Bu basit çiftçilerle barış konuşmak için bir buluşma ayarladım senin için. | Open Subtitles | لقد رتبت اجتماعاً من أجل عقد صفقة سلام مع هؤلاء الفلاحين الساذجين |
Eddie'nin Tino'yla buluşmasını ben ayarladım yargıç hakkında bildiklerini Eddie'ye anlatsın diye. | Open Subtitles | انني رتبت اللقاء بين ادي و تينو ليخبره بما عرفه عن القاضي |
Her şeyi ayarladım, amcan seni bekliyor, sana Münih'te bir iş bulmuş. | Open Subtitles | ولكنني رتبت كل شيء عمك ينتظرك في ميونخ ولقد وجد لك وظيفة. |
6 saatte bir değişecek, ikili gruplar ayarladım. Herkes listedeydi. | Open Subtitles | أعددت نوبة من شخصين كل 6 ساعات كل له ميعاد |
Göçmenlik avukatıyla yarın sabah 11'de bir görüşme ayarladım. Olmaz. | Open Subtitles | لقد حددت موعداً مع محامي هجرة غداً عند الحادية عشرة |
Bundan sonra, bizim oradaki yedi eve daha ışık ayarladım ve onlar gerçekten çalışıyor. | TED | ومنذ ذلك الوقت ، جهزت ٧ منازل في مجتمعي، وقد نفعهم |
Bu akşam parmak izini almak için albayın bir yerde olmasını ayarladım. | Open Subtitles | رتّبت للعقيد الّذي سيكون في مكان ما اللّيلة أين أنت يمكن أن تأخذ طبعاته. |
Sürücüleri ayarladım, Londra'ya gece uçuşu için 2 bile ayırttım. | Open Subtitles | لقد نظمت سائقين، حجزت رحلتين على العين الحمراء إلى لندن |
Ve iyi niyet göstergesi için de, size çamaşırhanede bir iş ayarladım. | Open Subtitles | بالواقع، كعرض ذي حسن نية أولي، لقد رتبت لك العمل في الغسيل. |
Gerek yok.Bu gece için çok özel bir program ayarladım. | Open Subtitles | لا حاجة. لقد رتبت معاملة خاصة جدا بالنسبة لنا الليلة. |
Dragoons'un bu tarafında bir görüşme ayarladım. | Open Subtitles | لقد رتبت الموعد على هذا الاساس من ناحية الفرسان |
Griffin'e gelsin diye tüm bunları ben ayarladım. | Open Subtitles | رتبت الامر لكى يجبر على القدوم إلى جريفين |
Her şeyi ayarladım. Yeri yıkadım, yatağı düzelttim. | Open Subtitles | لقد نظفت كل الفوضى لقد غسلت الأرض و رتبت السرير |
Sana bir daire, bir araba ve istediğin zaman her istediğini yapacak dükkanlar ayarladım. | Open Subtitles | نعم سأفعل و لذلك لقد رتبت لك ان يصبح لديك شقة و سيارة |
Ama Kerim'le restoran vagonunda buluşma ayarladım. | Open Subtitles | ولكننى أعددت لقائى مع كريم فى عربة المطعم |
Ofisinde, saat 3:00'de bir randevu ayarladım. | Open Subtitles | لقد حددت لك موعداً الثالثة بعد الظهر فى مكتبه |
Bu arada, yerinizi ayarladım. Birazdan size birkaç deniztarağı göndereceğim. | Open Subtitles | اسمع, لقد جهزت الكابينة الخاصة بكَ في الخلف و سأبعث بهم علي الفور. |
İstediğin zaman bir danışmanla görüşmek ya da izin almak istersen, gereken her şeyi ayarladım. | Open Subtitles | لقد رتّبت لأمر أخذ وقتكِ لترتاحي في أيّ وقت ترغبين وأجازة إن كنتِ تريدين |
Çocuk bakıcısını ayarladım bile. Bahane istemiyorum. | Open Subtitles | لقد نظمت رعاية فرانسيس ألبرت منذ الآن لذلك لا أريد سماع أي أعذار منك |
Yüksek miktarda kişisel harcamayla, ekstra adamlar ve kaynaklar ayarladım. | Open Subtitles | فقد دبرت أمر مزيد من الرجال، والموارد بتكلفة غالية للغاية |
Diyelim ki işi ayarladım, altından kalkabilir misin? | Open Subtitles | إن رتبتُ الأمر، وقمت بإدخالك أتعتقد أن بوسعك القيام بالعمل؟ |
Bitişikteki odayı da ayarladım. | Open Subtitles | لقد تدبرت أمر الغرفة المجاورة لكي تكون لك يا فرانسيس |
Daniel, başarını öğle yemeğinde kutlarız diye düşündüm. Yakınlarda güzel bir lokanta var. Bizim için bir masa ayarladım. | Open Subtitles | فكّرتُ في أن نتغدّى احتفالاً بإنجازكَ، ثمّة مطعم قريب، حجزتُ لنا طاولة |
Tamam, temizlemeciden gelen gömleklerin dolapta ve... yarınki yemek için şarap ve yemekleri ayarladım. | Open Subtitles | وأنا عندي النبيذ وتقديم الطعام و ترتيب عشاء غدا |
Emrettiğiniz gibi, aynamı Galapagos'a devasa elektromanyetik darbe ateşleyecek şekilde ayarladım. | Open Subtitles | بناءً على أوامرك, عدلت مرآتي لتطلق نبضة كهرومغناطيسية هائلة على جزر غالاباغوس |
Gazze'de bir keresinde İngiliz gazeteci Alan Johnston'un kaçırılması sırasında bir Amerikan dergisi benden Gazze'de adam kaçıranlarla bir buluşma ayarlamamı istedi ve ben de ayarladım. | TED | في يوم من الأيام في غزة، خلال عملية اختطاف الصحفي البريطاني آلان جونستون، طلبت مني مجلة أمريكية بترتيب لقاء مع الخاطفين في غزة، وهذا ما فعلته. |
Ben de senin rüyaların gerçekleştirmek için bunu ayarladım. | Open Subtitles | لقد رتّبتُ كُلَّ شيءٍ حتّى يتحققَّ حُلمكَ. |
Bizi bırakması için TAK Timi'nin helikopterini ayarladım. | Open Subtitles | فلقد أعددتُ لنا أن نركب في مروحية فريق المداهمات |