- Çoğu yayıcılarını hallettik. - Evet, ama çoğu yetmez. | Open Subtitles | لقد قمنا بتلغيم معظم أبراج الدرع نعم ، معظمها لن يفى بالغرض |
- Çoğu insanın tanıdıklarından çok hayali arkadaşları olur, dostum. | Open Subtitles | معظم الناس يعرفون كثيرا عن الأصدقاء الوهميين من ذلك |
- Çoğu erkek bağlanmayacağı ilişki ister. | Open Subtitles | معظم الرجال يبحثون عن شئ يزيل تشابك الشعر |
Pardon. - Çoğu ufaklıktan hiç hoşlanmam. Ama, işe bakın? | Open Subtitles | انا لا أحب معظم الأشخاص الصغيرة أتعرف ماذا؟ |
- Çoğu vergi. - Frankie, dalga mı geçiyorsun? | Open Subtitles | حسنناً معظمهم ضرائب فرانكي هل انتي تمزحين |
- Çoğu o kadar güzel ya da ilginç değil. | Open Subtitles | أكثرهم غير جيدين. أغلبهم غير مثيرين للإهتمام. |
- Çoğu diye anlaşmadık John. Anlaşma yatar. | Open Subtitles | معظمه - لم نتفق على معظمه يا (جون) , الصفقة ملغية |
- Çoğu ülkede, en az 12 tane olması gerekir, değil mi? | Open Subtitles | في معظم البلدان أنت بحاجة إلى 12 نقطة كحد أدنى أليس هذا صحيح؟ |
- Çoğu nefsi müdafaa derdi. | Open Subtitles | إن معظم الناس سيعتبرون الأمر دفاعاً عن النفس |
- Çoğu adamın ezildiği altında ben ezilmem çünkü ben çoğu insan gibi değilim. | Open Subtitles | أنا لست مرهون بم ايثقل على معظم الرجال لأني لست مثل أي رجل. |
- Çoğu adamın ezildiği altında ben ezilmem çünkü ben çoğu insan gibi değilim. | Open Subtitles | أنا لست مرهون بم ايثقل على معظم الرجال لأني لست مثل أي رجل. |
- Çoğu falcının gerzek ya da tezgâh olduğunu biliyorum ama kuzenim Destiny ne yaptığını bilen biridir. | Open Subtitles | أجل اعلم معظم قراء البطاقات أغبياء او متخلفين لكن ابنة عمي, ديستني. انها تعلم ماذا تفعل بحق |
- Çoğu insanın dokuzdan sonra geleceğini umuyorum. | Open Subtitles | أتوقع، معظم الناس ستأتي بعد الساعة التاسعة. |
- Çoğu insanda iki parça olur. Bu adamda üç tane var. | Open Subtitles | معظم الناس لديهم إثنان ملتحمة معاً هذا الشخص لديه ثلاثة |
Çok insan kandırdı. - Çoğu artık hayatta değil. | Open Subtitles | إنّه مليء بالأكاذيب، معظم من خدعهم موتى الآن. |
- Çoğu anne-baba ne ister, biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلمين ماذا يريده معظم الآباء لأبنائهم؟ |
- Çoğu barajda sürekli insan bulunmaz özellikle de Noel arifesinde. | Open Subtitles | الانتظار، لماذا لا يوجد أحد هنا؟ معظم السدود لا المأهولة بدوام كامل، و وبالتأكيد لا عشية عيد الميلاد. |
- Çoğu insan henüz işe gitmemişti. | Open Subtitles | معظم الناس لم يكن قد وصلوا لعملهم بعد إذًا كنا محظوظين |
40 dakikalık öğle yemeği zamanına, - Çoğu okulunki 20 dakikalık - ve doğru saatte bir öğle yemeğine ihtiyacımız var. | TED | نحتاج الى أربعون دقيقة للغداء-- معظم المدارس لديها عشرون دقيقة للغداء وغداء في وقت مناسب |
Demek ki, okullarda çocukların beslenmesi için günde bir dolardan az harcıyoruz - Çoğu okul 80-90 sent arası. Los Angeles'ta bu 56 sent. | TED | هذا يعني أننا ننفق أقل من دولار يومياً على طعام الأبناء في المدارس معظم المدارس تنفق ثمانون الى تسعون سنتاً , في لوس أنجلوس ينفقون ستة وخمسون سنتا ً |
- Yardım etmek... - Çoğu Spectre'ı görmemişti. | Open Subtitles | ـ أحاول الإنقاذ ـ معظمهم لم ير سبكتر |
- Çoğu yasal olmayan yollarla işe alınıyor. - En büyük işveren kim? | Open Subtitles | أغلبهم تم توظيفهم بشكل غير قانوني - من هو أكبر موظف ؟ |
- Çoğu dış laboratuarlara gidiyor. - Harika. | Open Subtitles | معظمه يذهب إلى مخابر خارجية- عظيم- |