Bir kez güvenlik sahtekarligi suçu islemek üzere anlasma yapmak iki kez güvenlik sahtekarligi yapmak bir kez para aklama suçu islemek üzere anlasma yapmak yirmi bir kez para aklamak bir kez mahkemeyi engellemeden ötürü kefalet 10 milyon dolar olarak belirlenmistir. | Open Subtitles | تهمتين للاحتيال بأسهم البورصة تهمة بالاشتراك في التآمر للقيام بغسيل أموال 21تهمة في غسيل الأموال |
Bu ajanslar, para aklamak için kullanılıyor genelde. | Open Subtitles | تلك الوكالات عادة ما تكون واجهات لعمليات غسيل أموال |
İnsan ticareti yapanlar, paralarını aklamak için yarı meşru işletmeleri kullanıyorlar. | Open Subtitles | يستخدم تجّار البشر الشركات الشبه شرعية لغسيل أموالهم بجميع أرجاء العالم |
Kulübü parayı aklamak için kullanıyorlarsa bir açılış olmaz zaten. | Open Subtitles | ان كانو يتسعملون النادي لغسيل الاموال لن يكون هناك افتتاح |
Adamın elinde Bölüm'ü bitirecek deliller varmış, neden adını aklamak için kullanmadı? | Open Subtitles | الرجل لديه أدلة على مهمة داخلية لمَ لمْ يستخدمها لتبرئة اسمه؟ |
Ne bileyim mesela Nazi Almanyası için para aklamak nasıl? | Open Subtitles | أنا لا أعرف، ماذا عن غسل أموال المُخدرات للرايخ الثالث؟ |
Sağ taraftaki de Khasinau'nun para aklamak için kullandığı bir holding. | Open Subtitles | وعلى اليمين,الشركه الذى يستعملها كازانو لغسل الموال |
Bu yüzden mi şüpheliyi aklamak için bu kadar kararlısın? | Open Subtitles | ألهذا السبب أنتِ مُصرّة بعناد على محاولة تبرئة اسم المشتبه بها؟ |
Parasını alıyor, aklamak için onca zahmete katlanıyor sonra da neredeyse hepsini hibe ediyor yani. | Open Subtitles | مستلماً أجرته، ماراً بكل مايسببه غسيلها من تعب ومن ثم يتنازل عن اغلبها؟ |
Bir kez guvenlik sahtekarligi sucu islemek uzere anlasma yapmak iki kez guvenlik sahtekarligi yapmak bir kez para aklama sucu islemek uzere anlasma yapmak yirmi bir kez para aklamak bir kez mahkemeyi engellemeden oturu kefalet 10 milyon dolar olarak belirlenmistir. | Open Subtitles | تهمتين للاحتيال بأسهم البورصة تهمة بالاشتراك في التآمر للقيام بغسيل أموال 21تهمة في غسيل الأموال |
Eğer kara para aklamak istiyorsanız sadece kapınızın dışına koyun. | Open Subtitles | إن أردتم غسيل أموالكم فلتضعوها خارج أبوابكم |
İnan bana, para aklamak artık eskisi gibi değil. | Open Subtitles | صدّقني، غسيل الأموال لم يعد مثلما كان في السابق |
Birisinin Donanma Maaş Bürosu'nu para aklamak için kullandığını söyleyen bir ihbar aldık. | Open Subtitles | تلقيت معلومة أن شخص ما يستغل مكتب رواتب البحرية في غسيل الاموال. |
Kardeşinse uyuşturucu paralarını aklamak için onlarla anlaşma yapıyor. | Open Subtitles | و أخيّك أبرم معه صفقة لغسيل أموال التي جناها من المخدّرات |
Yan işlerinde para aklamak için kullandığın bir mekana daha yeni baskın yaptılar. | Open Subtitles | لقد داهموا لتوهم مكان كنتَ تستخدمه لغسيل أموال المهمات الجانبية |
Bir kez güvenlik sahtekarlığı suçu işlemek üzere anlaşma yapmak iki kez güvenlik sahtekarlığı yapmak bir kez para aklama suçu işlemek üzere anlaşma yapmak yirmi bir kez para aklamak bir kez mahkemeyi engellemeden ötürü kefalet 10 milyon dolar olarak belirlenmiştir. | Open Subtitles | تهمة تتضمن التآمر لارتكاب مخالفات أوراق مالية تهمتين بتزوير أوراق مالية تهمة تشمل التورط في تآمرٍ لغسيل أموال |
Anladığıma göre Daniel'in ismini aklamak için Emily'ye güttüğün kan davasını bırakmışsın. | Open Subtitles | ومن الذي إستنتجته بأنكِ قد أسقطتِ ثأركِ من إيميلي في السعي لتبرئة إسم دانييل |
Geçmişin günahlarını aklamak için liderlik tavsiyeleri mi veriyorsun? | Open Subtitles | لتبرئة خطايا الماضي تعطيني النصائح حول كيفية قيادة |
Karının ailesini aklamak için DNA testiyle mi oynadın? | Open Subtitles | هل قُمت بإختبَار حمض نووي وهمي لتبرئة عائلة زوجتُك؟ |
Aynı zamanda hamiline tahvillerin para aklamak, vergi kaçırmak ve yasa dışı ticari işlemler için kullanıldığının da farkındayım. | Open Subtitles | وأنا أعلم أيضًا بأن السندات تُستخدم من أجل غسل الأموال و التهرب الضريبي، وغيرها من المفعاملات التجاريّة الغير مشروعة. |
Korsika'nın güvenliğinin başı ve pozisyonunu kumarhane üzerinden... büyük miktarda parayı aklamak için kullanıyor. | Open Subtitles | انه رئيس الأمن في كورسيكا و هو يستخدم مركزه للقيام بعملية غسل أموال واسعة النطاق |
Ama eğer parayı ikiye katlayacaksak belki de paraları aklamak için ikinci kulübü açsak iyi olacak. | Open Subtitles | لكن إذا تمكنا من مضاعفة الأرباح ربما أفتتح ملهى ليلي آخر لغسل تلك الأموال |
Para aklamak için kurulmuş elli naylon şirket. | Open Subtitles | خمسون واجهة عمل وهمية لغسل الأموال |
Adalet Bakanlığı bunu biliyor. Ama bir kaçağı aklamak? | Open Subtitles | وزارة العدل تعلم هذا لكن تبرئة هارب لا يزال فارًّا؟ |
Yani bu herif hayatı pahasına dünyanın en korkunç insanları için adli muhasebecilik yapıyor parasını alıyor, aklamak için onca zahmete katlanıyor sonra da neredeyse hepsini hibe mi ediyor yani? | Open Subtitles | ما تدعيه هو ان هذا الرجل يخاطر بحياته بمحاسبة عدلية لصالح الاشحاص الاكثر ارعاباً على الكوكب مستلماً أجرته، ماراً بكل مايسببه غسيلها من تعب |