Ama ya araştırmacıların ilgilendikleri şey, soy ve bazı genetik özelliklerin riskleri arasındaki ilişkiyi incelemekse? | TED | ولكن ماذا لو كان الباحثون مهتمون بالتحقق من ارتباط ما، بين أجدادي وخطر بعض الصفات الوراثية المعينة؟ |
Gençlik ile ilgili özelliklerin seçilme olgusu neoteni olarak bilinir ve birçok evcil hayvanda görülebilir. | TED | هذه الظاهرة من اختيار الصفات المرتبطة بالشباب تعرف باسم نيوتني، ويمكن رؤيتها في عدد من الحيوانات الأليفة. |
Ben de senden hoşnudum. Çok hoş özelliklerin var. | Open Subtitles | أنا عن نفسي مغرم بك لديك بعض من الصفات الطيبة |
Belki daha önce bu özelliklerin bazılarını tecrübe etmişsinizdir. Ancak benim şu an bahsettiğim fiziksel özellikler, diğerleri değil. | TED | ربما كنت قد شهدت بعض من هذه الخصائص من قبل، ولكن أنا أتحدث عن الخصائص الفيزيائية، غير تلك الأخرى. |
Çekici özelliklerin yok demiyorum ki ben. Arkadaş seçimin kesinlikle kusursuz. | Open Subtitles | أنا لا اقول أنه ليس لديك صفات جذابة إختياركللأصدقاءخالٍمنالأخطاء، |
Bol miktarda sahip olduğun başka önemli özelliklerin var. | Open Subtitles | هناك ميزات مهمة أكثر من ذلك وأنت تملكيها بشكل وفير |
Bu özellikleri gerçek bir psikolojik rahatsızlık yapansa bu özelliklerin kişinin hayatını ele geçirmesi ve ciddi sorunlar yaratması. | TED | وما يجعل هذه السمات اضطراباً حقيقياً للشخصية هي أنها تسيطر على حياة الناس وتتسبب في مشاكل مهمة. |
Ve geliştirmeye çalıştığın özelliklerin de bunlar olmalı. | Open Subtitles | وهذه هي الخصال الحميدة التي عليكَ محاولة تنميتها بنفسك |
Onu sevmeni sağlayan bu özelliklerin gitmesini isterdin. | Open Subtitles | أظنك تدرك أن الصفات التي أحببته من أجلها قد زالت |
Öyleyse neden renklerin, dokuların ve kimyasal özelliklerin bu kadar zengin çeşitliliğinde çok farklı biçimlerde bulunuyorlardı? | Open Subtitles | فلماذا تظهر لنا إذن بكل هذه الهيئات المختلفة ؟ و بهذا التنوع الثري في الألوان و الصفات و الخواص الكيميائية ؟ |
O yüzden, onda gördüğüm harika özelliklerin ve sevdiğim huylarının senden geldiğinin de farkındayım. | Open Subtitles | لذا أنا أعلم أن الصفات العظيمة التي أراها فيه والأشياء التي أحبها بشأنه أتت منك |
Çok istenen özelliklerin aile çizgisinde üretilebileceğini söylüyor. | Open Subtitles | يوحّي بأن أكثر الصفات التي قد نرغبها يمكن جعلها تتضمن في الخط الوراثي للعائلة |
Bir kabiliyetin ve kaliten var, buralarda çok değer verdiğimiz kişilik özelliklerin var. | Open Subtitles | تملك قدرات مميزة، مجموعة من الصفات الشخصية التي نجدها قيمة جداً هنا. |
Bu özelliklerin sende olmaması iyi bir şey. | Open Subtitles | الشيء الجيد هو أن هذه الصفات لا تنطبق عليك. |
Çalışanlarının bu dönüşüme ayak uydurabilmesi için, ilk olarak çalışanlarının özelliklerin kullanımlarını ve müşterilerin yeni servisten memnuniyetlerini izlemelerini sağlayan yeni araçlara yatırım yaptılar. | TED | لتمكين موظفيها من تبني هذا التحول، أولاً استثمروا في وسائل جديدة تُمكن موظفيهم من مراقبة استخدام الخصائص وكذا مدى رضا الزبائن عن الخدمة الجديدة. |
Bu yüzden Hollanda'daki şehirlerin karakteristik özelliklerini araştırdı ve bu özelliklerin birkaçını birleştirerek böyle bir şehir oluşturdu. | TED | فقام بعمل نوعٍ من التقصي حول ما هي خصائص المدن في هولندا والجمع بين اثنين من تلك الخصائص وهذا ما صممه. |
ZK: Beklenmedik özelliklerin ne olduklarını anlamak önemli. | TED | ز.ك: الآن، من المهم فهم ما هي الخصائص الغير متوقعة. |
Merak etme.Senin de başka iyi özelliklerin olduğuna eminim. Züppe olman çok da önemli değil. | Open Subtitles | لا تقلقي، أنا متأكدة أن بكِ صفات جيدة أخرى |
Yetkin olarak yapılan el baltaları arzu edilen kişisel özelliklerin bir göstergesiydi: zekanın, motor kontrollerin iyi oluşu, planlama yeteneğinin, dürüstlüğün ve bazen de nadir malzemeleri erişebilmenin. | TED | فؤوس صنعت بشكل مؤهل مما يشير الى صفات شخصية مرغوب فيها ذكاء و قدره جيده في التحكم، تخطيط للقدرات، اجتهاد والوصول أحيانا إلى المواد النادرة. |
Harika tenin başta olmak üzere, harika özelliklerin var. | Open Subtitles | لديكَ ميزات جميلة، وبشرة ناعمة |
Birinin psikopat olup olmadığını belirleyen kişisel özelliklerin bir listesi. | Open Subtitles | إنها قائمة من السمات الشخصية ,التي تستخدم لتقييم ,ما إذا كان شخص ما مختل فعلاً |
Çok güzel özelliklerin var. | Open Subtitles | لديك الكثير من الخصال الجيدة |
İlk izlenimim şu ki bir ev arkadaşında aradığımız özelliklerin hiçbiri sizde yok. | Open Subtitles | انطباعي الأول أنك لا تمتلك أي من المقومات التي نبحث عنها في زميل شقة |