Onu bir arayalım derim ben, uyumuyorsa eğer öğreniriz ne olduğunu. | Open Subtitles | اعتقد ان نتصل بها وان لم تكن في قيلولة سوف نعرف |
Telefonun çektiği bir yere kadar arabayla gidip birilerini arayalım. | Open Subtitles | لنقد سيارتنا حتى نحصل على استقبال ثم نتصل بشخص ما |
- Arabayı gördün. - Polisi arayalım, tamam mı? | Open Subtitles | ـ لقد رأيت السيارة ـ لنتصل بالشرطة ، حسناً ؟ |
- 9:30'a kadar burada olmalarını söylemiştim. Saat daha 9:30 değil. - Hadi Carters'ı arayalım. | Open Subtitles | ـ اخبرتهم أن يكونوا هنا فى التاسعة والنصف، ولم تصل لتاسعة والنصف بعد ـ هيّا، لنتصل بالسائقين |
Sokak serserileri her zaman ölür. Diş perisini de arayalım o zaman. | Open Subtitles | .الأشخاص يقتلون المتشردين طوال الوقت .ويُستحسن علينا أن نبحث عن جنية الاسنان |
Yeni çim ekiyor olabilirler, bu yüzden tekrar çim ekilen bir yer arayalım. Tamam mı? | Open Subtitles | ربما إعادة حصاد , لنبحث عن موقع أجرى الحصد |
Çıkar mısınız artık? Yoksa avukatımızı mı arayalım? | Open Subtitles | ومن فضلك ان ترحل, ام تريد ان نتصل بالمحامى |
Şimdiye sokağa varmıştır. Karakolu arayalım da buraya takviye isteyelim. | Open Subtitles | ـ علينا أن نتصل بالقيادة ـ النذل على الأرجح بمنزله الآن |
Tamam arayalım onları. İyi bir düşünce. Haydi. | Open Subtitles | حسنا , دعنا نتصل بها انها فكرة جيدة , هيا |
Neden bu kadar hızlı arayalım ki? | Open Subtitles | لماذا يجب أن نتصل بشكل سريع على أية حال؟ |
Bir polis raporu olmalı. İstersen arayalım. | Open Subtitles | لا بد أن هناك تقريراً للشرطة، يمكننا أن نتصل بهم |
O zaman Cinayet Masası'nı arayalım gelsinler. | Open Subtitles | حسناً، لنتصل بقسم الجرائم من أجل أنّ يلاقونا هناك |
Hadi american express'i arayalım. | Open Subtitles | لقد فقدت بطاقتك الائتمانية لنتصل باميركان اكسبريس |
Polisi arayalım. | Open Subtitles | ..لنتصل بالشرطة فحسب سيقومون بحبس كيكة الفاكهة |
Hadi arabadan arayalım, bak bakalım servis numarası orada mı? | Open Subtitles | تلك هي فتاتنا. حسناً, لنتصل من السيارة، لنرى ما إذا رقم الخدمة موجودٌ هناك |
En iyisi tüm gemiyi arayalım. | Open Subtitles | اعتقد اننا من الافضل ان نبحث في كل المركب |
Haydi burada elbiseyi arayalım. | Open Subtitles | دعنا نبحث فى هذا المكان عن ماذا؟ عن الفستان |
İkinci bir şarap kadehi göremiyorum. Hadi arayalım. | Open Subtitles | أنا لا أرى زجاجة النبيذ الأخرى لنبحث عنها |
Telefon. Bizi buradan alması için birisini arayalım. | Open Subtitles | الهاتف، فلنتصل بأحد سريعاً ليخرجنا من هنا |
Mecha'yı arayalım ve Bolivya'ya gitmenin zaman kaybı olduğunu söyleyelim. | Open Subtitles | سنتصل بميتشا ونقول لها أن السفر لبوليفيا مضيعة للوقت |
Ülkedeki tüm porno krallarını ve uyuşturucu satıcılarını arayalım. | Open Subtitles | إذن، دعونا نتّصل بكلّ مروّج للخلاعة وتاجر مخدرات في البلاد |
Ayrılalım. Başı dertte görünen birilerini arayalım. | Open Subtitles | نفترق, سنبحث عن شخص و الذى ربما يعانى من مشكلة |
- Eyalet polisini arayalım! Olmaz! Colt hakkında tutuklama emri var. | Open Subtitles | يمكن ان نكلم شرطة العاصمة لا نستطيع كولت لدية مذكرة اعتقال |
Polisi arayalım mı aramayalım mı derken kahve kupasıyla çıkageldi. | Open Subtitles | كنا نناقش ما إذا كان يجب أن نستدعي الشرطه أم لا عندما دخل حاملاً كوبه الخاص |
- Adli Tıp'ı çağırıp savcıyı arayalım. | Open Subtitles | لنجلب الطبيب الشرعي إلى هنا ونتصل بالقسم |
Bunu askeri usülde yapmayı öneriyorum. Ayrılalım ve evi arayalım. | Open Subtitles | أقترحأننعرفهذا بالطريقةالعسكرية، يجب أن نفترق و نفتش المنزل |
Hemen seyahat acentesini arayalım. | Open Subtitles | تَعْرفُ ما؟ الرأي، دعنا نَدْعو وكيلَ السفريات. |
— Kesinlikle. Hadi hazine arayalım. — Evet, hadi hazine arayalım. | Open Subtitles | ــ إنه كذلك طبعاً، فلنبحث عن الكنز ــ أجل، فلنبحث عن الكنز |
Haydi bana telsizi ver, merkezi arayalım, bir dakika içinde bir ekip arabası gelir. | Open Subtitles | كيف سندخل ؟ أعطني الراديو ، نحن سنتّصل بسيارة دورّية |