| "Onu şuraya götürürsem, bana verir. Ona bunu alırsam, bana verir." | Open Subtitles | مثلاً لو أخذتها إلى هنا ستعطني شيئاً لو اشتريت هذا ستعطيني |
| Ama burada bir tane alırsam diğeri bedavaya gelir yazıyor. | Open Subtitles | لكن هذا يقول لو اشتريت واحدة احصل على الثانية مجاناً |
| Eğer kontrolü adam akıllı ele alırsam, onun için endişelenmene gerek kalmaz. | Open Subtitles | , إذا أخذت السيطرة ، بصورة سليمة . أنت لن تقلق عليه |
| Eğer 50 kasa domates alırsam tanesi 2.50 mark eğer 50 kasadan az alırsam tanesi 3.50 mark ediyor.Ne dersin? | Open Subtitles | ان أخذت خمسين صندوقا فسأحصل عليه بـ 2.50 للواحد أو سيكون السعر 3.50 لو أخذت أقل ما رأيكم ؟ |
| Yani evet ama belki bir teşvik alırsam bu hafta... | Open Subtitles | نعم ، حسناً ربما لو حصلت على حافز هذا الأسبوع |
| Eğer kemanını alırsam yetenek finallerinde onu geçebileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | فكّرت أنّه لو أخذتُ كمانها، فسوف يشتتها في دور المواهب حتّى أتمكّن من هزيمتها |
| Ot ya da alkol alırsam dayanılmaz biri olurum. | Open Subtitles | إذا تناولتها أو الشراب أو أي شيء أصبح رائعا |
| alırsam buraya geldiğimi anlar. | Open Subtitles | "إن أخذتُه فسيعلم بأنّي كنتُ هنا" |
| Bir sinyal alırsam aniden ayrılmam gerekebilir. | Open Subtitles | اذا أستلمت أشاره فربما أضطر للمغادره بشكل فجائى |
| Başkasının yaptığı işin itibarını ben alırsam gece uyuyamam. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع أن أَنام في الليل إذا أخذتُ عمل شخص آخر |
| Kendime daha büyük bir nişan yüzüğü alırsam alınır mısın? | Open Subtitles | هل ستشعر بالإهانة لو اشتريت لنفسي خاتم خطوبة أكبر ؟ |
| Eğer kirazlarından alırsam Hurşid'i otobüs durağına bırakır mısın? | Open Subtitles | إذا اشتريت الكرز هل سوف تأخذين خورشيد إلى محطة الأتوبيس؟ |
| Filtre şeylerini alırsam vergi ödemem gerekmeyecekmiş. | Open Subtitles | وانه اذا اشتريت احد مصافيهم ليس علي أن ادفع الضريبة |
| Eğer ben alırsam, sen uçarsın. İn kamyonetten. | Open Subtitles | إذا أنا اشتريت ، أنت ستطير اخرج من الشاجتة |
| Bak şöyle yapalım. İkisini de alırsam, her birini 90 dolardan ver bana. | Open Subtitles | لنقل أنني إذا اشتريت اثنين فستعطيني اثنين آخرين بتسعين دولاراً |
| Bir seyir defterini alırsam, onun sadece bir seyir defteri değil Venedikli bir kaptanın ayrıntılı ve özel bir yolculuğuna dair olduğunu düşünebilirim. | TED | إذا أخذت سجل دفتري، يمكني اعتباره ليس مجرد سجل لكابتن من البندقية ذاهب لرحلة معينة. |
| Onun yerini alırsam, belki ağabeyini yine görebilirim. | Open Subtitles | إذا أخذت مكانه، قد أرى أخيه الكبير مرة أخرى. |
| Örneğin bir futbol ve rugby topunu ele alırsam topolojik olarak ikiside aynıdır çünkü birini diğerine dönüştürebilirim. | Open Subtitles | فعلى سبيل المثال، لو أخذت كرة قدم أو رجبي، فمن ناحية طوبولوجية إنهما متماثلان لأنه بالإمكان تشكيل إحداهما إلى الأخرى. |
| Eğer o parayı alırsam kimsenin beni bulamayacağı bir yere gideceğim. | Open Subtitles | لو حصلت على نصف المال فسأرحل بعيدا إلى مكان لا يمكن لأحد أن يعثر عليّ |
| Olmaz, eğer paranı alırsam aramızdaki ilişkinin dinamikleri değişir ve bunu istemiyorum. | Open Subtitles | لا، لا. لو أخذتُ مالك فهذا سيُغيّر علاقتنا. ولا أريدُ ذلك. |
| Ya onu ben alırsam? | Open Subtitles | ماذا لو أخذتُه أنا؟ |
| Bir sinyal alırsam aniden ayrılmam gerekebilir. | Open Subtitles | اذا أستلمت أشاره فربما أضطر للمغادره بشكل فجائى |
| Bir şey alırsam, polis hayatta olabileceğimden şüphelenebilirdi. | Open Subtitles | إذا أخذتُ شيئا فإن الشرطة سوف تعرف أني لا زلت على قيد الحياة |
| Bu hikâyeyi alırsam, her şeyi benim olur. | Open Subtitles | إذا أشتريت هذه القصة، فأنا أمتلكها |
| Eğer alırsam, beni kulübe götürüp, iyi vakit geçirtecek misin? | Open Subtitles | اذا حصلت على واحده، هل ستأخذني الى الملهى وتريني اوقاتا جيده؟ |