Ama ben yine de kendime ait komediyi nasıl ouşturduğumu açıklamak istiyorum çünkü onun çok farklı boyutlarından geçtim. | TED | ولكني أريد أن أشرح عن كيف صممت بصمتي في الكوميديا لأني جربت أشكال كثيرة من الكوميديا |
- Kasada. Izgarada değilim artık. - açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | مجرد شباك للحجز وليس شوّاية أريد أن أشرح ليس لديّ وقت |
Çocuklar, size bir şeyi açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | شباب أريد شرح شيء لكما |
Bu yüzden ona açıklamak istiyorum. Nasıl irtibat kurabilirim? | Open Subtitles | أريد أن أوضح له هذا هل هنالك أيّ طريقة للاتصال به ؟ |
Mutlu olduğumu anlatmak istiyorum. Mutluyum, millet. Neden mutlu olduğumu açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | اريد ان اتحدث عن كونى سعيد انا سعيد الان اريد ان اشرح لكم لماذا انا سعيد |
Şimdi, bunun ne anlama geldiğini açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | سينضمون في مغامرة جديدة و جريئة و الآن أود أن أشرح فقط ما يعني هذا |
Neler olduğunu açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أوضّح ما حدث |
Richard konusunda her şeyi sana açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | لقد أردت فقط أن أشرح لك أمر ريتشارد |
Ne demek olduğunu açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن اشرح لك مايعنيه هذا. |
Sana açıklamak istiyorum. Lütfen telefonunu aç! | Open Subtitles | أريد أن أشرح لك ، من فضلك قم بالرد على الهاتف |
Ben sadece bunu yüz yüze açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أريد أن أشرح الأمر لها وجهاً لوجه |
İlk olarak, crack kokainin şehir çeteleri üzerinde neden ve nasıl bu kadar derin etkisi olduğunu açıklamak istiyorum. | TED | أولاً، أريد أن أشرح لكم كيف ولماذا "الكراك" الكوكايين له تأثير كبير على العصابات داخل المدينة. |
Evet? - Olanları açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | نعم؟" - أريد شرح ما حصل - |
Ben de zevk aldığım tüm bu siyahi neşe anlarını öldürmek istemiyorum ama şunu açıklamak istiyorum, bu kazançlar, 400 yıldır burada olan insanlar için fazla seyrek. | TED | لذلك لا أريد أن أضع نهاية لهذه اللحظات من فرح السود التي أبتهج لها كذلك، لكنني أريد أن أوضح أن هذه الانتصارات قليلة ومتباعدة بالنسبة إلى الأشخاص ممن هم هنا منذ أكثر من 400 عام. |
Ama şunu belirtmek istiyorum-- şunu herkese açıklamak istiyorum, bir şeylerin 20. yüzyılda olduğundan daha eşit görünmesi, her şeyin adil olduğu anlamına gelmiyor. | TED | لكنني أريد أن أوضح... أريد فعلًا أو أوضح للجميع حيث تبدو الأمور أكثر مساواة مما كانت عليه في القرن العشرين. لا يعني ذلك أن الأمور متكافئة أبدًا. |
açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أوضح لكِ ما حدث |
Javi'nin üzgün olduğunu biliyorum, ona açıklamak istiyorum... | Open Subtitles | اعلم ان هافي مستاء وأنا فقط اريد ان اشرح |
- açıklamak istiyorum. - Neyi? | Open Subtitles | اريد ان اشرح ماذا؟ |
- Lütfen. Ben sadece açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | - ارجوك، فقط اريد ان اشرح لها. |
Dinle beni. açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | أسمعيني أود أن أشرح لكي. |
Nasıl hissettiğini bildiğimi açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أوضّح أنّي أعرف شعورك |
- Kitap olayını açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | أردت فقط أن أشرح لك مسألة الكتاب |
David, seni neden çağırdığımı açıklamak istiyorum. | Open Subtitles | ديفد) أريد أن اشرح) لك لماذا اتصلت بك |