Öbür problem elbisenin yüzerliğinin fazla oluşuydu, yukarıya çıkmamam için ayaklarımı bağlamak zorunda kaldılar. | TED | وكان هنالك مشكلة أُخرى أن البزة التي أرتديت كانت قابلة للطوف بشدة لذا كان يجب أن أربط قدمي لكي أمنع نفسي من الطوف |
Yani bantlara gevşekce bağlanmış ayaklarımı tutmak için bacaklarımı kullanmak zorundaydım ve bu problemdi. | TED | أي توجب علي أن أستخدم قدمي لكي أُثبت نفسي بالأربطة في الأسفل لكي لا أطوف وقد سبب ذلك مشكلة كبيرة لي |
Kendimi, ilk sıraya göre ayarlamıştım. Kulübenin üstüne ayaklarımı koyacaktım. | Open Subtitles | هيّئت نفسي للصف الأول، كنت سأضع قدماي على السور |
O ilk bir kaç hafta, depoda ayaklarımı yerden kesecek anlar vardı. | Open Subtitles | فى هذه الأسابيع الأولى كانت هناك لحظات فى غرفة الخزين كنت على وشك أن تسقطنى من على قدمى |
Yoksa eskisi gibi ayaklarımı masanın üstüne koyacağımı mı sanıyorsunuz? | Open Subtitles | أَو أنك خائف أنا سأعود واضع أقدامي فوق على المنضدة؟ |
Dudaklarımı hissetmiyorum; yüzüm donuk. Ellerimi hissetmiyorum; ayaklarımı hissetmiyorum. | TED | لم اكن اشعر بشفتي .. كان وجهي متجمد ولم اكن اشعر لا بقدمي ولا بيدي |
Kendimi tam veremedim - ayakkabılar hoş ama ayaklarımı öldürüyorlar. | Open Subtitles | لم أكن ممتازةً بدوري، هذه الأحذية جميلة، لكنها آذت قدميّ |
Annem ayaklarımı koltuğa koymama bile izin vermezdi. | Open Subtitles | امي لم تدعني يوما ان اضع قدمي على الكنبة |
Sana söyleyeceklerimi duyunca sakın şunu unutma. Burası muhafazakar bir kulüp. Sakın ayaklarımı öpmeye kalkma. | Open Subtitles | عندما تسمع ما لدي فقط تذكر هذا نادي محافظ لا تنزع حذائي وتقبل قدمي |
Dün ona esneme antrenmanları için ısrar ettiğimde ayaklarımı enseme alıp top olmamı ve yuvarlanmamı söyledi. | Open Subtitles | البارحه ,عندما أصررت أن يقوم بتمارين الشد لقد أخبرني أن أضع قدمي خلف رأسي و أدور حول نفسي |
O yüzden inancımı değiştirdiğimden beri ayaklarımı yıkamıyorum. | Open Subtitles | وهذا هو السبب في أنني لم تغسل قدمي منذ أن تم تحويله. |
Bişeyler öğrendiğine sevindim. Şimdi ayaklarımı yıka. | Open Subtitles | جيد، مسرور أنك تعلمت شيئاً الآن أغسلي قدمي |
Kollarım yerinden çıkar ve bazen ayaklarımı birbirine bakar halde buluveririm. | Open Subtitles | ذراعاي سيخرجان من القميص و قدماي تلتويان |
- Hayır, bu iğrenç olur. Kollarım yerinden çıkar ve bazen ayaklarımı birbirine bakar halde buluveririm. | Open Subtitles | ذراعاي سيخرجان من القميص و قدماي تلتويان |
İlk önce l--Kalp atışlarım hızlandı... benekler görüyorum... ayaklarımı huysuzlandıran bir his var. | Open Subtitles | ..فى البدايه كانت ضربات قلبى عاليه وسريعه وكان هناك شيئا يوخزنى ...فى قدمى |
Ve işim bittiğinde bana tişörtünü sundu ayaklarımı silmek için ve nazikçe beni dışarı çıkarttı. | TED | وعندما إنتهيت، عرض علي قميصه لمسح الوحل من أقدامي وبلطف إصطحبني إلى الخارج. |
- Ateş söndü. - ayaklarımı bile hissedemiyorum. | Open Subtitles | ـ لنطفئ النار .. ـ ما يزال لا يمكنني الشعور بقدمي |
- Ama kaçmadın. - ayaklarımı oynatabileceğimi sanmıyorum. Kaçabilirdin. | Open Subtitles | إذاً، لا تحاولن لا أظن أني أستطيع تحريك قدميّ |
kız arkadaşım gitti, işim gitti, ayaklarımı kullanamıyorum. | Open Subtitles | فتاتى ذهبت عملى إنتهى قدماى أصبحا بدون فائده |
ayaklarımı yerden kesebilecek bir adam. | Open Subtitles | الشخص الذي يمكنه ان يدورني من اقدامي , تعرف ؟ |
Bu kadın beni Nil'den çıkardı ve ayaklarımı bilgi yoluna koydu. | Open Subtitles | هذه المرأه إنتشلتنى من النيل ووضعت أقدامى على طريق المعرفه |
şarabımı vermeni, şakalarıma gülmeni, bütün gün at sürdükten sonra ayaklarımı ovmanı istiyorum. | Open Subtitles | أن تصبي لي النبيذ أن تضحكي على نكاتي تدلكي ساقيّ المتعبة من ركوب الخيل طوال اليوم |
Felçli olduğum günden beri ilk defa ayaklarımı aşağıda hissedebiliyordum. | TED | ولأوّل مرّة منذ أن أصبت بالشلل، استطعت الإحساس بقدماي أسفلي. |
Dans etmek isterrim ve ayaklarımı vurmak ama ayaklarım ritmi yakalayamaz | Open Subtitles | أحب أن أرقص وأدب بقدمى لكنهم لا يبقون فى إيقاع |
ayaklarımı zar zor hissediyorum. Bana yardım etmelisin. | Open Subtitles | بالكاد استطيع ان اشعر بساقي يجب عليك مساعدتي |
Ayak kemiklerimde, kaslarımdaki etin ağırlığını hissedebiliyordum, yürüdükçe uyarıcı sayesinde felçli ayaklarımı kendim idare edebiliyordum. | TED | كنت قادراً على الإحساس بالعضلات مرتبطةً بالعظام في قدماي، وعندما مشيت بفضل المُحفّز، كنت قادراً على تحريك ساقاي المشلولتان طواعيّةً. |
Hem ayaklarımı açmam gerekiyor, hem de kahveye ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد أن أمدد ساقى و أتناول بعض القهــوة. |