| Sanırım geriye hiçbirşey kalmayacak... ama üzgün kıçıma bir hoşçakal öpücüğü gerek. | Open Subtitles | أعتقد أنه ما بقى من شيء، سوى أن تقبّل مؤخرتي قبلة الوداع |
| Güzel bir kadının öpücüğü, bir köpeğin yalaması ve ölümün öpücüğü. | Open Subtitles | فقبلة من إمرأة جميلة أو من شفاه كلب أو قبلة الموت |
| Sana iyi geceler öpücüğü verebilecek mi, Annemin Babama verdiği gibi? | Open Subtitles | هل ستعطيك قبلة ليلة سعيدة، مثل ما كانت أمي تعطي ابي؟ |
| Burayı gerçekten sevdim şarabı da, metni de öpücüğü de... | Open Subtitles | لقد أحببت هذا المكان و النبيذ و الدستور و القبلة |
| Gerçek aşkının öpücüğü sonunda evlilik ve dev bebekler oldu. | Open Subtitles | وأنّ قبلة من حبّ صادق قادته للزواج منها وانجاب الأطفال. |
| İtalyan mankenlerini evde seni bu bekliyor"öpücüğü vermen gereken kişisin şu an. | Open Subtitles | امسكيه واعطيه قبلة تقول سحقاً للعارضات الايطاليات هذا ما ينتظرك عندما تعود |
| Uyku lanetini bozmanın tek bir yolu var... Gerçek aşkın öpücüğü. | Open Subtitles | ثمّة وسيلة واحدة للخروج مِنْ لعنة النوم وهي قبلة حبّ حقيقيّ |
| Bir meslektaşının sınıfında yerine geçmek zorunda kaldı ama ne kadar üzgün olduğunu ve hepinize kocaman hoşçakal öpücüğü verdiğini söyledi. | Open Subtitles | تحتم عليها أن تحل محل زميلتها في الفصل، لكنها أخبرتني أن أعبر عن مدى أسفها وأن أمنحكم جميعاً قبلة وداع كبيرة |
| Buna aslında "Oscar laneti" adını veriyorlar. Bu evliliğin ölüm öpücüğü | TED | يُسمونه لعنة الاوسكار انه قبلة الموت الخاصة بالزواج |
| Bana veda öpücüğü vermeyi unuttu. - Bu da kim şimdi? - O... | Open Subtitles | لقد نسيت أن تقبلني قبلة الوداع الآن من تكون هذه؟ |
| Ama eğer bana izin verirsen sana bir hoşça kal öpücüğü vermek istiyorum. | Open Subtitles | لكن لو منحتيني الإذن أن ذلكسيكونلا بأس... أود أن أقبلك قبلة الوداع ... |
| İyi geceler. İyi geceler öpücüğü vermeme izin ver. | Open Subtitles | والآن عمت مساءاً دعني أُقَبلك قبلة المساء |
| Delisin sen, tamamen delirmişsin.Bir tek iyi geceler öpücüğü istemediğin kaldı. | Open Subtitles | أنت مجنون ، مجنون جدا أعتقد انك تريد أن تقلبنى قبلة الوداع |
| Elveda öpücüğü vermeden gideceğimden mi korkuyorsun? | Open Subtitles | أخوفا من أن اذهب بدون أن أعطيك قبلة الوداع ؟ |
| diye sordur. Öğrenciler öpücüğü şimdi değil, üç gün sonra almak için en çok parayı verdiler. | TED | وجد أنّ الطلاب كانوا مستعدين لدفع أكبر قدر من المال لا للحصول على القبلة حالاً، لكن للحصول عليها بعد ثلاثة أيام. |
| öpücüğü şimdi alırsanız, olur ve biter. | TED | إذا حصلت على القبلة الآن، فالأمر انتهى و فُرغ منه. |
| Hoşça kal, o vakte kadar sakla bu öpücüğü. | Open Subtitles | وحتى ذلك الحين وداعاً وإحتفظي بهذه القبلة المقدسة |
| Sen de.Sana hoşçakal öpücüğü verirdim ama çok kötü şu balık kokusu. | Open Subtitles | حسنا وكذلك انتى كنت ساودعك بقبلة ولكنى تراجعت |
| Kaldır kıçını da gidip sevgiline güzel bir noel öpücüğü ver. | Open Subtitles | اخرج من هنا و اذهب و قم بتبادل قبلات الكريسماس مع صديقتك |
| Sen annesine fransız-kanada öpücüğü verdin, ki bu benim herkesi şoka sokan fransız öpücüğüne verdiğim ad. | Open Subtitles | أوه يا إلهي, من أنت حتى تتكلم؟ لقد قبلت أمها تقبيل فرنسي كندي |
| Büyüyü bozmak için gerçek aşk öpücüğü gerekiyormuş. | Open Subtitles | يبدو أن الأمر احتاج لقبلة من حب حقيقي لتحطم التعويذة |
| Saat 7:30'da hapishanede ışıklar söndüğüne göre sanırım büyükbaba ve büyükanne için Prenses Beyoncé'ye iyi geceler öpücüğü verme vakti. | Open Subtitles | ومنذ كانت الأضواء تطفأ في السجن الساعه 7.30 أظن أنه الوقت للجد والجده أن يأتو ويعطو الاميره بيونسيه قبله النوم |
| Peki. Sadece ilk öpücüğü alması için yardım etmeliyiz. | Open Subtitles | حسنا , يجب علينا أن نوصله الى هذه القبله الاولى |
| Henüz bir merhaba öpücüğü vermedin. Akrabalar hep öpüşürler. | Open Subtitles | ما قبلتني مرحبا لحد الآن الاقرباء يتبادلون القبلات |
| Gece partilerinde hep Fransız öpücüğü antremanı yapardık. Herkes eşleşsin. | Open Subtitles | في حفلة نومي، إعتدنا أن نتدرب على التقبيل الفرنسي، فليأخذ كل منكن زوج |
| Neyden bahsediyorsun sen, küçük hızlı bir veda öpücüğü mü veya giysiler fora gibi birşey mi? | Open Subtitles | او تريد ان تمارس الجنس؟ دعينا نبدء بقبله |
| Bu arada, öğle yemeğinden sonra Demon Dog ile öpücüğü deneyeceğiz. | Open Subtitles | في هذه الأثناء ، بعد الغداء، نحنُ سنحاول بالقبلة مع كلب الشيطان |
| Elveda öpücüğü vermeden gitmen izin vereceğimi mi düşündün? | Open Subtitles | هل تعتقد بأنني سأسمح لك بالرحيل بدون قُبلة الوادع؟ |