Sırf sıkıcı bir adamla bir hafta sonu geçirmemek için böyle yaptığına inanamıyorum! | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أنك فعلت كل هذا فقط لتجنب قضاء عطلة نهاية الأسبوع واحدة مع الرجل مملة. |
Çarpan adamla bir takımsınız, değil mi? | Open Subtitles | أنت تشتركين مع الرجل الذي نزل ، أليس كذلك؟ |
Bunlar gerçekse... kunduz adamla bir fotoğraf çektirmeliyim. Şunu izle. | Open Subtitles | لا بد من أن ألتقط صورة مع الرجل القندس، أنظري إلى هذا |
Ve şu anda nefret ettiği adamla bir trende, balayında. | Open Subtitles | و الان هى فى شهر العسل فى قطار مع رجل تكرهه |
Sevdiğimi sandığım bir adamla bir ilişkiye girdim, ama ortak hiçbir şeyimiz olmadığını fark ettim. | Open Subtitles | أنا تورطت في علاقة مع رجل لم أحبه لم يكن بيننا شىء مشترك |
Hayır, yanında bir adamla bir kadın vardı. | Open Subtitles | لا, مع رجل و أمرأة |
Bir adamla bir kadın birbirlerini görüp beğenince birbirlerine koşmalıdırlar, bam! | Open Subtitles | عندما يتقابل رجل وإمرأة ويحبوا بعضهم البعض يجب أن يعيشوا سوياً , هكذا |
Fars topluluğu küçüktür, ama adamla bir ilişkim yoktu. | Open Subtitles | الجالية الفارسية صغيرة جدا لكنّ لم تكن لدي علاقة مع الرجل |
Çünkü çok ufak görünüyordun ve o adamla bir şey yapmak istemediğin belli oluyordu. | Open Subtitles | لأنك كما ترين, كنتِ صغيرة للغاية و كان بإماكني رؤية أنكِ لا تريدين أي صلة مع الرجل |
Bunun benim yaşadığım adamla bir ilgisi yok. | Open Subtitles | هذا لا علاقة له مع الرجل أعيش مع. |
Aptalca gelebilir ama amacım kendime sevdiğim adamla bir gelecek sağlamak. | Open Subtitles | ربما يبدوا حماقه ...ولكنى أحاول أن شراء مستقبل مع الرجل الذى أحب |
Karımın kör adamla bir ilişkisi var mı? | Open Subtitles | هل زوجتي بعلاقة مع الرجل الأعمى؟ |
Yaşadığın bölümü yöneten adamla... bir konuşma yaptık. | Open Subtitles | لقد تحدثت... مع الرجل الذي يُدير... -المكان الذي تعيش فيه |
Çünkü hiç görmediğin bir adamla... bir ilişki kuramazsın. | Open Subtitles | نعم، أنه لا يمكن إقامة علاقة مع رجل لم تريه من قبل |
Çünkü karşı komşunuzun oğlu Lewis Garrles... onun Hintli bir adamla bir Lincoln' bindiğini söyledi. | Open Subtitles | لان لويس جارليس من الشارع المقابل قال انها دخلت المدرسة مع رجل هندي |
Babası olduğunu söyleyen bir adamla bir arabaya bindi ama ters bir şeyler vardı. | Open Subtitles | ركب سيارة مع رجل الذي قال بأنّه والده، لكن لم يَبدو الأمر صحيحًا. |
Tek yaptığın beni eşcinsel olmanın günah olduğunu söyleyen bir adamla bir odaya kilitlemekti. | Open Subtitles | كل مافعلته هو حبسي في غرفة مع رجل والذي واصل في قوله أنه كوني مثلية هو خطيئة |
Beni bana eşcinsel olmanın günah olduğunu söyleyen bir adamla bir odaya kapamıştın. | Open Subtitles | لقد حبستني في غرفة ما مع رجل ما استمر بإخباري أن كوني شاذة يعتبر خطيئة. |
Bu bir masal... bir adamla bir canavarın masalı. | Open Subtitles | ...انها قصة قصة رجل و وحش |
Bu bir masal... bir adamla bir canavarın masalı. | Open Subtitles | ...انها قصة قصة رجل و وحش |
Bir adamla bir kadın birbirlerini görüp beğenince birbirlerine koşmalıdırlar, bam! | Open Subtitles | عندما يتقابل رجل وإمرأة ويحبوا بعضهم البعض يجب أن يعيشوا سوياً , هكذا |