"büyük bir ödül" - Traduction Turc en Arabe

    • مكافأة ضخمة
        
    • جائزة كبيرة
        
    • مكافأة كبيرة
        
    • هناك جائزة
        
    • بجائزة كبيرة
        
    Hastalık Kontrol Murphy'yi getirene çok büyük bir ödül verecek. Open Subtitles مراكز التحكم الأمراض يعرض مكافأة ضخمة لتسليمِ امن لميرفي
    Hastalık Kontrol Murphy'i teslim edene büyük bir ödül verecek. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic} المراكز السيطر على الأمراضِ تقدم مكافأة ضخمة {\fnAdobe Arabic} لـتسليمِ ميرفي الآمـن
    Yerimi söylemene karşılık sana büyük bir ödül vaat ettiğine eminim. Open Subtitles أَنا متأكدة أنه عرض عليك جائزة كبيرة إذا أخبرته أين أكون.
    Görünüşe göre birileri büyük bir ödül karşılığında risk almış. Open Subtitles يبدو أنهُ قد أقدم على مخاطرة كبيرة لأجل جائزة كبيرة
    büyük bir ödül vereceğim, Başmüfettiş. Open Subtitles سأقوم بعرض مكافأة سيدي المفتش مكافأة كبيرة
    Beni, bu sözü edilen videoyu çeken kişiye büyük bir ödül vermem için gönderdiler. Open Subtitles أرسلوني إلى هنا لأدفع مكافأة كبيرة لصانع هذا الفيديو.
    Espheni kellene büyük bir ödül koydu. Open Subtitles هل تعلم . هناك جائزة كبيرة للقبض عليك من الاشفيني
    Ama büyük bir ödül kazandığım için çalmamın senin için bir önemi yok. Open Subtitles ولكني أنوي الفوز بجائزة كبيرة وثمينة، لذا فأنا اظن إنك مصيب بذلك الشأن.
    Hastalık Kontrol Murphy'i teslim edene büyük bir ödül verecek. Open Subtitles مركز السيطرة على الامراض يعرض مكافأة ضخمة = = من أجل أيصال "ميرفى بأمان
    Bize büyük bir ödül önerdiler, Allina. Open Subtitles -لقد عرضوا علينا مكافأة ضخمة يا (ألينا )
    Hastalık Kontrol Murphy'i teslim edene büyük bir ödül verecek. Open Subtitles مركز مكافحة الأمراض يعرض مكافأة ضخمة من أجل تسليم (مورفي) بحالة سليمة
    Eğer oyunu kazanırlarsa, büyük bir ödül alacaklarını söyledik. TED وأخبرناهم إذا فازوا اللعبة، سيحصلوا على جائزة كبيرة.
    Dünya koca bir yer. Küçük bir kötülük için büyük bir ödül. Open Subtitles العالم شىء عظيم وهو جائزة كبيرة لخطيئة صغيرة
    Sana büyük bir ödül verebilecek konumdayım. Open Subtitles أنا في موقف يسمح لي أن أعرض جائزة كبيرة.
    Evet, ve seni kim öldürürse büyük bir ödül alacak. Open Subtitles نعم ومن سيقتلك سيتسلم مكافأة كبيرة
    Kuzeni Crassus bulana çok büyük bir ödül vereceğini söyledi. Open Subtitles قريبها الطيب (كراسوس) عرض مكافأة كبيرة ،من أجل العثور عليها
    - Dinliyorum Gaz. Kellene ödül koydular. büyük bir ödül. Open Subtitles هناك ثمن مقابل قتلك مكافأة كبيرة معروضة
    Biliyorsun o robot için büyük bir ödül konmuştu. Open Subtitles أتعلمين,هناك جائزة على ذلك الروبوت؟
    Onu bulana büyük bir ödül var. Open Subtitles هناك جائزة كبيرة لمن يعثر عليهم
    Okuldan aradılar. Ablanız büyük bir ödül kazanmış. Open Subtitles حسنا,اتصلت الجامعة و أختك فازت بجائزة كبيرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus