Fakat aynı zamanda genç şefimizin taktığı önlük kıyafetlerini temiz tutmaktan daha fazlasını yapmış | Open Subtitles | بالإضافة في هذه الحالة على الأقل يظهر فقط مئزر لطباخنا الشاب له مهمة أكثر من بقاء الملابس نظيفة |
Dolaba git, sağ alttaki çekmeceden bir önlük al ve bir işe yara. | Open Subtitles | اذهب إلى ذلك إلى الدولاب الدرج السفلي، إجلب لنفسك مريلة وقم بشيءٍ مفيدًا |
Beyaz önlük giymek istiyorum. İnsanların bana doktor demelerini her şeyden çok istiyorum. | Open Subtitles | أريد المعطف الأبيض وأن ينادينى الناس أيتها الطبيبة أكثر من أى شئ |
Sen beyaz bir önlük giyen ve asla hata yapmayan bir robotsun, ve çoğu zaman bunu çok takdir ediyorum. | Open Subtitles | أنتِ انسان آلي في معطف أبيض الذيلايقترفخطأ , معظم الوقت , أقدر ذلك معظمالوقت, |
Ama çoğu insan beyaz önlük giydiğim için beni doktor sanır. | Open Subtitles | و لكن الكثير من الناس يخالونني طبيبا بسبب المئزر الذي أرتديه |
Adam 21 yaşında, ailesiyle yaşıyor, ve bir önlük giyiyor. | Open Subtitles | يبلغ الـ 21 ويعيش مع والديه ويرتدي مئزراً ليكسب عيشه |
Doğru. Odacılarda vurada beyaz önlük giyerler. | Open Subtitles | حسناً، البوابين يرتدون المعاطف البيضاء هنا أيضاً. |
Tuvalet eğitimindeyiz ve koruyucu önlük takıyorum. | Open Subtitles | نحن نتدرب على استخدام المقعد، وأنا أرتدي مئزر. |
Üzerinde pileli bir etek ve beyaz önlük var. | Open Subtitles | كنت ترتدين تنورة "دردنل"، وفوقها مئزر أبيض، كان شعرك مضفراً. |
Ağzında deri önlük parçası bulduğunuz doğru mu? Hayır. | Open Subtitles | هل صحيح أنكم وجدتم مئزر جلدي في فمها؟ |
Takımına benzeyen bir önlük düşün. Yakalık olur, kravat olur, ceket olur. | Open Subtitles | تخيلي مريلة تُشبه البدلة بياقه وربطة عنق و معطف |
Annem geldiğinde, bana önlük de yapacak. | Open Subtitles | عندما تأتي أمي.. ستخيط لي مريلة أيضًا. |
Ona bir önlük verin. | Open Subtitles | أعطيه مريلة ممكن يا سيدة سبول ؟ |
önlük olayı için özür dilerim. Kuru temizlemede imha edilmiş. | Open Subtitles | آسف بشأن مسألة المعطف فقد أفسدته المغسلة |
Neden giymiş olursan ol önlük yakışmış. | Open Subtitles | مهما كان السبب هذا المعطف يبدو جميلاً عليك |
Beyaz önlük içerisinde siyah çanta taşırsan doktor olursun. | Open Subtitles | فى معطف عامل أبيض يحمل حقيبة سوداء، لقد أصبحت طبيباً. |
Benim de güzel, sessiz, ufak bir laboratuvarda beyaz önlük giymiş, cep kalemliği takmış bir şekilde çalıştığıma ve kontratımın süresi dolduğunda da her şeyi şak diye bırakıp hoşça kalın diyerekten yürüyüp gidebileceğime inanıyor. | Open Subtitles | وتُخبر نفسها أنَّني أعمل في ذلك المعمل اللطيفالهادئ.. مع معطف المعمل الأبيض وجيبواقي.. |
Bu çelikten önlük ise beni merdivenlerdeyken koruyacak. | Open Subtitles | وهذا المئزر المصنوع من الرصاص سيقيني في الجزء السفلي |
Pembe kulübesinde yaban bir dişi domuz vardı beyaz bir önlük giyip ızgarada etlerle dans ediyordu. | Open Subtitles | كانوا يضعون لافتة عليها خنزيرة زهرية اللون ترتدي مئزراً و ترقص على المشواة |
Pekâlâ, bildiğiniz gibi Cuma günü yıllık beyaz önlük töreni yapılacak. | Open Subtitles | حسناً، كما تعلمون الجمعة سيكون فيها مراسم المعاطف البيضاء السنوية |
Gidelim. Kravatın önlük gibi görünmemeli. | Open Subtitles | انها ليست التعادل لكن 1 صدرية. |
Üzerinde önlük olmadan tanımak mümkün değil. | Open Subtitles | لم استطع التعرف عليه بدون المريلة |
Belinden kuşaklı, V yaka çok seksi yeşil bir önlük. | Open Subtitles | رداء الأطباء الأخضر, برباط عند الخصر مثير جداً, رقبة ضيقة |
İkinci olarak, önlük işini araştıracağım. | Open Subtitles | ثانياً ، سوف أنظر في أمر البالطو |
İçeride kalacağım. Bana önlük getirin. | Open Subtitles | سأبقى في الداخل، احضروا لي رداءً واقيًا. |
Beyaz önlük giyiyordu. Tekrar işe mi aldın onu? | Open Subtitles | لقد كان يرتدي معطفاً أبيض هل أعدتِ تعيينَهُ هنا؟ |
Bakın, o hemşire önlük giymemi istedi ama omzumda ben vardı... | Open Subtitles | كانت تلك الممرضة قد طلبت منّي أن أرتدي عباءة ولكن كنت أشكو من شامة على كتفي |
Deri önlük. Ulu Tanrım, bir kasabın peşinde olabiliriz. | Open Subtitles | صديري جلدي يا إلهي ربما يكون القاتل جزاراً بالفعل |