"bütün öğleden" - Traduction Turc en Arabe

    • كُلّ العصر
        
    • طوال العصر
        
    • طوال المساء
        
    • طوال فترة الظهيرة
        
    • طوال الظهيرة
        
    • بقيه العصر
        
    Bütün öğleden sonra bunu düşündüm. Open Subtitles أنا أُفكّرُ بشأن هذا كُلّ العصر.
    -Hayır, Bütün öğleden sonramız gitti. Open Subtitles لا! عَملنَا كُلّ العصر على هذا!
    Dün Bütün öğleden sonra hareketliydi ama bugün düştü. Open Subtitles بالأمس كان نشيطا طوال العصر لكن اليوم تغير حاله
    Onlara, Bütün öğleden sonra pratiğini yaptığın on dakikalık duygusal konuşmanı yap. Open Subtitles والآن قدم لهما الخطاب الذي يشبه ركوب الأفعوانية لعشر دقائق الذي كنت تتمرن عليه طوال المساء
    Çocukjlar ve sizin Bütün öğleden sonra dışarda olacğaınızı sanmıştım. Open Subtitles ظننتك ستكوني أنتِ و الأولاد بالخارج طوال فترة الظهيرة
    Fakat orada oturup 4 saat boyunca Bütün öğleden sonra Maslow okuyunca birden bir şey fark ettim bu bir çok lider için de geçerlidir TED ولكن اثناء جلوسي هناك لاربعة ساعات طوال الظهيرة اقرأ لماسلو في الواقع ادركت شيئا حقيقيا عن معظم القادة
    Tamam, eğer bunu dışarda giymekte ısrar ediyorsan, Bütün öğleden sonrayı tek başına geçirirsin. Open Subtitles إذا كنت تصر علي إعتمار هذه في العلن فستمضي بقيه العصر وحيدا
    - Bütün öğleden sonra kapris yaptın. Open Subtitles - أنت كُنْتَ مزاجي كُلّ العصر.
    Bütün öğleden sonra orda değildim. Bensiz karışmış olabilir. Open Subtitles لم اكن هناك طوال العصر المكان يمكن ان يكون محطماً بدوني
    Birincisi Bütün öğleden sonrayı temel atma çalışmalarıyla geçirdim Open Subtitles الاول .. اني كنت اضع عليها مكياج طوال العصر
    Ve sonra, seninle birlikteler. Bütün öğleden sonrası için gözetleme yöntemleri. Open Subtitles وبعد ذلك، تدرّسهم أنتَ فنون المراقبة طوال المساء
    Yapışkan hapishane zemininde bekâretim için endişelenerek yüzükoyun yere yatarken Bütün öğleden sonra düşündüm. Open Subtitles فكّرت مليًّا بالأمر, طوال المساء ووجهي ملقيٌّ على الأرض. يقصد ماحدثُ لهُ بالسجن*. على أرضية السجن اللزجة, قلقٌ على عذريتي.
    Bütün öğleden sonra buna hazırlandım. Open Subtitles كلا لقد كنت أمارس الأحماء طوال فترة الظهيرة
    Bütün öğleden sonraları arkadaşlarla orada takılırdık. Open Subtitles أنا وأصدقائي كنا نجتمع هناك طوال فترة الظهيرة
    Hayır, Bütün öğleden sonrası nerede olduğumu kanıtlayamam. Open Subtitles لا, لا استطيع اثبات مكان وجودى طوال الظهيرة
    Peki şunu bir anlayalım Bütün öğleden sonra bir vinç için bekledik Open Subtitles حسناً، دعني أستوضح هذا ظلّينا ننتظر وصول الرافعة طوال الظهيرة
    Tamam, eğer bunu dışarda giymekte ısrar ediyorsan, Bütün öğleden sonrayı tek başına geçirirsin. Open Subtitles إذا كنت تصر عليإعتمارهذهفيالعلن... فستمضي بقيه العصر وحيدا...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus