| İlk atışlar, patlayıcı yelek giyen düşmanları öldürmek için olacak. | Open Subtitles | الطلقات الأولية سوف تقضي على الارهابيين الذي يرتدون السترات المفخخة |
| İkinci ve üçüncü atışlar neredeyse üst üste olmuş. | Open Subtitles | اللغز أن الطلقات الثانية والثالثة جاءتا متلاحقتين تماماُ بدون أى فارق زمنى |
| Bu atış, şanslı atışlar tarihinde görülmüş en şanslı atış oldu! | Open Subtitles | لقد كانت الطلقة الأسعد حظاً في تاريخ الطلقات المحظوظة |
| Kıseni kutupsal atışlar, genlik modülasyonlu. | Open Subtitles | الاستقطاب يحرك النبضات جزئيا ، واتساع تدريجي |
| atışlar 2 ile 101 arasındaki asal sayılarda sıralandı. | Open Subtitles | سلسلة النبضات تعطينا فى كل مرة رقم أولى ما بين 2و 101 |
| Çünkü uzun mesafeli atışlar genellikle merminin peşinden gidip de onaylamak istemeyeceğiniz yerlerde yapılır. | Open Subtitles | لان الطلقات البعيده المدي قد تذهب لاماكن لا تريد ان تذهب اليها لتؤكدها |
| Mekik telleri uyum içinde, çoklu atışlar üç katına çıkmış. | Open Subtitles | مغطى الرأس متناسق وعدد من الطلقات ومتثلث |
| Vücuda isabet eden atışlar bunların hiçbiriyle uyuşmuyor. | Open Subtitles | الطلقات التى إخترقت جسدها، لا تتطابق مع أي واحدة من تلك. |
| Vurulmayan atışlar, çekilmeyen bıçaklar onca zaman seni öldürebilirdik ama öldürmedik. | Open Subtitles | ،كل الطلقات التي لم نُطلقها كل الطعنات التي لم نقم بها كل مرّة كان باستطاعتنا قتلك ولم نفعل |
| Eh, bütün bu atışlar karavana yapılmış. | Open Subtitles | حسناً , الكثير من الطلقات مفقودة |
| O atışlar bize 8 saat kazandırdı Bonnie'yi sizden olabildiğince uzaklaştırmak için. | Open Subtitles | هذه الطلقات تتيح لنا 8 ساعات لأبعد (بوني) عن بقيّتكم ما استطعت. |
| atışlar paniğe yol açtı. | Open Subtitles | -تسببت الطلقات في ذعر وهلع في صفوفنا |
| atışlar belediye binasından geliyor. | Open Subtitles | الطلقات اَتية من دار البلدية |
| atışlar çok dağınık görünüyor. | Open Subtitles | .تبدو الطلقات مشتتة |