Domuz kralının geçmiş araştırmasında bir şey çıktı. | Open Subtitles | هناك شئ ظهر عن ملك لحم الخنازير في التحقيق عن خلفيته |
Cinayet araştırmasında, hiçbir şeyi göz ardı edemeyeceğimizi farkındasınız. | Open Subtitles | أنتَ تدركُ ، أنّ في التحقيق بجريمة قتل لا يمكننا إستبعاد أيّ شيء |
Gidip araştırmasında başka şeyler var mı bakalım. | Open Subtitles | دعنا نرى إذا ما كان هناك شيء آخر في بحثها |
araştırmasında küçük bir yanlış hesaplama yaptıysa bilgisayar onu alıp bizi çareye yönlendirebilir. | Open Subtitles | أذا قامت بسوء تقدير صغير في بحثها الكمبيوتر يمكنه الاختيار و يقودنا الى العلاج |
Ve Marco'nun araştırmasında, 2 değişim çemberi kullanılması önerilmiş. | Open Subtitles | ,و في أبحاث ماركو إستخدام دائرتين للتحويل كان مقترحا |
Dahası, bilim insanı Eric Kandel bunları anıların nasıl depolandığını anlamak üzere araştırmasında kullandı. | TED | وفي الواقع، استخدمها العاِلم إريك كاندل في بحثه لاستيعاب كيف تُخزن الذكريات. |
- Tesadüf. Cinayet araştırmasında tesadüfler yoktur. | Open Subtitles | لا توجد هناك صدف في التحقيق بجرائم القتل |
Üzgünüm. Cinayet araştırmasında bu çeşit soruları sormamız gerek. | Open Subtitles | علينا أن نسأل هذا النوع من الأسئلة في التحقيق بجريمة قتل |
...Tren 177 araştırmasında Şehir Konseyi, Philadelpia ve çevresindeki yerleşim birimlerindeki demiryolu ulaşımında daha yüksek denetim ve bakım standartlarının yer aldığı bir yasa tasarısı hazırlama planları yapıyor. | Open Subtitles | في التحقيق بالقطار 177 الذي يجري في مخازن "إيستريل" بلدية المدينة استعجلت خططا لتشريع قانون يتطلب معايير أعلى للتفتيش والصيانة |
Bay Horlick bir cinayet araştırmasında şüpheli, Josh. | Open Subtitles | بالواقع السيّد (هورليك) مشتبه به في التحقيق بجريمة قتل يا (جوش) |
Bay Horlick bir cinayet araştırmasında şüpheli, Josh. | Open Subtitles | بالواقع السيّد (هورليك) مشتبه به في التحقيق بجريمة قتل يا (جوش) |
Jessica araştırmasında artık yürümeyecek bir ilişkinin içerisinde olduğunu anlatıyor. | Open Subtitles | في بحثها (جيسيكا) تصف ما يجري في العلاقة المختلة وظيفياً |
Sanırım böcek kaynaklı bir hastalık araştırmasında yardımcı olabilir. | Open Subtitles | أعتقد أنّ هذا قد يساعد في أبحاث الأمراض التي تنقلها الحشرات. |
Jenny, kozmojenik izotop araştırmasında çalışıyor. | Open Subtitles | نعم جيني تعمل في أبحاث النظائر |
16 yaşındaki bir bilim dehası Johns Hopkins'deki kanser araştırmasında çalışıyor! | Open Subtitles | هناك فتى بالسادسة عشر من عمره أعجوبة علمية مختص في أبحاث السرطان في جامعة "جونز هوبكنز" |
araştırmasında, insanların mahkeme kararlarından hakim aleyhlerine karar vermiş olsa bile kendilerine onur ve saygıyla davranıldığını hissettiklerinde tatmin olacaklarını ortaya koydu. | TED | استنتج في بحثه أن الناس سيكونون راضين بحكم القاضي، حتى ولو كان الحكم ضدهم، إذا لمسوا معاملة منصفة وبكرامة وباحترام. |
Ben stajyerken, bir onkolog araştırmasında yardım etmemi istemişti ve benim de gözüm çok korkmuştu. | Open Subtitles | عندما كنت طبيبة مستجدّة.. هناك طبيب الأورام الذي طلب منّي مساعدته في بحثه.. وقد كنت جبانة جداً لذا قلت لا |