| Hastanın ağrısı var ama hiçbir ilaç tesir etmiyor. | Open Subtitles | المريضة تتألم ولا يجدي معها اي نوع من مسكنات الألم |
| Anna bebeğin ağrısı var, Anna bebeğin canı yanıyor... | Open Subtitles | الطفلة (آنا) تتألم! الطفلة (آنا) تتألم! |
| Şu anda çok fazla ağrısı var. Birkaç saat daha onu burada tutmak zorundayız. | Open Subtitles | إنه يتألم لذلك لن نستطيع إخراجه قبل عدة ساعات |
| Bu bekleyemez. Babanın ağrısı var. | Open Subtitles | لايمكنني الأنتظار، والدك يتألم |
| Çocuğun karın ağrısı var. Annesini soruyor. | Open Subtitles | الطفل لديه آلام في المعدة ويسأل عن والدته |
| EKO negatifti ama çocuğun şiddetli karın ağrısı var. | Open Subtitles | فحص الصدى كان سلبيا لكن لديه ألم بطني شديد |
| Doktorlar, görünen o ki bayan Flaherty nin... eski moda bir karın ağrısı var | Open Subtitles | أيها الأطباء يبدو بأن السيد فلانسي لديها ألم معدة قديم |
| Yok ya o gülümseme değil, irkilme. - Kronik bel ağrısı var. | Open Subtitles | هذه ليست ابتسامة ، إنما ملامح التألم إذ تعاني من ألم ظهر مزمن |
| ağrısı var. | Open Subtitles | إنه يعاني من الألم في الآونة الأخيرة. |
| Çok ağrısı var, kramp giriyor. | Open Subtitles | إنها تتألم كثيراً وتعاني من تشنّج ! |
| Anna bebeğin ağrısı var. | Open Subtitles | الطفلة (آنا) كانت تتألم. |
| Anna bebeğin ağrısı var. | Open Subtitles | الطفلة (آنا) تتألم. |
| - Anna bebeğin ağrısı var. | Open Subtitles | -الطفلة (آنا)، تتألم! |
| - Hayır, hayır. Anna bebeğin ağrısı var. | Open Subtitles | -لا، لا، الطفلة (آنا) تتألم. |
| Son zamanlarda çok uykusuzum. Babamın çok ağrısı var. | Open Subtitles | لإن ابي كان يتألم بشدة. |
| Çok fazla ağrısı var. Oturup düşündüm. | Open Subtitles | أنه يتألم كثيرا |
| Çok fazla ağrısı var. | Open Subtitles | أنه يتألم كثيرا |
| Çocuğun karın ağrısı var. Annesini soruyor. | Open Subtitles | الطفل لديه آلام في المعدة ويسأل عن والدته |
| Çocuğun karın ağrısı var. Annesini soruyor. | Open Subtitles | الطفل لديه آلام في المعدة و يسأل عن والدته |
| Muayene odası 4'te göğüs ağrısı var. | Open Subtitles | مريض لديه ألم في الصدرِ في غرفة الفحص 4 |
| - Tamam, biraz ateşi ve ağrısı var, büyük ihtimalle şekerden değil | Open Subtitles | حسنا، لديها ألم وحمى، لذا على الأرجح السبب ليس الحلوى. |
| - Çocukta mide ağrısı var. | Open Subtitles | الطفلة تعاني من ألم في البطن |
| Herkesin hastasının ağrısı var. | Open Subtitles | جميع المرضى يعانون الكثير من الألم. |
| Yani, sende karın ağrısı var. | Open Subtitles | إذا لديك ألم في المعدة. |
| 49 yaşında, kadın. Akut mide ağrısı var. | Open Subtitles | امرأة تبلغ من العمر 49 عاما مع آلام في المعدة الحاد. |