"ödülü hak" - Traduction Turc en Arabe

• تستحق جائزة
• تستحق مكافأة
• يستحق جائزة

Saygımı kazandı ve bir ödülü hak etti.
لقد نالت احترامى و تستحق جائزة

Minnettar bir kraldan bu ödülü hak ediyorsun.
أنت بالحق تستحق جائزة من عاهلة ممتنة

Bir ödülü hak ettin.
أنتَ تستحق جائزة على هذا.

Bu kadar önemli bir haberin küçük bir ödülü hak ettiğine eminim.
بالتأكيد أخبار مثل هذه سوف تستحق مكافأة صغيرة نوعاً ما؟

Çünkü benim yaptığımı yaptığın bir günden sonra hep bir ödülü hak ettiğini düşünürsün.
،التي كنت أقوم بها تظن أنك تستحق مكافأة

Bir ödülü hak ediyorsun.
اعتقد انك تستحق مكافأة.

Kendi hâline bırakın. Çocuk gerçeği söyleyerek ödülü hak etti.
حسناً، أتركوه، الفتى يستحق جائزة لقوله الحقيقة وحسب.

Bir ödülü hak ettin.
إنك تستحق جائزة...

Sanırım ödülü hak ettin.
اعتقد بإنك تستحق مكافأة

Bir ödülü hak ettin.
أنت تستحق مكافأة

İyi çalışman, bir ödülü hak ediyor.
تستحق مكافأة على عملك الشاق

Bir ödülü hak ettin.
أنت تستحق مكافأة.

Ayrıca düşünüyorum da bir ödülü hak ettiniz.
وأعتقد... أنك تستحق مكافأة.

Eski moda polislik, eski moda bir ödülü hak etti.
العمل بطريقة عريقة يستحق جائزة عريقة.

O kayayı kral yola koymuş çünkü eyleme geçip o kayayı kazıp çıkaran kişinin bir ödülü hak ettiğini biliyormuş.
الملك وضع تلك الصخرة على الطريق لأنه علم أن مَن سيجتثها... من سيفعل شيئًا إيجابيًا، فإنه يستحق جائزة.