"bağlantılı" - Traduction Turc en Arabe

    • علاقة
        
    • متصل
        
    • مرتبطين
        
    • مُرتبط
        
    • متعلق
        
    • مرتبطاً
        
    • متصلين
        
    • مترابطة
        
    • مُرتبطة
        
    • مرتبطون
        
    • ارتباط
        
    • ربط
        
    • يربط
        
    • يرتبط
        
    • على صلة
        
    Ülkedeki örgüt hücreleriyle bağlantılı olabilecek, üç kişi tespit ettik. Open Subtitles لقد عرفنا ثلاث أشخاص هنا قد يكون لهم علاقة بخلاياهم
    Şimdi dinle şu ısı olayının bir şeyle bağlantılı olup olmadığına bakacağım. Open Subtitles سوف اراجع موضوع الحرارة هذا ان كان هنالك اي امر له علاقة
    Sanırım onları nasıl bulacağımı biliyorum. Her şey birbiriyle bağlantılı. Open Subtitles , أعتقد أنني أعرف كيفية العثور عليهم فكل شيء متصل
    Bu grafikler bize bir yıl boyunca çıkan haberleri, tüm insanları ve nasıl bağlantılı olduklarını tek grafikte gösteriyor. TED هذة الرسوم في الحقيقة ترينا أخبار سنة كاملة، كل الناس، وكيف هم مرتبطين في رسم بياني واحد
    Bunlar yeni sözler ama hiçbiri suç mahalli ile bağlantılı değil. Open Subtitles هُناكَ كلماتُ جديدةَ ، ولكن لا يبدو أنَ ايا منها مُرتبط معَ مسرحُ الجريمةَ
    Pekala, bir şey bulamamışlar uyuşturucu bağlantılı bir hesaplaşma olduğunu sanıyorlar... Open Subtitles حسنا، لم يجدوا شيئا في الحقيقة يظنون أن الأمر متعلق بالمخدرات
    O halde, Kore bağlantılı bir endüstriyel dikiş fabrikası araştırıyoruz. Open Subtitles لذا نحن نبحث عن عملية خياطة صناعية مع علاقة بالكوريين
    Bunun iş arkadaşınızın ölümüyle bağlantılı olduğunu mu düşünüyor sunuz? Open Subtitles هل تعتقدين أن هذا له علاقة ربما بزميلك المتوفي حديثا؟
    İster inan ister inanma ama bu adamlar, bir seri kamyon soygunuyla bağlantılı. Open Subtitles ما علاقة هذا بمطلق النار؟ صدق أو لا تصدق، هؤلاء الرجال مرتبطون بالفعل
    Meat Cute cinayetiyle bağlantılı olduğunu düşündüğüm bir adam beyinler hakkında konuşup duruyor. Open Subtitles رجل له علاقة بجرائم القتل في متجر اللحوم له صلة ما بأمر الأدمغة
    Peki bütün bunlar mali davranış ile nasıl bağlantılı? TED وبالتالي ما علاقة كل هذا بالسلوك المالي؟
    Cytron'daki patlamanın son başkanlık seçimlerini manipüle etme planıyla bağlantılı olduğunu öğrendim. Open Subtitles ومنها أن انفجار سايترون متصل بمؤامرة لتزوير الانتخابات الأخيرة لرئاسة الولايات المتحدة.
    Yine de yeryüzündeki bizim fiziksel gerçekliğimiz o uzak, görünmez galaksilerle yakından bağlantılı. TED ومع ذلك، فان واقعنا هنا على كوكب الأرض متصل بحميمية مع تلك المجرات النائية وغير المرئية.
    Bugün, dünya çapında 17 milyar birbirine bağlantılı cihaz kullanmaktayız. TED اليوم، نستخدم أكثر من 17 مليار جهاز متصل عالميًا.
    Sadece bağlantılı olduklarını değil, fiziksel dünyanın daha mutlu ve sağlıklı hayatlar yaratmak için ne kadar zengin bir kaynak olduğunu öğrendim. TED وما اكتشفته هو أنهم ليسوا مرتبطين فحسب، ولكن يمكن للعالم المادي أن يكون مصدرًا قويًا لنا لخلق حياة أكثر سعادة وصحة.
    - Tamam. O zaman katilimiz oyunlarla bağlantılı olabilir. Open Subtitles إذن يُمكن أن يكون القاتل مُرتبط بالمُباريات.
    Bu uzun çocuklukta bilgi ve öğrenmeyle bağlantılı olan bir şey var. TED ثمة أمر متعلق بفترة الطفولة الطويلة يبدو مرتبطاَ بالمعرفة والتعلم.
    Bu araştırmada kortikal yüzey alanının neredeyse tüm beyin yüzeyine bağlantılı olduğu bir faktör bulduk. TED والآن في هذه الدراسة، وجدنا عاملاً كان مرتبطاً مع مساحة سطح القشرة خلال سطح الدماغ بأكمله تقريباً.
    Ya çok metodik bir seri katilimiz var ya da bağlantılı değiller. Open Subtitles اذا لدينا قاتل متسلسل منهجي جدا او انهم غير متصلين علي الاطلاق
    Hipokamp, yoğun biçimde birbiriyle bağlantılı iki hücre tabakasından oluşur. TED الحُصين مكون من صفيحتين من الخلايا، والتي هي مترابطة بكثافة.
    Size söylüyorum keşiş, kurban ve bu semboller birbiriyle bağlantılı. Open Subtitles إنّي أقول لكِ، راهبنا، وضحيّتنا، وهذه الرموز كلّها مُرتبطة ببعض.
    Belki de dinozor analojisi gayet yerinde çünkü biz sahiden bunların nasıl bağlantılı olduğuna dair bazı olasılık tahminleri yapıyoruz. TED وربما تشبيه الديناصورات جيد لأننا في الحقيقة نقوم ببعض التخمين الإحتمالي حول كيفية ارتباط هذه الأشياء
    Beyin tümörlerinin büyümesinin, psişik yeteneklerin gelişimiyle bağlantılı olduğu keşfedildi. Open Subtitles نمو الأورام الدماغية له ربط بالمخبرون عنهم حدوث القدرة الروحية.
    Bunun kaynağını bulmak için günümüzde rodopsini kullanan her organizmayla bağlantılı ortak bir atayı bulmamız gerekiyor. Open Subtitles للعثور على أصولها، يجب علينا أن نعثر على السلف المشترك الذي يربط كل كائن حي يستخدم الأرجوان البصريّ في العصر الحاضر.
    Çocukla bağlantılı olabilecek her şeyi ortadan kaldırmak için havuzun oradaki caddeye gönderildim. Open Subtitles تم إرسالي إلى الشارع المجاور للحوض لكي أزيل أي شيء ربما يرتبط بالصبي
    Benim sorunlarımla senin işlerin bağlantılı olsaydı ne hoş olurdu. Open Subtitles ألن يكون لطيفاً أن مشاكلى وأعمالك على صلة بطريقة ما ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus