| Evet Haber iyi, yırtılma yok. Sadece kopma var, ameliyata gerek yok. | Open Subtitles | الخبر السار أنه مجرد التواء في الرباط لا تمزق، لن يحتاج الجراحة |
| Bence, eslerinin paniklemedigini bildigi zaman ameliyata daha rahat giriyorlar. | Open Subtitles | ينجون من الجراحة لو أنهم يعرفون أن زوجاتهم ليسوا هالعات |
| Onu ölmeden betondan kurtarıp ameliyata almamız için 4 ilâ 6 saatimiz var. | Open Subtitles | هذا يعطينا أقل من 4 ساعات لنخرجه من الأسمنت و ندخله غرفة العمليات |
| Ama şu an işim başımdan aşkın ve bir ameliyata ayıracak vaktim yok. | Open Subtitles | لكني غارق في العمل حاليا و لا أستطيع أخذ اجازة من أجل جراحة |
| Ama organlar beklemez. Onlarla vedalaşamadan ameliyata girdim. | TED | لكن الاعضاء لا تنتظر أحداً فدخلت الى العملية الجراحية قبل ان أتمكن من توديع عائلتي |
| Eğer ameliyata şimdi girerse onu kurtaracağınıza söz veriyor musunuz? | Open Subtitles | لكنها إذا خضعت للعملية الآن، هل تقسم أن بإمكانك إنقاذها؟ |
| Bir modelin çekim öncesi hazırlığı ameliyata hazırlanan bir hastaya benzer. | Open Subtitles | قواعد عارضة الأزياء يوم التصوير كقواعد المرضى قبل يوم إجراء الجراحة |
| Ben ameliyata giderken o burada olmazsa o masanın üzerinde ölürüm. | Open Subtitles | اذا لم يكن هناك عندما اذهب الى الجراحة ساموت على الطاولة |
| - Onu hemen ameliyata alıyoruz. Akciğeri delinmiş, iç kanaması var. | Open Subtitles | سنأخذه إلى الجراحة الآن، لقد عانى من رئة مثقوبة ونزيف داخليّ |
| Bonica, yaralı bir gözle iki kere ameliyata girdi, fakat göremiyordu. | TED | دخل بونيكا مرتين إلى غرفة الجراحة بعين مكدومة ولم يتمكن من الرؤية خلالها |
| - Kan testi yapın ve ameliyata girer girmez karşılaştırın. | Open Subtitles | لنقم بفحص صنف الدم بمجرد أن نصل إلى غرفة العمليات |
| Tekrardan ameliyata aldılar ve kalın bağırsağında bir yırtık buldular. | Open Subtitles | لقد اعادوهُ إلى غرفة العمليات و وجدوا ثقباً في القولون |
| Robotik bir ameliyata başlamak üzereydim, ama asansörden dışarı, ameliyathanenin parlak ve göz kamaştırıcı ışıklarına adım atarken, farkettim ki, sol görme alanım hızla karanlığa gömülüyordu. | TED | كنت سأبدأ عملية روبوتية ، و لكن عندما صعدت خارج المصعد إلى اضواء غرفة العمليات الساطعة ، أدركت أن مجال بصري الأيسر كان ينهار نحو الإظلام. |
| ameliyata girecek ve korkuyor. Ayrıca yalnız ve seni özlüyor. | Open Subtitles | سوف تجرى لها جراحة, وهي خائفة, وتشعر بالوحدة ومشتاقة لك. |
| Bense yedi saatlik bir ameliyata girmiştim; öldüğünden haberim yoktu. | Open Subtitles | أنا كنت في جراحة ل7 ساعات ولم أعلم أنه مات. |
| İlk ameliyattan yedi yıl sonra kaç hastanın yeni bir ameliyata ihtiyacı olduğuna baktılar. | TED | لقد نظروا إلى عدد المرضى الذين كانوا بحاجة إلى إعادة العملية بعد سبع سنوات بعد العملية الأولى. |
| Farz et ki doktor beni ameliyata aldı. | Open Subtitles | افرض أن الطبيب يجري العملية افرض أنه يفشل |
| Siz çıldırmış olmalısınız. Adam biraz sonra ameliyata girecek! | Open Subtitles | لابد انك مجنون كى تعطيه شراب ونحن ذاهبون للعملية |
| Sıvının birazını dışarı akıtabiliriz, ama derhal ameliyata almamız gerekiyor. | Open Subtitles | لنخفف بعضاً من السوائل، ولكن لابد أن نعود به للجراحة الان. |
| ameliyata girmeyi seçmezseniz sizi rahat ettirmek için elimizden geleni yapacağız. | Open Subtitles | إذا أخترت أن لا تجري الجراحه يمكننا ان نجعلك مرتاح أكثر |
| Şimdi bana, eğer benim ameliyata girmememi isteseniz bile, doğru şey olup olmadığını sorun. | Open Subtitles | اسألني ما إن كان هذا هو التصرف السليم حتى إن طالبت بألا أساعد أنا بالجراحة |
| Biliyorsun, kalp cerrahı hazırda bekliyor stent gelir gelmez seni ameliyata alacağız. | Open Subtitles | نحن علي أهبة الاستعداد لجراحة القلب، وسنقوم بها، بمجرد وصول الدعامة القلبية، |
| Bu bayıltıcı, kanı yoğunlaştırarak hassas bir ameliyata hazır hâle getiriyor. | Open Subtitles | هذا المستحضر يعين لتثخين الدم مما يجعلها مثالية لعملية جراحية دقيقة |
| Kramer bana senin ameliyata alternatif olabilecek bir şeyle ilgilendiğini söyledi. | Open Subtitles | كريمر اخبرني انه نصحك للقدوم بدلاً للجراحه |
| Bu dönemdeki bebekler çabuk iyileşir bu yüzden hemen ameliyata alıyoruz seni. | Open Subtitles | حسنٌ، الرُضع في هذه المرحلة مرنون جدا ولهذا سنأخذك لغرفة العمليات الآن |
| ameliyata almamız gerekiyor. | Open Subtitles | واستدعاء للجراحة علينا أن نُدخلها إلى غرفة العمليّات |
| Kıç yalayan, ameliyata aç, rekabetçi yalakalarım. | Open Subtitles | متملقونني, جوعى الجراحات , المتملقون المتنافسون |
| Efendim, acilde ameliyata alınan kadının sevgilisinin durumu şu an için iyi. | Open Subtitles | ياسيدي بشأن الزوجه وعشيقها انه في حالة مستقرة بعد العمليه الجراحية الطارئة |