Evinizin oğlunuzu büyütmek için uygun bir ortam olmadığı hakkında endişeleri var. | Open Subtitles | اعتقد بأنهم قلقين حول ماذا كان منزلك، هو المكان الملائم لتربية ابنك |
Bir yaşındaki çocuğunu büyütmek için çok paraya ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | ستحتاجين للكثير من المال لتربية ذلك الطفل الذي بعمر سنة |
Eğer bir kadın çocuklarını büyütmek için evde oturmak isterse, o seçimi de kabul ederim. | TED | إذا اختارت المرأة البقاء في المنزل لتربية أطفالها، أتبنى هذا الخيار أيضًا. |
Kızımı büyütmek için doğru yerde çalışmadığıma karar verdim. - Bir bebeğin mi vardı? | Open Subtitles | لم أكن أعتقد أنّني أعمل في جو ملائم لتربية طفلتي |
Ben bebeğimi büyütmek için kıçımı yırtıyorum ve siz burada parti veriyorsunuz! | Open Subtitles | - من يهتم؟ أنا أجهد نفسي لأربي هذا الطفل وأنت هنا تحتفل |
Burası gerçekten de bir çocuk büyütmek için harika bir ortam. | Open Subtitles | يجب أن أعترف بأن هذا المكان يعتبر بيئة رائعة لتربية الأطفال فيها. |
Sanırım orası çocuklarınızı büyütmek için çok güzel bir yerdir. | Open Subtitles | حسنا اعتقد انه سيكون مكان جميل لتربية الأطفال |
Tarihte kadınların çocuklarını büyütmek için birleştikleri bir çok olay var ve adamlar, onlar için sadece sperm vericileriydi. | Open Subtitles | أنت تظن أن موضوع القسم حقيقي؟ توجد شواهد عديدة تاريخيا عندما تتجمع النساء معاً لتربية الأبناء, |
Benim oğullarımı büyütmek için mahkemelerde, arabulucularda ve hayatımı siken avukatlarda neler çektiğimi bilemezsiniz lan siz! | Open Subtitles | لا تملكون فكرة عمّ قاسيته لتربية أولادي المحاكم اللعينة، الوسطاء، المحامون السفلة |
Çocuklarım için, onları büyütmek için yaşamam gerektiğini biliyorum. | Open Subtitles | و أعلم أنه يجب أن اعيش من أجل أطفالي لتربية أطفالي |
Bu, dondurucu soğuklar gelmeden önce yavrularını büyütmek için acele eden yarım milyon penguen için hayati önem taşıyor. | Open Subtitles | وتلك مسألةٌ جوهرية لنصف المليون بطريق هنا الذين يهرعون لتربية فراخهم قبل أن يحلّ التجمّد ثانيةً |
Martılar o nedenle her yaz yavrularını büyütmek için buraya gelir. | Open Subtitles | وبالتالي فإن النوارس تأتي هنا كل صيف لتربية أسرهم. |
Çocuk Büyütmek İçin Bir Lisansa Sahip Olmalılar. | Open Subtitles | يجب أن تكون هناك رخصة إجبارية لتربية الأطفال |
Beğendim burayı. Çocuk büyütmek için iyi bir yer olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | أحببت المكان، حيث اعتقدت انه سيكون مكاناً جميلاً لتربية الأطفال |
Buraya çocuğumu büyütmek için geldim. Çocuğumu göremiyorum bile. | Open Subtitles | جئت إلى هنا لتربية إبني، لا يمكنني حتى رؤيته. |
Her yıl yaklaşık yarım milyon albatros yavrularını büyütmek için buraya geliyor. | Open Subtitles | تقريباً نصف مليون يعودون هنا كُلّ سنة لتربية صغارهم. |
Sadece, bilirsiniz, bu kadar şiddetin olduğu bir dünyada, ve bir de iblisleri katarsak, çocuk büyütmek için çok korkunç bir yer. | Open Subtitles | كما تعلمن، نحن نعيش في عالم مليء بالعنف... وأيضاً مضاف لهذا شياطين الشر... وهو مكان مخيف لتربية الأطفال |
Bu bebeği büyütmek için Hazır değilim, tamam mı? | Open Subtitles | أنا لست مستعدة لتربية هذا الطفل، فهمت؟ |
Yırtıcılardan uzak balıklarla çevirili bu adacıklar yavruları büyütmek için en ideal yer. | Open Subtitles | ،كونهم آمنين من المفترسين ....... ومحاطين بالسمك فإن هذا هو أنسب مكان لتربية الصغار |
Bir çocuk büyütmek için pek de uygun bir ortam değil. | Open Subtitles | ليست البيئة المناسبة لتربية فتى بها |
Torununu büyütmek için. Neyse ki bu konuda biraz yardım aldım. | Open Subtitles | لأربي حفيدك، وحمدًا لله كان لديّ بعض المساعدة |