Dövme, bu ofisin dışından yönetilen gizli bir programa işaret ettiği için gözetimim altında neler olduğunu hemen öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | هذا واحد نقطة لبرنامج خارج من الكتاب تدار من هذا المكتب، لذلك أريد أن أعرف ما هو يحدث تحت ساعتي، |
Ve çok geç olmadan önce bu bölümleri öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | و أريد أن أعرف ما هي تلك الأجزاء قبل فوات الأوان |
Yerde doğrulama yapabilecek bir ekibimiz var... ama şimdi benim kabaca şunu öğrenmem gerekiyor: | Open Subtitles | لدينا فريق في الميدان يمكنه أن يؤكد ولكني أريد أن أعرف بالتحديد |
Bomba hakkında bildiğiniz her şeyi öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد ذلك فأنا أحتاج لمعرفة كلّ شيء تعرفينه عن القنبلة |
Jumper Bir'le bağlantı kurabilmek için ne üzerinde çalıştığınızı öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أريد معرفة ما تعمل به حتى يمكننى التواصل مع المركبة الأولى |
Eğer bu yolda ilerleyeceksem, birşeyi daha öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | اذا كنت سأتقدم فى هذا الأمر يجب أن أعرف شىء واحد |
Polisler, geçmişinizi araştırmaya başlayacak, o yüzden, ne bulacaklarını öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً، ستبدأ الشرطة في التحقيق في حياتكم السابقة لذا، أريد أن أعرف ماذا سيجدون |
Senden aldığım koleksiyonu nereden aldığını öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً، المجموعة التي أشتريتها منك، أريد أن أعرف من أين حصلت عليها؟ |
O önemli kişinin kim ve nerede olduğunu öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أريد أن أعرف من هو الشخص المهم وكذلك مكانهم |
Bunu neden yaptığını öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | حسنا، أريد أن أعرف السبب الذي دفعها لهذا |
Bana ne isim taktıklarını öğrenmem gerekiyor mu? Bazı masal kahramanların bazı oyunlar oynuyor diyelim. | Open Subtitles | هل أريد أن أعرف ما الصفات التي نعتموني بها؟ فلنقل فقط |
Hemen şimdi, aynı yatağa girecek miyiz öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | ! أريد أن أعرف الآن و فورا ما إذا كنا معا في سرير واحد أم لا |
Nereden gelmediğini öğrenirsem, rahatlayacağım, ama bunu hemen öğrenmem gerekiyor... yoksa yarın diye bir şey olmayacak. | Open Subtitles | وقد أقبل بمعرفة من أين لم تجئ لكنّي أحتاج لمعرفة هذا الآن وإلا فقد لا يكون هناك غدا اللعنة ويسون، أين أنت؟ |
O zaman bu terörist tehditinin ne kadar ciddi olduğunu öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاج لمعرفة كم هذا التهديد الارهابى حقيقى |
Doğu Amerika'da nerelerde satıIdığını öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أريد معرفة أين تباع شرق الولايات المتحدة |
İstihbarat komitesi sızıntı soruşturmasında ne durumda öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أريد معرفة مكان اللجنة الاستخبارية للتحقيق في التسرب |
- Devam etmeliyiz. öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | عليك المواصلة، يجب أن أعرف أرجوك، لا تتوقف. |
Kötü bir şey yapmışsam, ne olduğunu öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | لو أني فعلت شيء فظيع، يجب أن أعرف ما هو |
öğrenmem gerekiyor, Karl. | Open Subtitles | أنا بحاجه للمعرفه, كارل _ |
Bana ne demeye çalıştığını öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاج أن أعرف ما الذي يحاول قوله لي |
Haklıydın galiba. Yumruklara dayanmayı öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أعتقد أنك على حق.تلقى لكمة شىء يجب أن أتعلم كيف أفعله. |
Beni iyi hissettirecek bir kusuru var mı onu öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أنا فقط بحاجة إلى معرفة إذا كان لديه أي عيب لكي أشعر بأني أفضل |
Bu kayıp insanlardan biri benim görgü tanığımdı. - Ne olduğunu öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أحد الأشخاص المفقودين كان شاهدي، يجب عليّ اكتشاف ما حدث. |
Belki biraz eğlenmeyi öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | ربما يجب ان اتعلم ان أحظى بالقليل من المرح |