"babaannem" - Traduction Turc en Arabe

    • جدتي
        
    • جدتى
        
    • جدّتي
        
    Tahmin edebildiğimiz kadarıyla gözlerinin bozulması, bu güneş tutulmasıyla hiç alakalı değildi. Fakat Babaannem zaten bunun kendi suçu olduğunu düşünerek ölmüştü. TED وبقدر معرفتنا, لم يتعلق الأمر بأي شكل بذلك الكسوف الجزئي, ولكن عندها كانت جدتي قد توفيت ظانة أنه خطؤها.
    Babaannem de aklını yitirdiğinden bütün ev işleri, yakacak sağlama ve bahçe işleri hep onun üzerine düşmüştü. Open Subtitles وبفقد جدتي لوعيها فإن جميع أعمال المنزل وجمع الوقود.. والعمل بالحقل قد وقع عليه
    - Babaannem öyle düşünüyor. Open Subtitles لا أعرف و لكن جدتي تظن أنه علي أن أذهب ما هو رأي أبي ؟
    - Babaannem öyle düşünüyor. - Ya babam? Open Subtitles جدتي تقول انه يجب ان اذهب وما هو رأي والدي؟
    Ben evde yaşıyorum ve banyomu Babaannem ile paylaşıyorum. Open Subtitles انا اعيش فى المنزل واتشارك فى الحمام مع جدتى
    Babaannem Auschwitz'e - ölüm kampına - giden trendeymiş. TED كانت جدّتي على قطار متجهٍ الى أوشفتز، مخيّم الموت.
    Tüm ailem ve ben Real Madrid taraftarıyız. Babaannem size bayılır. Open Subtitles عائلتي يحبون ريال مدريد بجنون جدتي تحبك بشدة
    Yani, dedem ve Babaannem her zaman kokuşmuş çorap gibi kokar. Open Subtitles أعني جدي و جدتي لا بأس بهم لكن رائحتهم دائماً مثل الجوارب العفنة
    Ve Babaannem; O midye şeyini yapmak için tüm yazını harcayabilirdi. Open Subtitles و جدتي ستتمكن من قضاء صيفها كاملا في صنع الرفوف من أصداف البحر
    Babam bir gün eve yeni annemle bir bebek getirdi. Babaannem de oradaydı. Open Subtitles في يوم من الأيام أحضر أبي إلى المنزل زوجته الجديدة وطفلهم كانت جدتي هناك أيضا
    Babaannem ve kuzenlerimle ile beyaz bir evde yaşıyorum. Open Subtitles انا اعيش في بيت بسيط مع .. جدتي واقربائي
    Benim Babaannem olsaydı bakımevine yatırırdım. Open Subtitles لو كانت جدتي لطلبت أحد المهتمين بالناس الذين يحتضرون موتهم
    Çocukken, kendimi iyi hissetmediğimde Babaannem bana çikolatalı kek yapardı. Open Subtitles عندما كُنت طفلاً كانت جدتي تعدّ لي كعك الشوكولا عندما أشعر أني لست بأفضل حال
    Ama Babaannem yazdığına göre hazır olduğumu düşünmüş olmalı. Open Subtitles مع انه ان كانت جدتي كتبتها لا بد انها استشعرت أنني جاهزة
    Babaannem birkaç yıl önce vefat etti. Aile yadigârı ev bize miras kalmıştı. Ben de gelip tamir edeyim dedim. Open Subtitles توفيت جدتي منذُ بضعة سنوات وورثنا منزل العائلة، فخطر لنا تصليحه
    Babaannem seni götürmüyor muydu? Open Subtitles أكانت جدتي ترغمك على الذهاب عندما كنت صغيراً؟
    Babaannem şöyle derdi "Masadaki her şeyi yemeden kalkmak yok." Open Subtitles إعتدت أن يكون الأمر كما قالت جدتي لا تقم من الطاولة حتى تأكل كل شيء موجود
    Babaannem hafta sonu için çağırdı. Open Subtitles لم افوّت إتصال من العميد أليس كذلك؟ جدتي دعتني لنهاية الإسبوع
    Babaannem, gerçek aşk dudaklarda değil, gözlerde olur derdi. Open Subtitles جدتي تقول إن الحب الحقيقي يسكن ليس على الشفاه..
    Babaannem utançtan intihar etti, şimdi de kendisini daha iyi hissetmek için burayı müzeye çevirmek istiyor. Open Subtitles جدتي قتلت نفسها بسبب العار والآن يريد أن يجعله متحفاً لكي يشعر بشعور أفضل تجاه نفسه
    Babaannem uslu durursam iyileşeceğine dair söz verdi. Open Subtitles لقد وعدتنى جدتى أنكِ سوف تتحسنين، إذا لم أحدث ضوضاءا.
    Evet fakat Babaannem 46 yasinda öldü o ise 47 yasina girecek. Open Subtitles اجل، لكن جدّتي ماتت وهي بالـ46، و هو سيبلّغ الـ47.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus