"büyüklüğünde bir" - Traduction Turc en Arabe

    • بحجم
        
    • حجم
        
    Bu miktardaki mürekkep ile, futbol sahası büyüklüğünde bir güneş enerjisi paneli üretebilirsiniz. TED بهذه الكمية من الحبر، يمكنك طباعة خلية شمسية بحجم ملعب كرة القدم الكامل.
    Bir polis şapkasını cebine sokamazsın. Detroit büyüklüğünde bir cebinin olması gerekir yahu. Open Subtitles أنت لا تستطيع وضع قبعة مونتي في جيبك ستحاج جيب بحجم ديترويت اللعينة
    . Orada Staples Center büyüklüğünde bir su deposu duruyor. Open Subtitles لديّ خزان من الماء بحجم ملعب كرة سلة في الأستوديو
    Lordum, bunu ispatlayabilirim, gece yarısı tamamen savunmasız bir şekilde papağan uyurken bu maymun satır büyüklüğünde bir bıçakla papağanı öldürmeye teşebbüs etti. Open Subtitles سأثبت لك سيدي أنه في منتصف الليل وحينما كان الببغاء نائماً لا يقدر الدفاع عن نفسه جاء هذا القرد ومعه سكين بحجم ساطور
    Böylece bu da, futbol sahası büyüklüğünde bir inşaat alanı ile birlikte karışımın içindeydi. TED بحيث كان أيضا في مزيج مع موقع حجم ملعب لكرة القدم.
    Anlaşılan siz aptallar karımın davranış bozukluğu büyüklüğünde bir taşkın yaratmışsınız. Open Subtitles يبدو أنه لديكم طوفان هنا أيها المغفلون بحجم مشكلة مواقف زوجتي
    Atom futbol stadyumu büyüklüğünde bir top gibiyse ve ortasında çekirdek ile kenarlarında elektronları varsa, çekirdek ile elektronların arasında ne bulunuyor? TED فإن كانت الذرة بحجم ملعب كرة قدم، بنواة في مركزه، والإلكترونات على الحافة، ما الذي يوجد بين النواة والإلكترونات؟
    Kanamadan iki buçuk hafta sonra, cerrahlar müdahale edip beynimdeki konuşma merkezlerine baskı yapan golf topu büyüklüğünde bir pıhtı çıkardılar. TED بعد أسبوعين ونصف من النزيف تدخل الجراحون وأزالوا جلطة دموية بحجم كرة الجولف والتي كانت تضغط على مراكز اللغة عندي
    Büyükçe bir akbaba sürüsü zebra büyüklüğünde bir leşi 30 dakika gibi bir sürede hemen kemiğe çevirebilir. TED فسرب لا بأس به من النسور قادر على التهام جيفة بحجم حمار وحشي حتى النخاع، في غضون حوالي ثلاثين دقيقة فحسب.
    Demek ki, her yedi günde bir Seattle büyüklüğünde bir şehir ekliyoruz ve bu şehirlerin çoğu sizin ve benim içinde yaşadığıma değil buna benziyor. TED إذاً، نحن نضيف مدينة بحجم سياتل كل سبعة ايام، ومعظم تلك المدن تبدو كهذه عن المدينة التي تعيش فيها أنت أو أنا.
    Bütün bir şehri aydınlatabilecek sikke büyüklüğünde bir elektrik kablosu düşünün. Open Subtitles تخيل كابلات الكهرباء بحجم العملة ويمكن أن تضيء مدينة بأكملها.
    Kafamın içinde tenis topu büyüklüğünde bir tümör var. Open Subtitles انا لدي ورم سرطاني في دماغي بحجم كرة تنس.
    ...seni klozet kapağı büyüklüğünde bir biftek yemeye götüreceğim. Open Subtitles لأنني سأصطحبك لنأكل قطعة لحم مشوي بحجم مقعد المرحاضِ.
    Ve böyle bir şeyden kaya hatta dağ büyüklüğünde bir şeye nasıI gelindiği süreci aslında çok iyi anlaşılmıyor. Open Subtitles وتُعالج كى تتخذ شكل ذلك الشيء بحجم صخرة ،أو حتى جبل في الحقيقة ليس مفهوم تماماً
    Şu bulmamız gereken ejderha gözü... yumruğum büyüklüğünde bir yakut. Open Subtitles هذه عين التنين التي يفترض بنا الحصول عليها؟ هذه ياقوتة بحجم قبضتك
    Brezilya büyüklüğünde bir kıçım var... dağılmış bir ailenin kızıyım, her şeyi yüzüme gözüme bulaştırıyorum ve... Open Subtitles فلدى مؤخرة بحجم البرازيل وها أنا ابنة منزل محطم أنا لست اى شيئ
    Kuzey Carolina büyüklüğünde bir göktaşı doğruca dünyaya doğru geliyor. Open Subtitles نيزك بحجم شمال كارولينا ينطلق مباشرة الى الأرض
    Sırtımda bu yumruk büyüklüğünde bir iz vardı. Open Subtitles كانَ هناكَ أثرُ الضرب على ظهري بحجم هذه القبضة
    O çirkin kıçına Kansas City karpuzu büyüklüğünde bir delik açarım Bozo surat. Open Subtitles لا تتحرك سوف أصنح فتحة بحجم البطيخة فى وجهك القبيح
    Son baktığımda, karnına başım büyüklüğünde bir metal saplanmış olan bir adamı kurtarmaya çalışarak, zamanını harcıyorsun. Open Subtitles ‫أنت تهدر وقتك محاولًا إنقاذ رجل ‫لديه شظية بحجم ‫رأسي تخرج من صدره
    2010 yılı büyük kuraklığı burada görülüyor. Kırmızı yer, Batı Avrupa büyüklüğünde bir alan. TED الجفاف الكبير الذي حدث في العام 2010 يظهر هنا باللون الأحمر يظهر منطقة تقريبا حجمها مثل حجم أوروبا الغربية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus