Onun ya da kardeşin hakkında herhangi bir şey öğrenirsek seni ararız. | Open Subtitles | لو عرفنا أي شيء آخر عنها أو عن أخيك ، سنتصل بك |
Duruşmayı bu günlük bitirdiler ama başka bir şey olursa ararız. | Open Subtitles | لقد رفعوا الجسله لليوم لكن سنتصل لو حدث اي شيء اخر |
Charlie ve ben bir daha New York'a tatile gelirsek seni ararız. | Open Subtitles | إذا مارغبتُ بأخذ إجازة في نييورك سنتصل بك |
Eğer sizi bir daha bu binanın yakınında görürsek polisi ararız. | Open Subtitles | إذا رأيناك مرة أخرى في محيط هذا البناء، سوف نتصل بالشرطة |
- Önce giyinin. Sonuçları alınca sizi ararız. | Open Subtitles | سوف ترتدي ملابس من جديد و سوف نتصل بك لنعلمك بالنتائج |
Kişisel seçimlerimizi destekleyen çevreler ararız. | TED | نحن نبحث عن بيئات تعزز اختياراتنا الشخصسية |
J.J. sizinle kalacak. Gelişme olunca ararız. | Open Subtitles | جي جي ستبقى هنا معكم سنتصل بحال حصول مستجدات |
Sanırım şimdilik bu kadar. Eğer başka sorumuz olursa seni ararız. | Open Subtitles | اكتفينا لليوم، إن كان لدينا أسئلة أخرى، سنتصل بكِ |
Hadi, hadi, düğmelerini ilikle. Hemen çıkmalıyız. Seni lokantadan ararız. | Open Subtitles | ارتدي القميص سوف نغادر ، سنتصل من المطعم |
Oraya gidince ararız 7 civarında. | Open Subtitles | سنتصل بك عندما نصبح هناك. غالبا حوالي 7. |
Tabii tabii, olur. Seni ararız ya da meyve sepeti göndeririz. | Open Subtitles | نعم, نعم, نعم, سنتصل بك أو نرسل لك بعض الفواكه |
Kendimizi yalama konusunda uzmanlığını istersek ararız. | Open Subtitles | إذا كنا نريد محترف في طريقة أن نلعق أنفسنا، سنتصل بك |
Hangi travma merkezinde boş yer varsa oraya. Sizi ararız. | Open Subtitles | أي مركز كدمات متاح المساحة سنتصل بك عند إلتحاقها |
-Tamam karını ararız. -Sorarız Amerikalı'mı diye. | Open Subtitles | أجل حسناً سنتصل بزوجتك الأمريكية و سنسألها إذا كنت أمريكياً |
Ya da hakimi ararız ve sen hapse gidersin | Open Subtitles | أو بإمكاننا أن نتصل بالقاضي و من ثم يمكنك الذهاب إلى السجن |
Lütfen bip sesinden sonra mesajınızı iletin biz sizi sonra ararız. | Open Subtitles | رجاءً ترك رسالة بعد الصافرة وسوف نرجع نتصل بكم |
Bir sorun olursa seni ararız. | Open Subtitles | ستبقين هنا فى حالة وجود مشكلة سوف نتصل بك |
Milyonlarca insanla kıyaslanıp bulunduğunda her tür bilgiyi bize sunan küçük davranış kalıpları ararız. | TED | نبحث عن الأنماط الصغيرة للسلوكات والتي حين تكتشفها ضمن ملايين الأشخاص، تسمح لنا بمعرفة أشياء كثيرة. |
Anladım. Sorumuz olursa sizi ararız. | Open Subtitles | فهمتُ ذلك حسناً، سنتّصل بكِ إذا كان لدينا أيّ أسئلة أخرى |
Beraber ararız, ama şimdi değil. Bu biraz uzun sürebilir. | Open Subtitles | سنبحث جميعاً لكن ليس الآن ستأخذ منا وقتاً طويلاً |
Böyle tehditler aldığımızda aynı tedbirleri alırız. Öğretmenleri bilgilendirir, dolapları ararız. | Open Subtitles | في كل مرة يأتينا تهديد هكذا نقوم بنفس المنوال, نبلِّغ المدرسين ونبحث في الخزائن |
Bence bir süreliğine bırakalım, merak etsinler. Anlıyor musun? Sonra da birkaç saat içinde ararız. | Open Subtitles | حسناً ، أعتقد يجب أن نجعلهم يهدأون قليلاً ونتصل عليهم بعد بضع ساعات |
Mutluluk hepimizin istediği bir şeydir bu yüzden mutluluğu ararız. | Open Subtitles | .. السعادة .. شئ نريده جميعاً لذا، فنحن نبحث عنه |
Bir şey öğrenince sizi ararız. | Open Subtitles | حالما يصلنا شئ, سنهاتفك |
Onu bulmak için her şeyi yapacağız. Bir şeyler öğrendiğimizde sizi ararız. | Open Subtitles | سنقوم بأقصى جهدنا للعثور عليها وسنتصل بك بمجرد أن نسمع أي شيء |
Böyle şeyler için ufak da olsa bir şeyler ararız her şeyin öyle alelade, bir başına olmadığını anlamak için. | Open Subtitles | جميعنا نبحث عن دليل ان هناك سبب للأشياء ان كل شيء ليس عشوائي ووحيد اتعلمين؟ |