İş bulduğun her yere gelecek olmasına şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب بأنه سينتقل لأي مكان تجدين فيه على عمل |
Çalışma günün gelmesinden korkmana şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب أنكى تخافى من أسبوع عملك ليس لدى وقت لهذا |
Beni ailenle tanıştırmaya hiç getirmemene şaşırmamak lazım. Çok küçük bir evleri var. | Open Subtitles | لا عجب في انك لم تأخذني إلى مقابله عائلتك انهم يملكون بيت صغير جداً |
Onun kutu içinde bir gelin, sipariş etmesine şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب انه ذهب وطلب خطيبة فى صندوق |
Çocuğun eve kuyruğu bacaklarının arasında gelmesine şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | فلا عجب أن يأتي الصبي إلى البيت |
Cevap vermeyi bırakmalarına şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب في أنهم توقفوا عن الإستجابة. |
Sapık olmana şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب أنك منحرف |
İlk çıkmalarına şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب بأنهم بدئوا أولاً. |
Alette dergisine kapak atmasına şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | - لديها ذوق رائع. لا عجب في أنها التحقت بمجلة (آلت) |
Chicago Ofisinin kötü gidiyor olmasına şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب أن مكتب "شيكاغو" عديم الجدوى |
şaşırmamak lazım yani. | Open Subtitles | لا عجب في ذلك ، حقاً |
Görevlinin flörtünü anlamamana şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب أنك لم تلاحظي الإطراء |
Babanın sizi terk etmesine şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب أن أباك تركها |
Oh. Neden ağladığına şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | -لا عجب أنها كانت تبكي |
Oh. Neden ağladığına şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | -لا عجب أنها كانت تبكي |
Körfezde kıçınızı tekmelememize şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب أننا هزمناكم في (الخليج) |
şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب هذا هو السبب . |
Nick'in inanmasına şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | لا عجب أن "نيك" انخدع بهذا. |
Karısı Tibbs'i neden terk etmiş, şaşırmamak lazım. | Open Subtitles | -لا عجب أنّ زوجته هجرته . |