anlaşmamızı unutmayın. Soru sormak ve ısrar etmek yok. | Open Subtitles | فقط تذكر اتفاقنا, لا اسئلة ,ولا محاولة لتغيير افكارى |
Yazılı anlaşmamızı en ince detayına kadar sundum. | Open Subtitles | و لقد صغنا اتفاقنا المكتوب مدون فيه كل التفاصيل |
Onun kum torbası olmamı bekliyorsan, anlaşmamızı unut gitsin. | Open Subtitles | إن كنت تتوقع أن أكون أداة لتدريبه فانسَ اتفاقنا |
Dinle, anlaşmamızı eski hâline getirme şansım var. | Open Subtitles | إسمع هناك فرصة بأن أستطيع تجديد صفقتنا ثانيةً |
anlaşmamızı unutma Lois. Burada oturacağım akşam anala izin vereceksin. | Open Subtitles | لا تنسي إتفاقنا يا لويس أنا أجلس هنا ولاحقاً الليلة أضاجعك في دبرك |
Sana göre. anlaşmamızı hatırlatmak istiyorum. | Open Subtitles | عليكِ، أُريدكِ أن تحترمي أتفاقنا أساعدكِ بجلب الصندوق الأسود |
anlaşmamızı unutma. kazanırsa, benimsin. | Open Subtitles | لا تنسى اتفاقنا إذا أصبحت ملكة الحفل فأنت لى |
anlaşmamızı unutma Nora. | Open Subtitles | تذكري اتفاقنا , اذا لم تحصلي علي وظيفه من العرض |
Senin çalışmalarını eleştirmeme anlaşmamızı ihlal etmeden yorum yapamam. | Open Subtitles | ليس باستطاعتي التعليق دون أن أنتهك اتفاقنا على عدم انتقاد عملك |
Tamam, anlaşmamızı unutmayın herkes Noel hediyelerinden birisini alana, duygularını incitmeden geri versin. | Open Subtitles | حسناً تذكروا اتفاقنا كل واحد يهدي الاخر هدية العيد وبدون ضغائن |
Senin çalışmalarını eleştirmeme anlaşmamızı ihlal etmeden yorum yapamam. | Open Subtitles | ليس باستطاعتي التعليق دون أن أنتهك اتفاقنا على عدم انتقاد عملك |
Benim 11:30 vardiyasını almamla ilgili anlaşmamızı unuttunuz mu? | Open Subtitles | هل نسيت اتفاقنا أن أتولى المناوبة الليلية؟ |
anlaşmamızı geri almak istiyorsan sorun değil. | Open Subtitles | ،إن كنتِ تريدين التراجع عن صفقتنا فلا بأس بهذا معي |
anlaşmamızı bozan onun bu küçük, sapıkça oyunuydu. | Open Subtitles | كانت لعبته الصغيرة المُنحرفة التي جعلت صفقتنا تنهار. |
Elbet onu da eskiden olduğu gibi aramıza katılması ve küçük anlaşmamızı onurlandırması için razı edebiliriz. | Open Subtitles | بالتأكيد يمكننا إقناعة ليأتي إلينا هنا ويبارك لنا صفقتنا تلك بحضوره |
Dün gece düşündüm de, on dördüncü yaşımızın Kasım ayında şu büyük anlaşmamızı yapmıştık. | Open Subtitles | ـ أتعرف ؟ كنت أفكر ليلة البارحة ـ عندما كنا في الرابعة عشر و أنجزنا إتفاقنا الكبير ؟ |
Vicdanın sızlamıyorsa eğer, anlaşmamızı bir daha gözden geçirmeliyim sanırım. | Open Subtitles | لو أن هذا يناسبك حقاً، فربما يجب أن نعيد التفكير في إتفاقنا |
Ona anlaşmamızı bozarsa kafasını uçuracağımı söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرتها, لو خالفت أتفاقنا سأضع رصاصة في رأسك |
Yeni anlaşmamızı çikolatalı sütle kutlayalım. | Open Subtitles | لنحتفل بهذا الإتفاق بإضافة الشوكولاة للحليب |
Karşılığında, önceki anlaşmamızı yenileyeceğine söz verdin. | Open Subtitles | لقد وعدتني بانك سوف تسترجع عهدنا القديم |
Ne yazık ki bu bizim anlaşmamızı geçersiz kılıyor. | Open Subtitles | و بحسب فهمي، هذا يجعل اتّفاقنا باطلاً و ملغيّاً. |
Bir mevsim daha kalmak üzere anlaşmamızı da düşünüyordum. | Open Subtitles | أنا أيضا كنت أفكر بشأن إتفاقيتنا حول البقاء فصل آخرِ |
anlaşmamızı çıkmaza sokan sensin. | Open Subtitles | انت حولت ترتيباتنا الى طريق من اتجاه واحد |
Dönüştürme anlaşmamızı açık bir şekilde ihlal ettiler. | Open Subtitles | لقد تحولوا لانتهاك وقح لاتفاقنا. |
Tabii ki ben ödüyorum hem anlaşmamızı da kutlarız. | Open Subtitles | طبقاً لمقدار نفقاتي ، بالطبع و لنحتفل بصفقتنا |
Ama sen anlaşmamızı bozdun. | Open Subtitles | ولكنّك خلفت باتّفاقنا |
anlaşmamızı tekrar gözden geçirsek nasıl olur? | Open Subtitles | لعلّنا نُريد أن نُعيد مفاوضاتنا بشأن الاتفاق. |
anlaşmamızı bozup gazete okumaya mı başladın? | Open Subtitles | هل نقضت معاهدتنا وعدت لقراءة الصحف؟ |
anlaşmamızı beraber bitirmedik mi? Naomi'yi kovmadım mı? | Open Subtitles | ألم نتفق بأن إتفاقُنا إنتهى؟ |