Aster Şirketi'nin içine girdiğimizde gerçek cevaplar da alabiliriz. | Open Subtitles | آمل بأنه حين وصلولنا لـ" آستر كوربس" -سنحصل على بعض الإجابات الصحيحة |
Aster Şirketi'nin kızının sahte ölümünü düzenlemesi ile ilgili kanıtlarım var. | Open Subtitles | لدي دليل على أن (آستر كوربس) لفقت موت ابنتكِ. |
Polise bunu anlatmaya gittiğimde Aster Şirketi'ndekiler deliymişim gibi görünmemi sağladı. | Open Subtitles | عندما ذهب للشرطة لإبلاغهم، هؤلاء الأشخاص من (آستر كوربس) جعلوني أبدو مجنونًا. |
Aster Şirketi kime zarar vereceğini düşünmeden sadece istediğini alır. | Open Subtitles | "استر كوربس" يأخذوا ما يريدونه بدون إعتبار لمن قد يأذونه. |
Kaldığı o bakım merkezi Aster Şirketi'nin bir birimi. | Open Subtitles | منشأة الرعاية التي كانت بها تابعة لـ"استر كوربس" |
Aynı kişiler olduğundan emin değilim ama onu öldürenlerin Aster Şirketi'nden olduğuna eminim. | Open Subtitles | حسناً، أنا لست متأكد أنهما نفس الرجلان، لكني متأكد تماماً ان "أستر كوربس" هم المسؤولون عن قتلها |
Aster Şirketi'nden ayrılmama bizzat o sebep oldu. | Open Subtitles | لقد اخذ مكاني في شركة استر شخصيا بعد رحيلي |
Bu yüzden Aster Şirketi'nin onu almasına izin veremem. | Open Subtitles | ولهذا لا يمكن أن أسمح لـ(آستر كوربس) بالحصول عليها. |
- Lucy onları asamazsın. Aster Şirketi Jake'i arıyor. | Open Subtitles | لوسي)، لا يمكنكِ وضع هذه الملصقات) (آستر كوربس) تبحث عن (جيك) |
Bu adam hissedarların önünde Aster Şirketi'nin aleyhinde konuşuyor. | Open Subtitles | (هذا الرجل يحتج على (آستر كوربس أمام مالك أسهمها |
Martin, bana ne zaman Aster Şirketi ile aranda neler döndüğünden bahsedeceksin acaba? | Open Subtitles | {\pos(190,230)}أجل، (مارتن). متى ستخبرني لماذا آستر كوربس) تسعى ورائكَ والعكس؟ ) |
Ama görünen o ki Aster Şirketi bunu anlıyor ve ne kadar değerli olduğunun da farkında. | Open Subtitles | {\pos(190,225)}(ولكن واضح أن (آستر كوربس تفهمه وتراه ذو قيمة |
Aster Şirketi bunu yapmamam için beni epey zorladı. | Open Subtitles | {\pos(190,230)}والذي (آستر كوربس) تُحاول بشدة أن تنحيني عنه |
Babası kaçırılmış; sanırım bu işin arkasında Aster Şirketi var çünkü Calvin Norburg'e yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | تعرّضَ والدهُ للإختطاف، وأعتقد أنَّ (آستر كوربس) خلفّ ذلك (لأنّهُ كانَ يحاول مساعدة (كالفين نوربورغ |
Anladığım kadarıyla Aster Şirketi hakkında benimle konuşmak istiyormuşsunuz. - Evet, çok istiyorum. | Open Subtitles | (أفهم أنَّكَ تريد التحدث معي بخصوص (آستر كوربس - أجل، كثيراً - |
Şu noktada Aster Şirketi'nin tüm bunları yaptığını ancak Amelia'yı sağ olarak bulursam kanıtlayabilirim. | Open Subtitles | حالياً الطريقة الوحيدة لأثبت أنَّ (آستر كوربس) يفعلون هذا هو بأن أعثر على (أميليا) حية |
Aster Şirketi'nin numaradan bir ölüm düzenlediğini ve benim doğruyu söylediğimi anlarsınız. | Open Subtitles | ستعرف أن "استر كوربس" زيفت موتها وأني أخبرك بالحقيقة. |
Doğru diziyi bulduğumuzda, Aster Şirketi dünya ekonomisinin tamamını kontrol edebilecek hâle gelecek. | Open Subtitles | ما أن نحصل على المتتالية، ستتمكن "استر كوربس" من السيطرة على الإقتصاد العالمي بالكامل |
Orada Aster Şirketi'yle bağlantılı hiçbir şey kalmadı. | Open Subtitles | لا يوجد شيء بالموقع يمكن أن يربطه ب"استر كوربس" |
Aster Şirketi tam 30 milyar dolarlık bir oluşum. | Open Subtitles | "أستر كوربس" مؤسسة تقدر بـ30 مليار دولار |
Aster Şirketi Amelia'yı nerede saklıyor olabilir? | Open Subtitles | الان اخبرني اين يمكن ان تقوم شركة استر باخفاء ايميليا ؟ |
Onu buraya getirecektik ama Aster Şirketi'nin kiraladığı haydutlar işleri bozmuştu. | Open Subtitles | كنا نقوم باحضاره ولكن بضعة مجرمين استأجرأتهم (آستر كروبس) وخربوا الأمر |