Umarım bundan bizim için ağladığım izlenimine kapılmazsın Junuh, | Open Subtitles | آمل بأن لم أعطي إنطباع .بإنني أبكي على حالنا |
Kek dilimine ağladığım için delirdiğimi düşünüyorsundur herhâlde. | Open Subtitles | لا بد أنك تظن أنني مجنونة لأنني أبكي على قطعة كيك |
Yine komşu geldiyse, ağladığım için kusura bakmasın! | Open Subtitles | إنهمالجيرانمجدداً، قل لهم أنني آسفة وأنني أبكي |
Ben bir aptalım sevinçten ağladığım için. | Open Subtitles | أنا غبية كـــ ــريـــ ـــزي مـــ ــيـــ ــوزك أن أبكي لما يفرحني |
Ömrüm boyunca bana, hayatını mahvettiğimi söyledi ve ben şimdi korunmasız kaldığım ve kollarında ağladığım için fikrini değiştiriyor. | Open Subtitles | أمضت حياتها كلها بإخباري أنني خرّبتُ حياتها والآن تغيّر رأيها عندما كنتُ ضعيفة عندما بكيتُ بين ذراعيها |
Kek dilimine ağladığım için delirdiğimi düşünüyorsundur herhâlde. | Open Subtitles | لا بد أنك تظن أنني مجنونة لأنني أبكي على قطعة كيك |
Yok, şey, belki de ağladığım zaman kızarmıyorlardır. | Open Subtitles | ربما لا يتحولان للأحمر عندما أبكي |
"ağladığım anılar bile güldürüyor" | Open Subtitles | " الذكريات تجعلني أبتسم ، على الرغم من أنني أبكي " |
Gerçekten ağladığım belli olmasın diye. Ardından şöyle sesler çıkarırım. | Open Subtitles | لكي لا أُشعرهم أنني أبكي حقيقة |
ağladığım için birkaç kez durduk. | Open Subtitles | توقفنا مرات قليلة لأنني كنت أبكي |
Ah, Tanrım, ağladığım zaman çok çirkin görünüyorum. | Open Subtitles | يا الله، أنا أنظر minging ذلك عندما أبكي. |
Neden ağladığım konusunda hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | ولهذا لا أعرفر لماذا أبكي الآن |
ağladığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة أنا أبكي. |
Burada ağladığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفه لأني أبكي هنا. |
Bu kadar ağladığım için kusura bakma. | Open Subtitles | أنا آسف لأنى كنت أبكي كثيرا |
İnan bana, ağladığım zamanı bilirsin. | Open Subtitles | صدقني, ستعرف عندما أبكي. |
Ama kısa bir süre sonra beni güya zor bir çocuk olduğum ve sürekli ağladığım için Sonnenwiese'ye geri gönderdiler. | Open Subtitles | ولكنهم أرسلوني مرة أخرى إلى (زوننفيسه) بعد فترة قصيرة لأني كنت صعبة المراس وكنت أبكي طوال الوقت |
- Kapıda ağladığım sırada hani. | Open Subtitles | ـ عندما كنت أبكي عند الباب ؟ |
Beni nasıl üzdüğü konusunda omuzunda ağladığım onca aydan sonra? | Open Subtitles | )! بعدما كنتُ أبكي عندكِ وأشتكي عن مدى شدّة أذيتها لي؟ |