Benim ayakkabılarımın neden senin konuşma konun olduğunu merak ediyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف كيف أصبح حذائي مادة لمحادثاتك؟ |
Rüyamda smokin giyiyordum ve deri ayakkabılarımın üzerinde büyükbabamın yansımasını gördüm. | Open Subtitles | أنا ارتدي حله كنت أرى إنعكاسي في مواجهة نظرية أجدادي في حذائي |
ayakkabılarımın yanında yeni ayakkabılara ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا أود أن آخذ بعض الأحذية بدلاً من حذائي |
Ertesi gün ayakkabılarımın kaçmış olması gerçeğini hala atlatamamıştım. | Open Subtitles | ..باليوم التالي, خلال الحلوى مازلت لم اتخطى هجر حذائي |
Ve bu sabah kalktığımda gördüm ki bütün ayakkabılarımın içindeki tabanlıkları çalmış! | Open Subtitles | لذا عندما استيقظت هذا الصباح كان قد سرق كل الفرش الداخلي من أحذيتي |
Geceleri ayakkabılarımın bağını kimin kestiğini bile buldu. | Open Subtitles | لقد تحرى عن من كان يرقع احذيتي مساء |
Sekizinci sınıfta spor ayakkabılarımın içine tükürmüştü. | Open Subtitles | في الصف الثامن كانت تبصق في حذائي الرياضي |
Benim ayakkabılarımın aynısını giyiyor ve biri onu öldüresiye dövüyor. | Open Subtitles | , إنها ترتدي حذائي و أحد ما أطرحها ضرباً |
ayakkabılarımın yere yapışmasını ve bekleme odasında bir sigara makinesinin olmasını da. | Open Subtitles | و تجاهلت أن حذائي التصق بالأرض و أنه كانت هناك ماكينة سجائر بغرفة الانتظار |
Bu yüzden ayakkabılarımın tabanları sizin işe yaramaz ülkenize daha fazla değmeden uçağıma yetişip buradan ayrılıyorum. | Open Subtitles | لذا سأذهب لألحق برحلتي للعودة قبل أن يلمس حذائي أي شيء |
Ayaklarını ayakkabılarımın üzerinden çeksen, ne kadar da hoş olurdu... | Open Subtitles | سيكون هذا لطيفاً فقط لو أبتعدت من فوق حذائي |
En sevdiğim yürüyüş ayakkabılarımın ıslanmasını istemedim. | Open Subtitles | أنا فقط لا أريد أن يتبلل حذائي المفضل هناك |
Aniden, mükemmel ayakkabılarımın o kadar da mükemmel olmadığını hissettim. | Open Subtitles | فجأة، حذائي المثالي لم يعد يلائمني بالشكل المثالي |
ayakkabılarımın gıcırdamasına bakın. Çok komik, değil mi? | Open Subtitles | استمعوا لصرير حذائي مضحك جداً أليس كذلك ؟ |
Bebek, ayakkabılarımın üzerine kustu. - Garaja mı gidiyorsun? - Evet. | Open Subtitles | طفل تقيأ على حذائي أنتِ ذاهبة إلى المرآب؟ |
Yani sadece karşımdaki insanları görmüyorum, veya kendi sesimi ve zemine karşı ayakkabılarımın ağırlığını bana,sanki ileri ve geri yayılan mükemmel tek bir bilinç alanının bir parçası gibi geliyor. | TED | فأنا لست فقط أرى الأشخاص أمامي أو أسمع صوتي أو أشعر بثقل حذائي على الأرض، لكن هذا كله يحصل كجزء من مجال وعي كلي واحد يتمدد إلى الأمام و إلى الخلف |
ayakkabılarımın altını yalarsın... ya da dayak yersin. | Open Subtitles | وتـلعق أسفـلَ حذائي. أو خذ الضرب |
Şık beyaz ayakkabılarımın içinde titriyorum. | Open Subtitles | أنا أقوم بهز حذائي البيضاء الأنيقة |
- "Suyun ayakkabılarımın üstüne mi aktı?" - "ayakkabılarımın üstüne mi kustun?" | Open Subtitles | هل تقيئت على حذائي ؟ اوه ' يا الهي |
Yeni başlayanlar için, ayakkabılarımın yerini değiştirdin. | Open Subtitles | , حسناً , بداية أنتِ نقلتِ أحذيتي |
ayakkabılarımın üzerine işemişti. Adam deli. | Open Subtitles | لقد تبوّل في 4 أزواج من أحذيتي إنه مجنون! |
Bob, ayakkabılarımın tekini dolabımda bulamıyorum. | Open Subtitles | بوب احد احذيتي مفقود من خزانتي |