاجارا؟ |
Hayır, bugün öğrendiğim bir şey varsa o da daldan dala konamadığım. | Open Subtitles | إن كان ثمة درس تعلمته اليوم، هو أنني لا أجيد الرفرفة |