Sharon Solarz'ın masumiyet savunması yaptığı Ann Arbor Adliye Binası'nın önündeyim. | Open Subtitles | انا اقف خارج محكمة آن آربور حيث شارون سولارز حاولت اثبات براءتها |
Ann Arbor şubemizde çalışmak istiyordun. | Open Subtitles | أعني، لقد أردتِ العمل في مكتبنا في آن آربور |
10 saat önce Ann Arbor'da olduğumuza inanabiliyor musun? | Open Subtitles | هل تصدق هذا , أننا قبل 10 ساعات كنا في " آن آربور " ؟ أجل |
Ann Arbor'da bekârlığa veda partimiz var. | Open Subtitles | حصلنا على هذه الليلة الطرف بكالوريوس في آن أربور. |
Ann Arbor'daki salgın Brain'den sonra başladı. | Open Subtitles | بدأ انتشار المرض في آن أربور بعد أن ترك برايان. |
Psikologlar, Timothy Wilson ve Richard Nisbett, Ann Arbor, Michigan'da, semtteki ikinci el mağazasının önüne bir masa koyar | TED | قام الأخصائيّان النفسيّان تيموثي ويلسن وريتشارد نيزبت بوضع طاولة للعب الورق خارج فرع متجر ماير الاقتصادي الخاص بهم في آن آربر في ولاية ميشغان. |
Horace onun da adadan ayrılmasını istiyor. Onlarla Ann Arbor ilgilensin. | Open Subtitles | يريدها (هوريس) أن تغادر الجزيرة أيضاً، سندع (آن آربر) تهتمّ بأمرهم |
Ann Arbor'u biliyor mu? | Open Subtitles | -هل يعرف بشأن " آن آربور " ؟ -ابتعد , ابتعد |
Daha 10 saat önce Ann Arbor'da olduğumuza inanabiliyor musun? | Open Subtitles | هل تصدق هذا، أننا قبل 10 ساعات كنا في " آن آربور "؟ أجل |
Hayır. Ann Arbor Daily Telegram'da çalışıyorum. | Open Subtitles | كلا، أنا أعمل لدى صحيفة آن آربور" اليومية" |
- Tabi. Ann Arbor'daki arkadaşım bu anlaşmazlığı hemen halleder. | Open Subtitles | صديقي في (آن آربور) سيسوّي هذا بشكل نهائي. |
Bir saniye içinde ölüyordum ve bir saniye sonra Ann Arbor kütüphanesindeydim. | Open Subtitles | في ثانية كنت هالكاً و في الثانية التي تلتها علمت أنني في مكتبة ( آن آربور ) العامة |
Bir an ölüyorum, sonra kendimi Ann Arbor Halk Kütüphanesi'nde buluyorum. | Open Subtitles | في ثانية كنت هالكاً و في الثانية التي تلتها علمت أنني في مكتبة (آن آربور) العامة |
Ann Arbor'da mıydı o zor durumlar? | Open Subtitles | هل ذلك الجحيم في " آن آربور " ؟ |
3 gün sonra ya seninle ya da sensiz Ann Arbor'a gidiyoruz. | Open Subtitles | ثلاثة أيام من الآن، ونحن نذهب إلى آن أربور مع أو بدون لك. |
Onu Florida'ya getirttikten 2 gün sonra Ann Arbor'da büyük bir salgın başladı. | Open Subtitles | "بعد يومين من جلبك له في ولاية "فلوريدا "كان هناك تفشّي هائل في "آن أربور |
Yani Ann Arbor'daki gibi artistlik taslamak yok. | Open Subtitles | لذلك لا شيء من ذلك showboating حاولت سحب في آن أربور. |
- Ann Arbor 10 saatlik mesafede. | Open Subtitles | آن أربور على مبعدة 10 ساعات. |
Ne halt etmeye geri döndün, Dan? Ann Arbor'a gitmek için yola koyulduktan sonra zengin olursun veya DVD'yi falan icat edersin diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | حالما غادرتَ إلى (آن آربر)، حسبتُكَ أصبحتَ غنيّاً، اخترعتَ الأسطوانات الرقميّة أو ما شابه |
Ya bir karara varırız ya da Ann Arbor'u ararım ve bizim nâmımıza onlar karar verir. | Open Subtitles | إمّا أن نتّخذ قراراً أو أتصل بـ(آن آربر)... -ويتّخذوا القرار عنّا |
- Nerelerdeydin? Ann Arbor'daki Dharma genel merkezindeydim. Araştırma yapıyordum. | Open Subtitles | كنتُ في مقرّ (دارما) في (آن آربر)، كنتُ أجري أبحاثاً، لكن الأهمّ الآن... |
- Ann Arbor. Michigan-Notre Dame maçına. Bağırmak, sarhoşlar ve takla atan cinler hoşuma mı gidiyor sanıyorsun? | Open Subtitles | إلى (آن أرفورد) إلى لعبة ميتشغان و نوتردام هل تظن أن الأولاد الثملين و الذين يصرخون |