Videoya bakılırsa insanlar bu enfeksiyondan çok hızlı bir şekilde ölecekler. | Open Subtitles | وفقاً لهذا الفيديو , الناس سيموتون نتيجة هذه العدوي وفي سرعة. |
- Güvenemezsin. Ama güvenmezsen, bu kadın ve oğlu ölecekler. | Open Subtitles | لايمكنك، لن إن لم تثق بي فهذه المرأة وإبنها سيموتون. |
İşe yarasa bile, bugün kurtarabilsek bile iki ay içinde radyasyondan zaten ölecekler. | Open Subtitles | حتي إذا أفلح الأمر حتي إذا أنقذناهم اليوم سيموتون من الإشعاع بعد شهرين |
Kalanlar yüzeye gönderildi. Fikirlerini değiştirecekler ya da ölecekler. | Open Subtitles | لقد أرسل الباقون إلى السطح سيغيرون رأيهم أو يموتون |
Kılıç çekenlerin hepsi kılıçla ölecekler. | Open Subtitles | بالرغم من كل هذا يأخذ السيف سيموت بالسيف |
Umarım oyunlarda iyi eğlenirler... çünkü pek yakında bu oyunlar yüzünden ölecekler. | Open Subtitles | أتمنى بأن يستمتعوا بالمباريات قريباً سيموتوا بسببها |
Dışarıda, nasıl olsa ölecekler. Biribirilerini bir litre benzin yada bir paket patates için öldürüyorlar. | Open Subtitles | إنهم يموتوا بالخارج، يقتلوا بعضهم البعض من أجل وقود أو بعض الفاصولياء |
Şu an fareler üzerinden çalışıyoruz. Bu süreç içinde pek çok fareyi öldüreceğiz, ama hepsi insanlığa bir fayda sağlayarak ölecekler. | TED | سنفعله في الفئران أولا. و سنقتل الكثير من الفئران في انجاز هذا، لكنهم سيموتون من أجل سبب جيد. |
Yakında ölecekler. Ama eğitime yatırım yapsaydınız… ...Afrika'da değişim yapabilecektik. | TED | سيموتون قريباً. لكن اذا استثمرتم في التعليم عندها سنستطيع أن نغيّر أفريقيا. |
Bu gece onlar da babalarıyla birlikte ölecekler. | Open Subtitles | اذا الابنتان والولد سيموتون مع ابيهم الليله |
Bunu yapanları havuza koymalı. Denize dönmezlerse ölecekler. | Open Subtitles | بدلاً من ذلك ، إننى أظن أنهم إذا أعادوهم إلى البحر ، فسرعان ما سيموتون |
Oğulları da tıpkı babaları gibi ellerimde ölecekler. Ne? | Open Subtitles | الأبناء سيموتون في أيديي بالضبط كما فعل بـ أبّاهم |
Durdurduk. Destek çağırdık. Tekrar denerlerse efendim, ölecekler. | Open Subtitles | لقد اوقفناها ، و دعونا فريق المسانده و اذا حاولوا مره اخرى يا سيدى سيموتون |
Bildiğiniz gibi, tretonin bizim için daha uzun bir süre elde edilir olmayabilir, ve elimizdeki bittiğinde, onu kullananlar ölecekler. | Open Subtitles | كما تعلم، "التريتونين" ربما لن يعود متاح لنا بعد الآن و بعد أن ينفذ منا، هؤلاء الذين كانوا يتعاطونه سيموتون |
Eğer onları ilaçtan kurtaramazsak eninde sonunda zaten ölecekler. | Open Subtitles | إن لم نجد لهم طريقة ليوقفوا تعاطي العقار سيموتون على اي حال |
Onlar yaşlı. Yakında zaten ölecekler. | Open Subtitles | إنهم عجزة , وسوف يموتون قريبا على أية حال |
Şu ana kadar, 700'ün üstünde insana bulaştı. Ve hepsi de ölecekler. | Open Subtitles | حتى الآن أكثر من 700 شخص قد اُصيبوا وكلهم سوف يموتون |
"Beni gerçekten gören tek adamla, seninle birlikte ölecekler." | Open Subtitles | انهم يموتون معك الرجل الوحيد الذي سيراني حقا |
Birkaç gün içinde tüm yetişkin erkek ve dişi sübyeler ölecekler. | Open Subtitles | فى الأسابيع القليلة القادمة كل حبار ذكر بالغ وإنثى سيموت |
Umarım oyunlarda iyi eğlenirler... çünkü pek yakında bu oyunlar yüzünden ölecekler. | Open Subtitles | أتمنى بأن يستمتعوا بالمباريات قريباً سيموتوا بسببها |
Twi'lek ırkı aç ve onlara yardım gitmezse ölecekler. | Open Subtitles | التواليك جائعون وسوف يموتوا اذا لم يصل اليهم |
Bunu duyacaklar ve üzüntüden ölecekler. | Open Subtitles | هما سوف يستمعون لذلك ، ويموتون من الحسرة والحزن |
O keş ve orospusu ölecekler! | Open Subtitles | نعم فهمنا ذلك الاحمق وأمرأته الرخيصة سيموتان |
Eğer başaramazsak insanlarımız Hakan'ın topukları altında ölecekler. | Open Subtitles | اذا فشلنا , شعبنا سوف يموت تحت سنابك الخان |
Ancak hayat enerjileri düzenli olarak kontrol altında tutulmazsa çok çabuk yaşlanıp ölecekler. | Open Subtitles | و مع ذلك لو لم تُقام إجرائات إطالة الحياة بشكل مُنتظم سوف يكبرون في العُمر بمنتهي السرعة و سوف يلقون حتفهم |
Dişi bulamazlarsa da zaten ölecekler. | TED | لو لم يجدوا الإناث، فسيموتون على أية حال. |