Meclis bir şey saklıyor ve ne olduğunu bulacağım. | Open Subtitles | ،المجلس يخفي شيء وسأحاول معرفة ما هذا |
Meclis bir şey saklıyor ve ne olduğunu bulacağım. | Open Subtitles | ،المجلس يخفي شيء وسأحاول معرفة ما هذا |
Lisedeki takma ismin patpatçı olacak. Bir şey saklıyor. | Open Subtitles | اسمك في الثانوية أصبح الأن هو شاجي حسنا , إنها تخفي شيئا ما |
Bunu sen söyledin. Bir şey saklıyor, değil mi? | Open Subtitles | حسنا قلها لنفسك هي تخفي شيئاً حقاً ؟ |
Eğer gerçekten ailesini öldürdüyse bir şey saklıyor olmalı. | Open Subtitles | لو قتل عائلته حقا اذا هو كان يخفى شيئا ما |
Bir şey saklıyor. Boynundaki nabzı gördün mü? | Open Subtitles | إنه يخفي شيئاً هل راقبت النبض في رقبته ؟ |
Hanımefendi, bir şey saklıyor musunuz? | Open Subtitles | أيتها السيدة،هل تخفين شيء؟ |
Öyle gözüküyor ki bu gruptaki birisi önemli bir şey saklıyor. | Open Subtitles | يبدو أن أحدا من هذه المجموعة يخفي شيئا مهما |
Bir şey saklıyor. Bir fikrim var ve... yardımınız gerek. | Open Subtitles | إنه يخفي شيء ما لدي فكرة وأريد مساعدتك |
İnan bana o bir şey saklıyor. | Open Subtitles | الذي، أعدك، يخفي شيء. |
Bir şey saklıyor. | Open Subtitles | انّه يخفي شيء ما |
Bilmiyorum belki de strestendir, ama bir şey saklıyor gibisin ve bu da seni içten içe yiyor. | Open Subtitles | ربما هو التوتر فقط، لا أدري لكن يبدو أنك تخفي شيئا وأنه يأكلك من الداخل |
Benden bir şey saklıyor olmalısın. | Open Subtitles | انتي يجب ان تكوني تخفي شيئا مهما عني |
- Kahpe karı bir şey saklıyor. - Kahpe karı kesin bir şey saklıyor. | Open Subtitles | تلك السافلة تخفي شيئاً ما - إنها بالتأكيد تخفي شيئاً ما - |
Kesinlikle bir şey saklıyor, Ajan Pierce. | Open Subtitles | بالتأكيد إنها تخفي شيئاً أيها العميل (بيرس) |
Baharatla ilgili bir şey saklıyor. | Open Subtitles | انه يخفى شيئا بخصوص السباسى |
Bu bir şey saklıyor. | Open Subtitles | هذا الرجل يخفى شيئا |
Ruhlar bana tek bir şey söylüyor kocanız bir şey saklıyor. | Open Subtitles | الأرواح تخبرني شيئاً واحداً فقط.. زوجك يخفي شيئاً. |
- Bir şey saklıyor. - Belki de Dumancılar'ın casusudur. | Open Subtitles | انه يخفي شيئاً ربما كان جاسوس للقراصنة |
Sende bir kaç şey saklıyor gibisin. | Open Subtitles | أنت أيضاً تخفين بعض الأسرار |
Medea jason görüşmeler ı biliyorum ama o bir şey saklıyor. | Open Subtitles | ولكن عندما محادثات جيسون من المدية، أنا أعلم أنه هو يخفي شيئا. |
- Bir anıtmezarda oyalanıyordu. Özel bir yer gibi davranıyordu oraya. Bence orada bir şey saklıyor. | Open Subtitles | مكث طويلًا داخل ضريح، معاملًا إيّاه كأنّه أرض مقدّسة، أظنّه يخبّئ شيئًا هناك |
İçgüdülerim haklı olduğunu söylüyor. Bir şey saklıyor. | Open Subtitles | حدسي يدلي أنكَ على صواب، إنّها تُخفي شيئاً. |