Normalde dostlarımızla geçireceğimiz bütün zamanı onlar alıyor. | Open Subtitles | نعم، أبويك يأخذون كل الوقت الذي سنقضيه عادة مع الأصدقاء |
Geri gideceksin ve babanla geçirmek için dünyanın bütün zamanı senin olacak. | Open Subtitles | سوف تعود عبر الزمن و سيكون لديك كل الوقت في العالم لتقضيه مع ابيك |
Alabileceği bütün zamanı hak ediyor imkansıza yakın bir olasılığı değil. | Open Subtitles | إسمعي ، هو يستحق كل الوقت الذي بمقدوره أن يحصل عليه و ليس عمليّة إحتمالات نجاحُها ضئيل جدّاً |
bütün zamanı evde geçiriyorum. Ve ben... | Open Subtitles | سأبقى بالمنزل كل الوقت |
Dünyanın bütün zamanı. | Open Subtitles | كل الوقت الذي في العالم |
Dünyanın bütün zamanı benim. | Open Subtitles | لدي كل الوقت. |