| Size az önce birinin, bana bende iz bırakan sözler söylediğini söylemiştim çünkü aynı şeyleri Senegal'daki çalışanlarıma da anlatmıştım. | TED | قلت لكم اليوم أن شخص ما قال لي كلمات اثّرت فيني، لأنني شرحت الشيء نفسه لموظّفي في السنغال. |
| - Çünkü hareket edemiyor, sana bunu anlatmıştım. | Open Subtitles | - لأنه لا يستطيع الحركة، لقد شرحت لك ذلك من قبل |
| Ben gidince ağlaman gerekiyordu. Bunu anlatmıştım. | Open Subtitles | عليك أن تبكي حين أُغادر لقد شرحت لك |
| O hikâyeyi güvendiğim için anlatmıştım, maksadım asla kitaba dökülmesi değildi. | Open Subtitles | أخبرتُ بأنّ القصّةِ بسرية. lt ما كَانَ أبداً عَنى لِكي يَكُونَ في الطبعةِ. |
| Kızıma benim suç işlemiş olabileceğim bir şeyi anlatmıştım. | Open Subtitles | أخبرتُ ابنتي بشيء قمتُ به... وربما أنه... |
| Tamam, ilk olarak boşanmadık çünkü henüz belgeleri imzalamadı ve sana köpeğimi anlatmıştım. | Open Subtitles | حسنا.فى البداية سبب عدم طلاقنا بسبب عدم تواجدها لتوقيع الأوراق وأخبرتك بشأن كلبى |
| Hey, o espriyi ben uydurup sana anlatmıştım. | Open Subtitles | أنا اختلقت تلك النكتة وأخبرتك إيّاها. |
| - Sana anlatmıştım. | Open Subtitles | -لقد حدثتك عنه |
| Bunu sana zaten anlatmıştım, Hannah. | Open Subtitles | لقد شرحت هذا لكِ، هانا |
| Hileyi sana anlatmıştım d'Artagnan. | Open Subtitles | لقد شرحت الخطة لك( دارتانيان) |
| Diğer polise de aynılarını anlatmıştım. | Open Subtitles | -أجل، لأنني أخبرتُ بالفعل الشرطي الآخر . |
| Aileme anlatmıştım. | Open Subtitles | أخبرتُ والداي.. |
| Bowman'ın iyi tarafı vardı yani. Kötü tarafını anlatmıştım zaten. | Open Subtitles | إذاَ كان هنالك جانب مشرق في " بومان " وأخبرتك عن الجانب المظلم |
| Çünkü daha önce anlatmıştım. | Open Subtitles | لأنني سبق وأخبرتك بالأمس. |