"atardamara" - Traduction Turc en Arabe

    • الشريان
        
    • شريان
        
    • شرياناً
        
    • الشرايين
        
    • شريانًا
        
    Böylece ışık dalgaları kullanarak atardamara içten dışa doğru bakılan bir test uyguladık: testin adı: atardamar içi ultrason. TED فقمنا بعمل فحص داخل الشريان التاجي بالموجات فوق الصوتية. حيث نستخدم الموجات الصوتية لرؤية الشريان من الداخل والخارج.
    Birinci evre içinde mürettebat ve ameliyat ekibinin olacağı bir denizaltını minyatürize etmek ve onu beyne giden atardamara enjekte etmek. Open Subtitles سوف يتم تصغير الغواصه وادخلها الى هناك وطبعا انتم بداخلها وسوف نقوم بأدخالكم عن طريق الشريان السباتى
    Beyne giden atardamara girdikten sonra hasarlı noktaya ulaşana dek atardamar sisteminde kalacağız. Open Subtitles عندما ندخل الشريان السباتى، سوف نبقى داخل النظام الشريانى حتى نصل الى منطقة الضرر،
    "İnsan vücudunda, bir atardamara ya da iç organa zarar vermeden vurabileceğiniz az sayıda yer vardır." Open Subtitles هنالك فقط مناطق قليلة في جسد الإنسان بإمكانها ان تتحمل إطلاق النار بدون قطع شريان أساسي او تدمير جهاز حيوي
    Kemik, kurşunun atardamara girmesini önlemiş. Open Subtitles لقد منع العظم الرصاصة من اختراق شريان رئيسي
    Devam edip atardamara çarpmış, ...sonra da kalbe girip adamı öldürmüş ve omuza gelince durmuş. Open Subtitles صعدت و أصابت شرياناً ثم القلب ممّا قتله ثم استقرت في الكتف.
    atardamara giden yollardaki kanı pıhtılaştırıp kesmemiz gerekecek. Open Subtitles علينا تقسيم الشرايين المخية
    Sanırım atardamara gelmiş. Benimle kal. Open Subtitles أظن أن الرصاصة أصابت شريانًا لا تغِب عن الوعي
    Kurşun atardamara saplansaydı ölebilirdin. Open Subtitles لو أن الطلقة أصابت الشريان لربما لقيت حتفك.
    Tamam, ben dikerken atardamara baskı yap. Open Subtitles حسنا ابق الضغط على الشريان بينما اقوم بربطها
    atardamara denk gelirse ne kadar zamanım kalırmış? Open Subtitles إن جُرح الشريان , فكم سيتبقى لديّ من الوقت ؟
    Bacağını kesip atardamara ulaşmam ve daha sonra yanabilir bir maddeyle onu yakarak kapatmam gerekiyor. Open Subtitles سأقوم بفتح ساقك لأتمكن من الوصول الى الشريان و بعدها سأرش عليه مادة قابلة للإشتعال ثم سأشعلها
    Çelik yelek ilk mermiyi durdurmuş. İkincisi kolundaki atardamara saplanmış. Open Subtitles أوقفت السترة المضادة للرصاص الرصاصة الأولى ولكن الثانية اخترقت الشريان الإبطي
    Çelik yelek ilk mermiyi durdurmuş. İkincisi kolundaki atardamara saplanmış. Open Subtitles أوقفت السترة المضادة للرصاص الرصاصة الأولى ولكن الثانية اخترقت الشريان الإبطي
    Tiroit bezinin üstünden atardamara kadar kesilmiş ve şah damarındaki kanama ölüme neden olmuş. Open Subtitles قَطعَ الرئيسُ الشريان الدرقّي، السباتي الخارجي، تسبّب exsanguination.
    Bu çok acı verici olmuş olmalı ama kalem ne damarlara ne atardamara ne de omuriliğe zarar vermiş. Open Subtitles كان سيكون صادما ومؤلما، لكن القلم لم يقطع .أيّ وريد أو شريان ولم يُصِب الحبل الشوكي
    Bu filiz en yakındaki atardamara sarılıyor. Open Subtitles ...هذا الملولب يلتف حول أقرب شريان رئيسي
    Sanırım kurşun atardamara çarpmış. Open Subtitles يبدو أنّ الرصاصة قد أصابت شرياناً.
    atardamara zarar vermemiş. Open Subtitles إنها لم تخترق شرياناً كبيراً.
    Mermi atardamara gelmiş. Open Subtitles الرصاصة إخترقت احد الشرايين.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus