Burada bunca yıl geçirdim. Diyecek başka şeyiniz yok mu? | Open Subtitles | بعد كل تلك السنوات لي هنا أليس لديك شئ آخر تقوله؟ |
Bir iki hafta evvel ona taşıması için yardım etmiştim inanamıyorum.Beni burada tutacak hiçbir şeyiniz yok... satıyorum... satıyorum... saaaaatttım. | Open Subtitles | لقد عاونتوه بتحريك بعضها من أسبوعان من الجراج لا أصدق هذا ليس لديك شئ لتبقينى هنا الذهاب مرة، مرتان |
Belli ki, size o soruları sormazlar çünkü sizin şeyiniz yok... | Open Subtitles | - Uh huh. - من الواضح انهم لن يسألوكم يا رفاق لأنك لَيْسَ لديك. |
Belli ki, size o soruları sormazlar çünkü sizin şeyiniz yok... | Open Subtitles | - Uh huh. - من الواضح انهم لن يسألوكم يا رفاق لأنك لَيْسَ لديك. |
Sizin hiçbir şeyiniz yok! | Open Subtitles | ليست هناك علة بكم يا أيها الناس |
Hanımlar, ben buradayken korkacak bir şeyiniz yok. | Open Subtitles | حسناً ، ليس لديكم شئ لتكونوا خائفين منه يا فتيات طالما أنا فى الجوار |
Yani ikinizin endişelenecek bir şeyiniz yok. | Open Subtitles | ممّا يعني أنّه ليس لديكما ما يدعوكما للقلق. |
Konuşacak başka bir şeyiniz yok mu çocuklar? | Open Subtitles | إذا ليس لديكما شيء آخر لتتحدثوا بشأنه ؟ |
Bu hatalı görünüyor. Bayan Galindo, yüzümü uzun gösterecek bir şeyiniz yok mu? | Open Subtitles | إنها ناقصة ,آنسة غاليندو أليس لديك شئ يطيل وجهي؟ |
Alkolsüz bira dışında bir şeyiniz yok mu? | Open Subtitles | هل لديك شئ آخر بخلاف هذا الشراب؟ |
Sizin hiçbir şeyiniz yok | Open Subtitles | ! ليست هناك علة بكم |
Sizin hiçbir şeyiniz yok! | Open Subtitles | ! ليست هناك علة بكم |
Ama saklayacak bir şeyiniz yok ki. | Open Subtitles | لكن ليس لديكم شئ لتخفوه |
- Sen bir pisliksin! Sizin hiçbir şeyiniz yok. - Tommy, hayır, hayır. | Open Subtitles | - أنت مخادع ليس لديكما ما تقدمانه يا رفاق |
Hiç ortak şeyiniz yok ki. | Open Subtitles | ليس لديكما شيء مشترك |
Beni suçlayacak bir şeyiniz yok. | Open Subtitles | ليس لديكما شيء ضدي |