Genç bayan çok büyüleyici ama ben onun şapkasıyla daha çok ilgileniyorum. | Open Subtitles | الفتاة الشابة ساحرة تماماً , نعم لكن اهتمامي الأكبر منصب على قبعتها |
Genç bayan çok büyüleyici ama ben onun şapkasıyla daha çok ilgileniyorum. | Open Subtitles | الفتاة الشابة ساحرة تماماً , نعم لكن اهتمامي الأكبر منصب على قبعتها |
Köhne bir antikacı bekliyordum, büyüleyici genç bir bayan değil. | Open Subtitles | لقد ترقبت إلى تاجر آثار مسن وليس أمرأة فاتنة |
Hikâye kurgusunda büyüleyici bir şeyler var ki biraraya getirildiğinde, onu duyan kişi tarafından özümsenebilir ve yeniden hatırlanabilir. | TED | هناك شيء ما سحري في تركيبة القصة مما يجعلها عند تجميعها سهلة التلقي ومن ثم التذكر من قبل المُتلقي. |
Niçin bu şehirlerden hiçbiri eski şehirlerimizin o büyüleyici özelliklerini hiç taşımıyor? | TED | لما لا تمتلك أي منها تلك الصفات الساحرة التي تميز مدننا القديمة؟ |
Şu gerçek ki bazen bütün çabalarına rağmen oldukça büyüleyici olabiliyorsun. | Open Subtitles | أحياناً، بغض النظر عن أفضل محاولاتك، تستطيع حقّاً أن تكون ساحراً. |
Yakışıklı, büyüleyici kültürlü, müthiç bir dansçı. | Open Subtitles | إنه وسيم، فاتن.. ثقافة واسعة، ورقص مذهل. |
'Bu büyüleyici ressamı tanıtmaya yarın devam edeceğiz.' | Open Subtitles | سوف نكمل حوارنا عن هذا الفنان الساحر يوم الغد |
Bana göre Emmet Ray, büyüleyici bir karakterdi. Gençken onun büyük bir hayranıydım. | Open Subtitles | بالنسبة لي راي كان شخصية ساحرة كنت من أكبر معجبيه عندما كنت صغيرا |
Tchaikovsky'nin balesinde, Siyah Kuğu büyücü bir kadındır ve 32 büyüleyici fouetté'si neredeyse doğaüstü gözükmektedir. | TED | في باليه تشايكوفسكي، رقصة البجعة السوداء ساحرة و دورات الفوتييه الـ 32 الأسرة يبدو أداؤها خارقاً تقريباً |
Başkente yürüdük. Barbar ama büyüleyici bir kent. | Open Subtitles | زحفنا نحو عاصمتهم مدينة بربرية ، لكنها ساحرة |
Bu kadar iş konuşma yeter. büyüleyici görünüyorsun. | Open Subtitles | كفانا حديثًا رسميًا عن العمل، تبدين فاتنة. |
- O aletin üstünde büyüleyici görünmüyor mu? | Open Subtitles | ألا تبدو فاتنة وهي على هذا الشيء الغريب؟ |
büyüleyici biri, güzel takılar takıyor ve hiç durmaksızın işini hızlıca görüyor. | Open Subtitles | إنهـا فاتنة وتملك مظهراً لائقــاً، بإمكـانها فعل ماتريد وقت ما تشاء. |
Yollarımızın kesişmesi ne kadar büyüleyici, öyle değil mi? Kadere inanır mısınız? | Open Subtitles | كَمْ هو سحري بأنّ طرقنا يَجِبُ أَنْ تَعْبرَ |
Onlar tarafından fark edilmeden ve kendi büyüleyici gücünden habersiz yanlarında duruyordu. | Open Subtitles | فهى تقف لا مبالية بدون أن يلحظها أحد غير واعية بقوتها الساحرة |
Onu büyüle. İstediğinde büyüleyici olabiliyorsun. | Open Subtitles | إغلبه بسحرك يمكنك أن تكون ساحراً أينما أردت |
Sonra şöyle diyecek ne kadar yumuşak, ne kadar sıcak, ıslak ve b... b... büyüleyici güzellikte! | Open Subtitles | و هذا ما سيقوله أنها ناعمة جدا و دافئة و رطبة جمال فاتن |
Bu ilaca büyülü mucizevi denir... veya büyüleyici ilaç denir. | Open Subtitles | هذا الدواء يُسمى الساحر المسحور أو دواء الفتنة |
büyüleyici ve beklenmedik bir şey bulmalıyım. | Open Subtitles | يجب علي ان اعثر على شيء مبهر.. غير متوقع |
Bir düşün, nasıl çekici bir adam ki, böyle büyüleyici bir adama direnebiliyorum... | Open Subtitles | يمكنك أن تتخيل كم هو جذاب كيف لى أن أقاوم سحر شخص مثله |
Bil diye söylüyorum sen tanıdığım, en büyüleyici, en ilham verici ve gerçekten de en iyi dövüşen kişisin. | Open Subtitles | لمعلوماتك انتِ اكثر شخصية آسرة وملهمة وقوية حقاً |
O yüzden umuyorum ki bir el atar... büyüleyici Ellie? | Open Subtitles | لذا كنت آمل أن أتلقى مساعده من ايلي الفاتنه ؟ |
Ama CRISPR'ın en büyüleyici özelliği makasların sadece spesifik bir DNA dizisini aramak, bağlanmak ve kesmek üzere programlanabiliyor olması. | TED | لكن أهم خاصية مدهشة لكريسبر هي أنه يمكن برمجة المقص للبحث عن، وربط وقطع تسلسل حمض نووي معين فقط. |
O etkileyici, büyüleyici, ve kesinlikle rüşvet yemeyecek biri. | Open Subtitles | انه شخص مثير للاعجاب بطريقة ما لدي حضور آسر و هو ليس انساناً فاسداً على أية حال |
Bu büyüleyici çoklu evren fikri epeydir astrofizikte bulunuyordu, ama bunu anlayacak teorik bir fikirleri yoktu. | Open Subtitles | لذا فالشيء الفاتن أن فكرة الأكوان المتعددة كانت في أجواء الفيزياء الفلكية لبعض الوقت لكن لم يكن هناك طريقة نظرية لفهمها |
Ama bana göre, kesinlikle en büyüleyici olanlarından biri. | Open Subtitles | لكن، بالنسبة لي، هي واحدة من اكثر تلك المواقع سحراً |