Bu herif annem gibi giyinip onun küpelerini mi takıyormuş? | Open Subtitles | هذا الرجل كان يرتدي مثل أمي و يرتدي أقراطها ؟ |
Bir hikaye buldum, harika bir hikaye. Milyonlarca insanı acıdan kurtaran bir adam; annem gibi insanları. | TED | ووجدت قصة.. قصة مذهلة عن رجل أنقذ الملايين من الناس من الألم.. أناس مثل أمي. |
farklı yollardan edindiğimizi söylerler; ve diğerleri de, tıpkı annem gibi, benim materyalimi geçmiş hayatlardan alığımı söyler. | TED | وآخرون مثل أمي ، سيقولون اني احصل علي موادي من حياة سابقة. |
Eger simdi gitmezsem annem gibi buraya tikilip kalacagim. | Open Subtitles | أبي , إذا لم اغادر الاَن , سأعلق هنا للأبد مثل والدتي |
Hep annem gibi mavi gözlü olmayı isterdim ama onlar Margaret'te. | Open Subtitles | لطالما أردتهما زرقاوان كأمي لكن... . ابنتي حصلت على هذا اللون |
Trick beni bu konuda uyardı, eğer bunu bu kadar fazla insana yaparsam, kötü birine dönüşebilirmişim, tıpkı annem gibi.. | Open Subtitles | تريك حذرني من ان ارتباطي بكثير من الناس الاخرين يمكن ان يجعلني ان اتغير ان اتحول الى الظلام مثل امي |
Büyüdüğümde, annem gibi olmayı düşlerdim. | Open Subtitles | و حلمت بان اصبح تماما مثل أمى عندما أكبر. |
Ben de annem gibi psikiyatrist olmak istiyordum. Sen büyüktün, önce sen oldun. | Open Subtitles | أتعلم، أردت أن اكون نفسانيًا مثل أمي قبل أن تفعل أنت بمراحل، لكن لأنك كنت أكبر سبقتني |
Hiç değilse annem gibi saklamadın. | Open Subtitles | على الأقل أنت لا تستمر في الأنكار مثل أمي |
O günler geçti artık. Ben annem gibi değilim. Hayatımı yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أيامي المملة إنتهت لست مثل أمي , أنا أريد أن أستمتع |
Bak, ne düşündüğünü biliyorum. Sonumun annem gibi olacağını sanıyorsun. | Open Subtitles | أنظري,أعلم مالذي أنتِ تظنينه أنني سوف أصبح مثل أمي |
Ve ben öylesine sinirlenmiştim ki tıpkı annem gibi davrandığını sandım. | Open Subtitles | كنت في غاية الغضب ظننت فقط أنها تحاول أن تكون مثل أمي |
Ve ben öylesine sinirlenmiştim ki tıpkı annem gibi davrandığını sandım. | Open Subtitles | كنت في غاية الغضب ظننت فقط أنها تحاول أن تكون مثل أمي |
Onun kıyafetlerini dikmen, annem gibi biri olabileceğin anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط إض'ا كنتِ تستطيعين خياطة ثيابه ، فهذا لا يعني أنكِ مثل والدتي |
Ya annem gibi öğlen içmeye başlayıp sevmem gereken çizgi filmlerden nefret edersem... | Open Subtitles | ماذا لو أصبحت مثل والدتي أشرب الخمر فترة الظهيره وكراهيةالمنزل الذي مفترض اني أحبه |
Ne diyorsun. Tıpkı annem gibi konuşuyorsun. Sen neden söz ediyorsun. | Open Subtitles | استمعي لنفسكِ، تبدين كأمي مالذي تتحدثين عنه؟ |
anlamıyorum neden sadece burada olduğumdan mutlu olamıyorsun, annem gibi. | Open Subtitles | لا أعلم لم لا تكون سعيداً فحسب بوجودي كأمي |
Evden ayrıldığımızdan beri annem gibi bakıyorsun bana. | Open Subtitles | انت تحدق بي مثل امي منذ تركنا المنزل، ماذا؟ |
Katolik Kilisesi seni de annem gibi hoşgörüsüz yapmış. | Open Subtitles | لقد جعلتك الكنيسة الكاثوليكية ضيقة الافق مثل أمى |
Sonra seni annem gibi görmeye başlarım. Bu da biraz garip olur. | Open Subtitles | ومن ثم سأبدء التفكير بك كوالدتي وقد يكون هذا غريباً قليلاً لي |
Ya da belki kendi kafana da bir tane sıkmalısın ki sen de annem gibi yatalak olabilesin. | Open Subtitles | أو وضع رصاصة لربّما خلال دماغك لذا أنت ستكون طريحة الفراش مثل أمّي. |
annem gibi kendimi incitmemem için o kadar uğraşıyorsun ki bana hiç bir şeyi deneme şansı vermiyorsun. | Open Subtitles | انت تحاول بشده الا تدعنى اؤذى نفسى مثل امى لدرجه انك لن تدعنى احاول اى شئ |
Christine, böyle yapma. annem gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | كريستين لا تكونى هكذا انتِ تبدين مثل ماما |
- annem gibi konuşmak yerine... burada otur ve onun üstesinden gel. | Open Subtitles | يجب عليكِ أن تقابليه لقد قام بتقديم طلب يا للهول في مجازفة استطلاع مثل أمِّي |
annem gibi konuşuyorsun. | Open Subtitles | تتحدث وكأنك أمي . |
annem gibi kus dostuymus. | Open Subtitles | يحب الطيور مثل أمنا. |