"az zamanımız" - Traduction Turc en Arabe

    • أقل من
        
    • وقت قليل
        
    • وقت قصير
        
    • وقت أقل
        
    • لدينا أقل
        
    • لدينا اقل
        
    Gidelim! Buradan ayrılmak için bir dakikadan az zamanımız var. Open Subtitles هيا بنا لم يبقى إلا أقل من دقيقة قبل أن ينفجر المكان
    Bilgilendirildiniz. Yarım saatten az zamanımız var. Open Subtitles لقد أطلعتكم على الوضع لدينا أقل من نصف ساعة
    Victor, Reed haklı. Altı dakikadan az zamanımız var! Open Subtitles فيكتور، توقّع التفجير في أقل من ستّ دقائق
    az zamanımız varken sen de çeki yaz. Open Subtitles ليس لدينا إلا وقت قليل لكي تكتب ذلك الشيك ؟
    - Çok az zamanımız var. - Hayır, sana izin veremem. Open Subtitles عندنا وقت قليل جداً = لا , لن أتركك تفتشني =
    Birlikte geçirecek çok az zamanımız var. Çok az. Open Subtitles إلى هذا الحد سنقضي وقت قصير معاً إلى هذا الحد وقت قصير
    Buna riske girmek diyemezsin. Bir saatten az zamanımız kaldı. Open Subtitles لا يمكنكَ أن تعد ذلك بالمجازفة، فما بقي لدينا من وقت أقل من ساعة.
    Victor, Reed haklı. 6 dakikadan az zamanımız var! Open Subtitles فيكتور، توقّع التفجير في أقل من ستّ دقائق
    O ölmeden düzeltmek için 12 saatten az zamanımız var. Open Subtitles مما يعني أنه أمامنا أقل من 12 ساعة لعلاج هذا قبل أن تموت
    Yani sen dönmeden önce 24 saatten az zamanımız kalır. Open Subtitles وهذا يترك لنا أقل من 24 ساعة قبل أن ترجع مرة أخرى
    Bu adam yeniden öldürmeden önce bir günden az zamanımız var. Open Subtitles لدينا أقل من يوم قبل أن يكرر هذا المجرم فعلته
    Tamam, dinle beni. Buradan gitmek için 8 dakikadan az zamanımız var. Tamam mı? Open Subtitles أنصتي إليّ، لدينا أقل من 8 دقائق لنرحل عن هنا، مفهوم؟
    Kalkanları çalıştırmak için çok az zamanımız kaldı. Open Subtitles لدينا وقت قليل ربما يجب ان نعيد تقييم اهدافنا..
    Maalesef çok az zamanımız var. Open Subtitles ولكن للآسف لدينا وقت قليل معاً
    Hem çok az zamanımız var! Bizimle gelin Melanthius. Open Subtitles بالإضافة إلى , هناك وقت قليل "تعال معنا "ملانثيس
    Deccal işini görmeden önce yok edilmesi gerekiyor... ve bunu başarmak için az zamanımız var. Open Subtitles أن الأمر بأبادة عدو المسيح له الأولويه على ماعداه و لم يتبق لنا سوى وقت قصير لننهى هذه المهمه
    Çok az zamanımız var, biz kaybediyoruz. Beni dinleyin. Open Subtitles لدينا وقت قصير جداً نحـــن خســـرنـــا , أسمعـــونـــــي
    İki hafta önce Manchester'a gitmeliydik. Çok az zamanımız kaldı! Open Subtitles كان علينا الذهاب لمانشستر قبل أسبوعين لدينا وقت قصير
    Burada durup ne kadar çok konuşursak onu ve kendimizi kurtarmak için daha az zamanımız kalır. Open Subtitles وكلما طالت وقفتنا هنا لنتكلم عنه سيكون لدينا وقت أقل لأنقاذه وأنقاذ أنفسنا
    Bak orkideleri almak için 1 haftadan az zamanımız kaldı. Open Subtitles حسناً، لدينا اقل من اسبوع للحصول على ذلك الأوركيد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus