Gözlerindeki ışıltı, öylesine aşina ki. | Open Subtitles | البريق في عينيك يبدوا مألوفاً بالنسبة لي |
O ışıltı bombalarını sen gönderdin ve kahvenin içine göz damlası koydun, değil mi? | Open Subtitles | لقد أرسلتي قنابل البريق لقد وضعتي قطرات العين في القهوه أليس كذلك |
Belki öyle ışıltı falan değil de... | Open Subtitles | لا يهم ربما ليست شرارة واضحة ربما وميض |
Gözlerindeki ışıltı sönerken onu izledik. | Open Subtitles | لكننا شهدنا شرارة الحياة تذهب من عيناها |
Bir dişi bir ışıltı gördüğünde hele de çekici bir erkekten geliyorsa, lambasını erkeğin tarafına doğrultur ve geri ışıldar. | TED | عندما ترى الأنثى وميضًا من ذكر جذاب على نحوٍ استثنائي، فستوجه مشكاتها ناحيته، وتبادله الوميض. |
Ama gözlerinde ışıltı göremiyorum, bu da olmalı. | Open Subtitles | ولكنى لا ارى الوميض فى عينيك, حاول ان تصنع واحدة |
Gözlerindeki ışıltı Öylesine aşina ki. | Open Subtitles | البريق في عينيك يبدو بريقاً مألوفاً |
Ve şimdi, bu uluslararası hokey turnuvasından sonra adına biraz daha ışıltı katmak için-- | Open Subtitles | ...و الآن ، لإضافة البريق لإسمها... بعد البطولة الدولية التي كانت ...في غاية الإثـارة |
Beni endişelendiren gözlerindeki o ışıltı. | Open Subtitles | ما يقلقني هو هذا البريق في عينيك |
Gözlerindeki ışıltı, | Open Subtitles | البريق في عينيك |
Hayır, bilirsin işte, ışıltı. | Open Subtitles | لا , اقصد شرارة |
Kendinizde bir ışıltı görüyor musunuz? O zaman yıldızlardan olmak için Edwards gökevine gelin. | Open Subtitles | " هل لديك شرارة ؟ " |
Mesela bir ışıltı görüyor musun? | Open Subtitles | هل ترى شرارة ؟ |
Bir ışıltı. | Open Subtitles | شرارة |
Hayır, sanki bir ışıltı vardı ama hemen gitti. | Open Subtitles | لا ، كان هناك ما يشبه الوميض ثم انتهى فحسب |
Güzel. Çoğu zaman ışıltı hem ışığı hem de karanlığı içerir. | Open Subtitles | حسنًا،في معظم الحالات الوميض يحتوي على |
Ve o konuşmaya devam ederken ilk defa Hollanda'da gördüğüm ışıltıyı gördüm gözünde, "Hadi inek devirmeye gidelim" diyen ışıltı, hiçbir zaman ineği devirmiş olmasak da, hiçkimse ineği devirmese de, hatta inekler ayakta uyumasa da. | TED | وكان يتحدث وفي عينه الوميض ذاته الذي رايته في هولندا الذي كان يحمسني حينها لكي نقوم ب بقششة الابقار رغم اننا لم نبقشش اي بقرة ورغم ان احداً لم يقم بذلك ورغم ان الابقار لا تنام واقفة من الاساس ! |