| Koçluk yapma şeklin delice! Bana bağırmayı kes! Özür dilerim. | Open Subtitles | ـ طريقتكِ في التدريب جنونية ـ توقف عن الصراخ عليّ |
| Biz genelde perde inerken bağırmayı keseriz. | Open Subtitles | نحن عادة ما ننهي الصراخ عندما ينزل الستار. |
| Sessiz ol ve bağırmayı kes. Böyle davranmaya nasıl cüret edersin? | Open Subtitles | التزم الهدوء وأوقف الصراخ كيف تجرؤ على التصرف بهذا الشكل؟ |
| Peki, şöyle desek. Bana bağırmayı kessen nasıl olur? Ne düşünce ama... | Open Subtitles | حسناً ، إليك فكرة ما رأيك أن نتوقف جميعاً عن الصياح بي؟ |
| bağırmayı kes! Tüm bina duysun mu istiyorsun? | Open Subtitles | توقف عن الصراخ , أتريد أن يسمعك المبنى كله ؟ |
| Kes bağırmayı! Bana bağırdığına süremediğimi biliyorsun! | Open Subtitles | توقف عن الصراخ لا استطيع القيادة وانت تصرخ هكذا |
| Bana laf edeceğinize birbirinize bağırmayı kesin. | Open Subtitles | يمكنكم الحديث عن الخسارة بعد أن يتوقف هذا الصراخ الذي نحن فيه |
| Pekala. Vücut dili konusunda uzman değilim ama bağırmayı bırak. | Open Subtitles | حسناً, أنا لست خبيراً فى لغة الجسد ولكن توقفى عن الصراخ |
| Kes, bana bağırmayı kes dedim | Open Subtitles | وقُلت لها توقفي, توقفي عن الصراخ في وجهي |
| Ya da belki çalışanlarının önünde bağırmayı kesmelisin. | Open Subtitles | أو ربما يجب عليك أن تتوقف عن الصراخ امام موظفيك |
| Evet, biliyorum! Joey de biliyor ama Ross bilmiyor, o yüzden bağırmayı kes! | Open Subtitles | اعلم وجوي كذلك لكن روس لايعلم لذا توقفي عن الصراخ |
| Babama söyler misin bağırmayı kessin lütfen? | Open Subtitles | ألا تخبرين والدي بأن يوقف الصراخ, من فضلك؟ |
| Hemen anlaşılıyor çünkü avaz avaz bağırmayı kestin. | Open Subtitles | يمكنني أن أخبركِ، لأنّكِ توقفتِ عن الصراخ بصوت عالي. |
| Onlara bağırmayı kesmelerini söyleyin. Dayanılmaz bir şey. | Open Subtitles | أخبريهم ان يتوقفوا عن الصراخ هذا لا يحتمل |
| Hayatımda böyle garip birşey duymadim! Ona bağırmayı kes artık! Her zaman ona bağırıyorsun ve bu hiçte adil değil! | Open Subtitles | فلم أسمع في حياتي قطّ عن شيئ بهذه الغرابة كفّ عن الصراخ في وجهها أنتَ دائماً تصرخ في وجهها |
| Bu yüzden bana bağırmayı kes, ve avukatınla konuşmaya başla. | Open Subtitles | لذاً توقف عن الصراخ في وجهي و ابدأ في الإتصال بمحاميك |
| bağırmayı bırak da kendine bir yara bandı bul. | Open Subtitles | كف عن الصراخ و احصل لنفسك على بعض اللاصق الطبي |
| Oh,bağırmayı kes.Sesin kirpi doğuran bir Musa benziyor. | Open Subtitles | توقف عن الصياح ان صوتك مثل صوت القنفذ المولود |
| Efendim, eğer bana bağırmayı keserseniz, yerine bir tane bulacağıma eminim. | Open Subtitles | سيدي، إن توقفت عن الصياح في وجهي، استطعت إيجاد بديلاً. |
| - Bana bağırmayı kes! | Open Subtitles | توقّفْي عن الصُراخ عليّ! أنا لا أَصْرخُ. |
| Onlardan kurtulmaya çalıştı ama iyice boğazını sıkmaya başlamışlardı! bağırmayı denedi! Bu, sadece bir hikâye. | Open Subtitles | وقد حاول ان يهرب ، لكنها كانت تمسكه وتخنقه ، قد حاول ان يصرخ انه فقط قصة |
| Bana bağırmayı keser misin, lütfen? | Open Subtitles | رجاء إمنع صراخ عليّ من. |
| - bağırmayı kes! | Open Subtitles | -كفى صراخاً |
| bağırmayı kesmezsen, daldıracağım ağzına valla. | Open Subtitles | نعم تابع النباح, وسوف الطخ شفايفك كلها |