"başlamasını" - Traduction Turc en Arabe

• يبدأ
• تبدء
• يبدأوا
• لتبدأ

Böylece hastane yatağımdan çıkınca, kocamdan notlar almaya başlamasını istedim ve birkaç ay sonra, maraton doğmuştu.
فعندما قمت من سرير المستشفى، طلبت من زوجي أن يبدأ بأخذ الملاحظات، و بعد بضعة أشهر، قد ولِد الماراثون.

Rapor üzerinde gerekli işlemlerin hemen başlamasını istiyorum.
أود أن أحصل على المعدات لكي يبدأ العمل على هذا التقرير في الحال

Kimse bu yardım toplantılarının vaktinde başlamasını beklemez.
كنت متأخراً و لم يتوقع أحد أن يبدأ حفل تجميع تبرعات في موعده

Ama en çok her gün hayatımın başlamasını beklediğim için pişmanım.
كان أنني عشت يوميًّا أنتظر حياتي ان تبدء

Bir anne olarak, çocuklarımın güne doğru düzgün başlamasını isterim.
كـ أم .. أريد أطفالي أن يبدأوا يومهم بشكل صحيح

Petipa koreografisinde Aurora Fransızca "kedi adımları" anlamına gelen "pas de chat" ile ileri geri sıçrar ve partisinin başlamasını bekler.
يصور بيتيبا الأميرة أورورا تقفز كالهرّة جيئةً وذهاباً بينما تنتظر حفلة عيد ميلادها لتبدأ.

İnsanların senin hakkında meraklanmaya başlamasını istemeyiz.
لا نريد ان يبدأ الناس بالتسائل عنك، واضح.

Sana birini bulmak için kişisel ilanlara bakıyoruz ve babanın bensiz başlamasını istemiyorum.
إننا نبحث في المواعدة العشوائية لنجد لك شخص ما و لا أريد أبيك أن يبدأ ذلك بدوني

Yeminli beyanı ona ver, sorular sormasını, annen ile başlamasını söyle.
اعطيه اياها اخبريه بأن يبدأ بطرح أسئلة ابتداء بأمك.

Dün avukatımı arayıp boşanma işlemlerine başlamasını söylemiştim.
إتصلتُ بمُحاميّ البارحة وأخبرتُه أن يبدأ بتوقيع أوراق الطلاق.

Kendine geldi, bunu bildirmeleri gerektiğini söyledi ben de önce I.R.S. ile başlamasını söyledim.
لقد صدمه الأمر، وقال أنه سوف يبلغ شخصاً ما بالأمر، فأخبرته أن يبدأ بإبلاغ مصلحة الضرائب.

Ona şarabını hazır oradayken Doğu'dan almaya başlamasını önerdim.
اقترحت أن يبدأ بشراء نبيذه من الشرق بينما هو هناك

Ama sadece Travis'in geleceği hakkında düşünmeye başlamasını istiyorum.
لكنني أريد أن يبدأ ترافيس التفكير بشأن مستقبله

Herhangi bir olay ara verip başlamasını tetiklemiş olabilir.
يمكن لأي عدد من الأقداح أن يجعلوه يتوقف و يبدأ من جديد

Buraya gelmekle başlamasını söyledim.
وماذا قلت له ؟ قلت له أن يبدأ بالمجيء إلى هنا

Müvekkilim eğitimin bir an evvel başlamasını istiyor.
وكيلي يريده أن يبدأ تدريبه في أقرب وقت ممكن.

Jaquan'nın annesi kemoya başlamasını istiyor, ve böyle olursa hiçbir şey alamazsın.
والدة جكوان تريده ان يبدأ في العلاج الكيميائي و إن حصل هذا فلن تحصلي على أي شيء

Zaten bu yüzden oğlunu görerek başlamasını istiyorum.
ولهذا السبب أردت أن يبدأ... برؤية ابنه لأول مرة...

İlk 100 günümün an itibarıyla başlamasını diliyorum.
أود أن تبدء أول مائة يوم لي الآن

Ve insanların başkaları hakkında konuşmaya başlamasını beklemektir..
و ننتظر من الأشخاص " " أن يبدأوا بالتحدث عن شخص ٍ آخر

Bu makinenin, yapımı yıllar süren bu devasa makinenin başlamasını beklerken genel bir his vardır.
هناك شعور عام ينتظر هذا الآلة لتبدأ هذه الآلة الضخمة التي استغرق بناؤها سنوات عديدة جدا